Edebiyat > Günlük
Bu alanda, günlük adı altında ürettiğiniz metinleri paylaşabilirsiniz.
Bu akşam soluk bir vapur ışığına bakarak uzun uzun düşündüm. Kulağımda kum'dan iki yabancı şarkısı vardı, (çok sevdiğim ama hayatımda olmayan birinin önerisi...
Halamın fişini çektiler bugün.
Hayatımın hiçbir noktasına koyamadığım, babamın canı, ablası.
Üçten fazla aynı sofraya oturmadık hiç, hakkında annemden d...
Ben yaratıcıya inanıyorum siz inanır mısınız ya da artık kime inanıyorsanız. Ellerimi açıp dualar ediyorum ama sanki bu aralar sesim duyulmuyor. Tabi ki bili...
Hayatım için bu kadar mücadele edip hâlâ istediğim yerde olamamanın ağırlığını taşıyamaz hale geldim. Yüksek sesle “ben başaramadım, bu yaşıma heveslerimi mu...
Ölümün ağırlanışında bile var yaşam. Taziye evlerinde ölümden çok kalan hayatın geçici konuları üzerine konuşulur. Kim kimin gelini, vakti saati yaklaşan düğ...
Hepsi geçecek di mi?
Sanmıyorum... Hayatın bu noktasında takılıp, sıkışıp kaldık seneler artık gün gibi akıyor ve biz geçecek diye gün sayıyoruz.
Ben, aynadaki değilim. Aynada bana anlamsızca bakan gözler değilim.
Ben derimin içinde bir hiçlikten ibaretim, insan çırılçıplak kalınca sırrı da kalmazmış...
Sizin alınız al inandım
Sizin morunuz mor inandım
Tanrınız büyük amenna
Şiiriniz adamakıllı şiir
Dumanı da caba
Bütün ağaçlarla uyuşmuşum
Kalabalık ha ...
Kaçtığımız mı gerçekleşti yoksa benim kaçtığım mı? Bir şeyden kaçmak için bile o şeyi bir noktaya kadar önemsiyor olmak gerekir, bu gerçeğin altında eziliyor...
Kaç zamandır içinde bulunulan paradokstan ibaret. Bin parçalık yapbozun yedi yüz seksen iki parçası kaybolmuş gibi. Rüyalar bir işe yaramıyor rüyalar bir şey...
Savaşım kendimle ama en ufak hareketinde sana yönelen silahları kontrol edemiyorum. Bu savaşın sahibi olsam da o silahlara esir olmaktan kendimi alıkoyamıyor...
Hayatım biraz kaysa n’olur
Kakay gibi eğlencelidir belki?
Hatta belki hiç bitsin istemem?
Belki anlatıldığı gibi korkunç bi’ şey de değildir? Öğretilmiş ...
Çocukluğumda otobüs duraklarında geçen zamanı saniyeleri sayarak doldururdum. Biraz babamın da katkısı vardı bu beyhude işte. “Seksen dörde kadar say, otobüs...
Hani bazen, özellikle de hastane yakınlarında, önünüze tanımadığınız birisi çıkar, dolmuş parası olmadığını söyler, sizden para ister ya. Bunu bugün onlarca ...
İnsanın kendi ile kalıp kendi ile duygularını paylaşması harika bir şey. Ben bunu 26 yaşımda öğrendim, umarım ki sizler zaten bunu önceden keşfetmişsinizdir....
Hissetmenin ne olduğunu kavrayamam.
Penceremde çelikten bir perde var.
Yalın bir ruh var omuzlarımda.
Hiçbir duyguyu örtünmez.
Mahremi yoktur.
Bu y...
Herkese açık bir şekilde günlük yazabileceğimi hiç düşünmezdim. Daha doğrusu hep ünlü bir sanatçı olmak istediğim için sanırsam. Ama sanatçıların da yaptığı ...
Kendi yaşamımla ilgilenmeyi bencillik saydım bu yaşıma kadar ve yazdığım her şey düşüncelerimden eksiltti; giderek daha çok benzedim ve gerçekten bir aynaya ...
Hiçbir şey istemiyorum. Ama aslında çok şey istiyorum. Beni bi tanısanız çok seversiniz aslında. İki tanısanız mesafe koyarsınız. Ben kendimi 3 tanıyorum.
...
Unutmak ne garip şey; kimi zaman hiç fark etmeden, kimi zaman da hiç istemeden unutuyoruz. Bir şeylerin yerini, bazen yaşananları bazen de bir insanı. Hastal...
Derin bir nefes aldım. Gecenin sessizliğini parça parça bölecek o ilk ve son sesi duydum. Bir şeyleri yıkmamak, yıkılanın üstünde daha fazla tepinmemek için ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok