Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bak, bir gün, küçük bir köyden geçiyordum. Çok ihtiyar, doksanlık bir adam badem ağacı dikiyordu. "Ee, dede," dedim, "badem ağacı mı dikiyorsun?" O, eğilmiş ...
Sen güldüğünde
Kuşkonmaz Camii'ne kuş konar
Ayasofya'ya şiir okur İsmet Özel
Haliç'in yamacındaki mezarından gülümser
Bekleyen
Sen güldüğünde
Vedalar B...
Anadolu'dan aşağıya doğru akıyor bak
Kaynarı hem de suların
Bildim bileli sen hepsine talipsin
Bu kadar acıyla nasıl yaşanır diyordum
Yaşanıyormuş,
Yanı...
Bir fincanda buluşmak güzel olurdu
Çizmek kaderimizi telveye
Sen nasıl içersen,
O şekilim.
Yanlış baksalar da falımıza
Yeterdi,
Ağzımı yakman ilk bul...
Ben şimdi adı bilinmeyen bir deli
Çünkü akıllılık zamanları geçti
Zamanın her salisesi zehirli iğne uçları gibi
İnce ince zehirledi, hem beni hem kendini....
Bilmem hangi günahın yakarışı olarak tanıdım şiiri
bitmek için serpildiğim topraktaydı dilimi tutturan meram
layıkıyla tanıyan kimdi bu ahenksiz âlemi
ze...
“Yazabilseydim bile gözlerinin güzelliğini
Ve saysaydım dizelerimde tüm zarifliklerini
Gelecek kuşaklar derdi ‘Bu şair yalan söylemekte’
Böylesine...
Durakalmıştı Sahra’da, kafasında biten bir güneşle
Ve izliyordu ayın yükselişini büyük bir keşmekeşle.
Hemen yakıp tutuşturdu cebindeki bezi,
Böylece yakl...
Var mıdır şehrimden şehrine bir yol
Vasıtası küheylanlar olan
Var mıdır şehrinde papatyalar
Ya da güller, dikensiz olan
Yorgun ağacın gölgesi yakıyor
Çu...
Umutsuz bakıyorum bazen her şeye. Sanki ne kadar okusam da, yazsam da bir anlam ifade etmeyecek hiç kimse için. Bunlar benim çırpınışlarım. Benim sessiz çığl...
bu hudutsuz sevgimin hacmini ölçmeye kalktım
dünya kaç bucakmış, anneannemin mezurasıyla tek tek saydım
sana dair hatırladığım ne varsa
kuşlar da görsün d...
Çelimsiz, titrek, yaşlı dalları çıplak
Erguvanın.
Neşesiz, halsiz, çiçeklerine hasret; gönlü
Erguvanın.
İlk açtığı çiçeklerin kokusu burnunda hala
Erguv...
Akşam alacasında gök karalanır
Sormaz kimsecikler siyah bulutlar
Ne vakit geldi de çöktü üstüme
Sormaz kimsecikler siyah bulutlar
Ne vakit küstüler mavi ...
Sen zulmü nehyederken
Zihnim onun işgali altında
Rabbim, yardım et
Yenildim, topraklarına kattı beni
Kanım gibi çekilir içimden zannederken
Damarlarım b...
Acımı sende dindirmek istiyorum
Huzursuz ellerim
Yüzünü avuçlarımın arasına alsın
Huzursuz gözlerimi
Yalnız senin gözlerin hapsetsin.
İşim gücüm sana ba...
değilsin bir kalbi sağ salim eve götüren
yokuşlar sızlıyor şakaklarında attığın adımın
şu kalbimin düzlüğünde şarampoller büyüttüm
sicilime işlenmişsin de...
Bu dünya Sultan Süleyman'a kalmamış;
Ama size kalacak.
Olur a, Sultan Süleyman bilememiş işini;
Ama siz bileceksiniz.
Şöyle sizinle beraber üç beş kişi;
...
Törelerle bezeli gömleğini çıkarıp
Sıyırıverdi bacaklarından inançlarını
Öylece çırılçıplak,
Dımdızlak kalakaldı.
Kalabalıklar dolduramaz
Koca yüreğini ...
Deliliğe meyil insan ruhunun derinliklerinde var. Ruhumuz katman katman; acı, hüzün, neşe ve bilumum duygunun en altında kalmış, orada ezilmiş, artık unuttuğ...
İkimiz, gündüzün akşama doğru akışında belli belirsiz gözüken aya bakıyoruz. Karanlıkta olduğu gibi parlamıyor, beyaz bulutların ve kararan maviliğin arasına...
Savuramadım kendimi
Bir rüzgarın esintisine
Kendimi bildim
Her seherden zifire
Ederim artık kâfi değil kapitalde
Yığınlarca kendim, kendim, kendim
H...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok