Edebiyat > Deneme
Bu alanda, üretmiş olduğunuz deneme ve anlatı metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
Sabah oldu yine, ne mutlu güneşten evveliz bugün de. Ne umut dolu değil mi bunca zorbalığa rağmen hayat? Yemekhane sırasında sıranın sana geleceğini bildiğin...
Bir yanım dolu bir yanım doldurulmayacak kadar boş. Bugün cebimden ilacımı düşürmem ve kaybetmem gibi... İnsan kendine ilaç olan onunla bezmielestte birdir d...
Üzerime sinen bir boşvermişlik
Hayatımın köşegenlerinden sıyrılıp önüme düşen birkaç tutam saç parçası gibi inatçı
Derin bir nefes alıp verdiğimde korkup k...
Ben bugünlerde içimde duymak istiyorum,Yıkıntının enkazında büyük kalabalıklar ağırlayamam. Kalan yükleri sırtlanacak halim yok. Sessiz kalmak istediğim. Ama...
İçimdeki boşluğu hiçbirşey dolduramaz
.İnsanlara baktıkça kendimi onları izleyen bir heykel gibi hissediyorum.
Heykelde bir kadın, içi örülü ağlarla dolu....
Hangi fırtına böyle yan yatırdı seni.
kuvvetli bir fırtına mıydı?
Yoksa azar azar sürekliliği olan bir rüzgar mı?
Nasıl yine de köklerin toprağa daha da s...
Eğer bir yolculuk yapacak olursanız veya yaşam sürdüğünüz yerden bir süreliğine ayrılacaksanız bir hazırlık yapmaya başlarsınız. Bunlardan en basiti az çamaş...
-bana bazı karaktersizlerinin yansıması gibi geliyor bu burun çekişlerin. söyle işte.
+ sen öyle mi anladın bunu? bunu senden hariç söyleyebileceğimi düşünm...
Hayatta insana mutsuzluk getiren, elinde hiçbir şey kalmaması ve dinlenme arzusuna karşı sürekli koşması, hatta daha da fazla koşması gerekmesidir. Bu konuya...
Yüzyıllar öncesinden bugüne dek bitmemiş bir konu, kendini aramak. Aslına bakılırsa benim için tamamen bulmanın varlığı henüz şüpheli. Belki bulmadan yok...
Geceleyin hatırlamaya başladığımızda, yüzümüzden eksilen zamanı gördüğümüzde; geleceğimiz için umutsuzluğa düştüğümüzde ve sayıklayışlarımız hızlandığında öl...
Kalksam, düşüyorum.
Unutmasam, unutuluyorum.
Kırmasam, kırılıyorum.
Sanki ben yapmadıkça, birileri her daim benim yerime yapacakmış gibi…
Ne olur yani il...
Güneş battığında karanlıkla savaşır insan. Çünkü gün ışığı kadar yalın ve çıplak değildir karanlık. Disipline edemeyiz. Bu yüzden korkarız yarattığı etkiden,...
Parktaki ağaçlar gibidir toplum içindeki insan. Ve parktaki ağaçlara uygulanan baskıyı sadece yapraklarını döktüğünde veya yakından derinlerine baktığımızda ...
Kafe mi kahvehane mı? Kitap Cafe mi kitap kahvehane mı? Ne demeli? Kahve buradan gitmiş oraya sonra niye geri dönmüş bize sanki yabancıymış gibi? Kahvehane s...
Size dünyanın en çaresiz resmini anlatacağım; bilakis çizmeye takatim yok!
Bir kız var.
Annesi zayıf, kabullenmiş; babası nefsini ilahlaştırmış bir evin i...
Ne güzel ötüyorlar oysa. Durup dinleyemiyorum kuşları artık gün doğarken.
Duyamıyorum ki hiçbirini.
Hâlâ aynı masadayım. Güneş karşımdan doğuyor her zaman ...
Dingindim. Sakin, huzurlu...
Aslında böyle olmak beni iyi hissettiriyor. Demek ki bunu tekrarlamalı hatta alışkanlık haline getirmeliyim.
Karşımda deniz, b...
Daha iyi filmler, kitaplar, diziler, yemekler, teknolojik aletler, tatiller; daha az çalışma, daha çok kazanç; başka gezegenleri bile keşfetmek... Bunlar mı ...
Doğan Hoca’dan bana kalan en güzel cümle “içimiz bilir” cümlesi oldu. Kitabı bitirdiğimde bana hayatımın o günden sonraki hemen her sezgisinde hatırla...
Bir süredir beni evde rahatsız eden pis nokta vardı. Her dolap kapağını açtığımda gördüğüm bir kir. Hiç bir zaman yeterince evde olmadığım için kapalı dolap ...
Çok garip değil mi? 283 gün boyunca bir sıvı içerisinde muazzam bir koruma ile gelişip bazılarının adlandırdığı ismi ile 'fani' dünyaya geliyoruz. Fani diyor...
İnsan kendisine taş atana karşı savunur kendisini, söyler bir şeyler. Ama gül atana ne söyleyecek?
Ne diyecek?!
Ne diyebilir ki..-İnsan-
Ne beklenebilir…-...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok