Edebiyat > Şiir
Bu alanda, şahsınıza ait şiirlerinizi paylaşabilirsiniz.
bu şehrin kokusu sardı her yanımı
bu şehir şeker kokar
sen neredesin
bu şehir soğuk sevgilim
bu şehre kar yağar
sen neredesin
bu şehrin geceleri yalnı...
Boğazın düğümlenir de konuşamazsan
Gözyaşlarını senden başka silecek kimsen yoksa
Sarılmak için aynaya baktığında gördüğün kişiden başka biri olmadığını an...
Gece olmuş mudur yine?
Gün batmış mıdır, gemi gelmiş midir
Peki biri beni bi yerde, bi şekilde sevmiş midir
Herhangi bi yerde bi bebek merhaba demiş m...
özüme olan güvenimi yitirmişken
bilincimi bıraktım uysal ellerine
yüreğindeki sıcaklığı hissetmişken
girebilirim sandım kutsal cennetine
dudakların gün b...
Gecenin karanlığında yankılanan çığlıklarım,
Yalnızlığıma isyan ederken yıldızlarla konuşurum.
Gökyüzüne fısıldarım dertlerimi,
Ama sessiz kalır, duymazla...
Şimdi sen;
Felaket saydığımız gecelerin içinde,
Bilinmez bir yıldız gibi parlıyorsun.
Şimdi sen;
Bilinmez bir inanç gibi,
Yüreğimde yaşıyorsun.
Söylüyo...
Günüm, güneşim
Bir ışıkla oynuyorum zevali bilmek için
Muştular dökülüyor parlayıp üzerine
Dönüyorum köşesini ve bozmuyorum neşesini
Tebessüm tutuyorum s...
Aynaya her bakışımda,
Hüzünle göz gözeyim.
Misafirlik kısa sürer,
Ve ben misafir değilim artık.
Hüzün, tuttu kolumdan.
Sokağına götürdü beni.
Sâkini ol...
Bazı bestelerin kokusu var ve kokuların ritimleri
hiç eskiden düşmeyen bir zihin, sonsuzluktan
süzülürken aşkı kıra çağıran çocuk çoşkulardan
şiirler h...
Bu yüzdelikli ömrümüzün
Geriye yansıması kalmış
Bu katran bakışlarınızın
Geriye koşuşturması kalmış
Ütülü saçlarınızla övünmüş gururum
Yanıltmamış zeyt...
Mavi bir hışım suçlanmış terbiyesizlikle uzamış dillerde.
Güç hevesi her kelimeyi alıkoymuş ve iradeye bir nokta koydurmuşsa eğer;
mavi bir hışım geniş bi...
Tekrar tekrar tecrübe ettim.
Karşılıksız aşk,
Zenon paradoksu gibiymiş.
Ben sana vazgeçmeden,
Kaç adım gelirsem geleyim :
İnsan sevip-sevilmeyince ancak...
Kokusunda hazanı taşıyan bir adam sevdim
Bedeli ağır oldu
Geriye bıraktığı tek şey
Kuru yaprakları ıslatan gözyaşlarım oldu...
Göğün renk renk çizgilerinde
Diplere çekildiğim vakitler beni
İnadına yaşamaya iknaları
Eyleyen korkak kalbimin dirilişi.
Yok oluşumda hatırlarsan
...
Sen giderken;
bir çocuğun dalından çaldığı
ham meyve gibi
bir şehrin
kahkasını
üzüntüsünü
umudunu
alıp cebinde götürdün
Bela yüklü mavnalar geçmiş denizlerimden.
Çekirge sürüleri basmış bedenimi,
sıkışıp kalmışlar derimin altında.
Hiçbir tatlı su balığı
yaşayamamış gözyaş...
Dünya bu. İçinde öyle kayboluşlarım, neyin göçüşüne kapılışlarım, beni getirdi sana, söyle
Bir ses kadar değerim yok olsa gerek duruyorum, binlerce çizgiyi ...
Renk dediğinde ışığın kırılmasından ibaret,
Işık yok diyorsan, onun güzelliği ne öyleyse.
Zengin bir ruh bulacağın en büyük asalet,
Evet aşk bir zirve, ve...
Sonrasına meçhul nefesim, bir vuslatın esiri,
Ne güzel çaldık bizden, ziyan oldu zaman...
An ile son arası, uzak mı geldi gurura ?
Susmaların, olmazların ...
Duymadığım bir kokuyu özlemek
Gün, sekizyüzellisekiz saat
Gördüğümde Ay’ın yansıması sayılmış bir gerçeklik
Parmaklarımın yetişemeyeceği yer
Olmak istedi...
Şimdi düşün ki ben geceyim,
Karanlığım,
Zifiri ve sessizim
Ben zindanım,
Aydınlık yok sana çıkana dek
Sen güneşsin,
Zindandaki küçük penceresin
Ben id...
sönüyordu ışıkları yıldızların
kimse çocuksu heyecanlarla çıkmıyordu
merdivenlerden ve hep
zehirli sarmaşıklarıyla
düşman çiçekler büyütüyorduk kalbimizd...
Henüz
yaşamadığım bir yarın var
ve
o günü
aç bir bebeğin memeye
baharın güneşe
toprağın suya doyması gibi
seni düşünerek
doyasıya yaşayacağım.
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok