Emir Benlioğlu

dönüşümün esrarına ve yeniliğin heyecanına karşı savunmasızım

Allah'ım Yusuf'un gömleği gerek

Aklayamıyorum iffetimi

ben vurmadım ikiz kuleleri

dönüşelim...

Bitişler ve fazla isyan kokuyor

dudaklarındaki dünyayı ve insanı suçlayan tat

ne yapsalar ya da ne yapmalı, gitti bunun bilgisi

bunca yıl boşuna mı bu ilg...

Nedenini bilmediği bir kederle, yağmur damlalarının hararetle dans edişini izliyordu. Akan her bir yağmur damlasının, yüreğinde yeşermeyi bekleyen umudu sula...

Uzadı boyum, uzandım renklere

Kümelendi parçalar

Kesik kesik seslenişler ve

durup su içirdim uyanan kalbime

Damladığı yerde bitecekti bir yanım,

gömülec...

Yüzmeyi bilmezken uçsuz bucaksız bir okyanusta kaybolduğunu fark edersin. Korkma, korkmadığın gibi çırpınma da boşa. İnsanın başına ne geliyorsa zaten boşa k...

Ben hiç bu kadar

Yalnız ve sevgisiz kalmadım

Hiç kendimi kendimle

Aynada konuşurken

Yakalamadım

Yerlerde adımı ararken

Ayaklarımın biçimsizliğine

Şaşı...

Sana artık Ahmet Erhan diyorlar
Yalnızlık, ölümün üvey kardeşi
Eve hep geç saatlerde gelen babaların
ayak izlerinden yükselen buğu
Bir toprağın, dalına d...

Belli bir yaştan sonra bazı cümlelere inanmayı ve kullanmamayı öğrendim. "Çok özledim." Mesela... Ya, bu yalan! Ama biz bunu hep yapıyoruz. İstiyorsan görüşü...

onların arasında namütenahi mesafeler

birbirinden habersiz, eşsiz birleşirken

et ve tırnak utanır kendinden

milyarlarca insana göre bunlar birer sanrı

bi...

O kadar uzakmış ki benden. Okyanusların dahi beni içine hapsetmelerine izin vermemiş. O kadar sevmemiş o kadar bencil bilmiş ki adeta ders vermek istercesine...

Durgun karartı

Gecenin ömründen çalmış

Almış, ılık denize benzetmiş göğsünü

Işıyan suyun merakına sal vermiş

Kaydırıyor sicimden yükleri

İzliyorum

Sall...

açılan kapanan parantezler, suretlerin kesme işaretleri.

gelip gidenler,

kalbimin içeriden hava alıp git gide büyüyen irin dolu bir delik.

ışıklar söndüğü...

Yeni çıkacak şarkılarının şerefine sevdiğim eski şarkıları...

Ben o kaldırımdan ağlayarak geçtim, bir çiçek boy versin diye

Oysa yaşanmazmış, bir inceliği anlamak adına incinerek.

Yarım yamalak bildiğim bir türküyü t...

Yarım kalmış gibi her şey...

Aslında bu bir hatırlatma.

İpi bağlama sıkı sıkı diye,

Ya da çakma kazıkları en dibe.

Elinden kayıverecekmiş gibi tut.

Kayı...

Nevbahar saçlarını uzatmış,

Yalnızlığı da pek sever uzaklarda.

Mâkes hanımla kardeş Nevbahar.

Nevbahar bir gün dayanamamış,

Sabahın ilk saatlerinde çıkmı...

Yaprak çılgınlar gibi parlatıyor gökyüzünü

Baharda ağaç dalları açsa güneşlerini

Gökyüzündeki topraklardan tohumlar yağsa

Yerde bulutlar karşılasa yağan t...

Seslerin haykırışlara dönüştüğü an

Ne gülen belli ne de ağlayan

Yaradan'a şükretmek mi zor olan

Yoksa ona direnmek mi?

Hayata sımsıkı tutunan insan

Bi...

Beylik bir acıyı kusalı ben

Muskalı metruk bir odanın

Kara dumanı doldu doldu taştı

Ve durmamak kaydıyla dümen boyuna döndü de

Erişti boyuna annesinin bi...

ben rahatsızım,

bu oğlan, geçtiği yerlere bıraktığı soluklarla tanınırken,

bana bıraktığı rahatsızlık hepsini beşe katlamaya başladı.

bu oğlan bastığı her...

bir yoldan ötekine,

bir düşünceden koşturarak diğerine,

sıcak akşamlar, buz gibi bir kafa.

içerde donarak ölüyorum,

yanmaktan iyidir.

yanmak ki bizim gi...

Bu kitap beni duygusal yanımla el sıkıştırdı diyebilirim. Büyük Ömer ve Küçük Ömer'in kavuşması gibi... Bir Ömer ve zihninde dolaşan iki Ömer'in sırayla anl...