Sonra bir gün tozu kaçtı pembe gözlüklerimin...
Hayır hayır böyle başlamayacaktı bu şiir!
Nasıl kaçmıştı o toz,
Nasıl tükenmişti kadın, evvela onu anlatac...
Bir kuş olsan gökyüzüne yurdum derdim
Bir anıt gibi kentimin en kalabalık caddesine
Diktim yokluğunu bakıp duruyorum
Gittin diye darıldım sanma sakın
Bit...
Dünyanın dönmediği yerindeyim
Kuluncuma sığınıyor kuşlar
Bulandı mideleri insanların
Mümkün olmayanı ummaktan
Ne düştüyse gökten ekmek gibi
Alıp uçuruml...
Ateş düştüğü yerden ilerliyor
Yuvarlanıyor Bağdat'tan sonra Washington'a
Tutup bunları sana yoruyorum
Cevabını bilmediğim halde canhıraş
Elimi kaldırıyor...
Karanlığı aydınlatan yürek sızısını
birkaç şarkının nakaratını
söylenecek sözleri ve yaşanacak günleri
bir tabutta sunmak isterim.
Odamın kaktüsünün öldü...
Bu ürkek bakışları kim giydirdi üstüme
El-ayak çekilirse belki biraz kan
Biraz safir biraz yakut
Yerçekiminin salıncağı sallanırken
Kurşunlar ilikler göm...
Uyandığında sabah ezanı okunuyordu. Hocanın sesini belki de ilk defa bu kadar yakınında hissediyordu. Ürperdi. Yatağında doğruldu, dizlerini çenesine doğru ç...
Ben bu yolları ellerim yarılmadan aştım.
Ekmeğimi ellerimle seçtim.
Bir de burjuva(!) bir zevkle tam buğday ekmeği alıvermişim.
İşin aslı beyaz un karnımı...
Aslında bu sabah öğlene kadar yatmayı planlıyordu. Onca mesainin vermiş olduğu yorgunluğu hafta sonu çıkarmaya çalışıyordu. Her hafta böyle planlar, yatağa g...
Haldun, telefonu kapattıktan sonra duvarın dibine çökmüş, cenin pozisyonunda kendini kötülüklerden koruyacağına inanan bir çocuk gibi kurtarılmayı bekliyordu...
Sıcacık bir evde bir çocuğun parmakları piyano tuşları üzerinde gezinirken aynı anda başka bir yerde başka bir çocuğun parmakları çöpteki cam, plastik ve kağ...
Sen benim Sabrinamsın güzelim
Fotoğrafına bakıyorum ve takvimler değişiyor
Ne hikmetse geriye akıyor zaman
Sanki yıl 99, aylardan da Ramazan
Nihat Hatipo...
Bu kentin rüzgarı somut bir nesne olsaydı eğer
Yüksek ihtimalle bir mızrak olurdu
Çünkü öyle sert ve keskin bir süzülüşü var ki
Yer yer değil, zaman zaman...
Güne soldurdum yüzümü
Şimdi ne yangınımın harı
Ne ahtımın baharı
Pencereden uçsam şu aşina göklere
Uçsam ağlasam insansızlıkta
Daha da yeşertemem bu bah...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok