Beyaz atlılar geliyorlar!
Beyaz atlılar tozu sürüyorlar!
Gök yarılmış, bulutlar taşmış,
Tanrının öfkesini kusuyorlar!
Kızıldan, kırmızıdan, siyahtan,
Ba...
Bitirmek mi istiyorsun?
Önce aklında bitir. Sana kalbinde bitirebileceğinin sözünü veremez kimse. Sen bile veremezsin bunu kendine. Bu öyle bir şey değil. U...
Dalgın bakışları huy edinmişim bu sıralar
Başıma gelenler boğazımdan heves çalar
Ne zor şeymiş ızdıraplı hisleri hapsetmek
Ve yüzümde garabet bir tebessüm...
Körpe düşüncelerle boğulan birkaç simaya şahit oldum.
Ve bunlar hırpaladılar akıllarından geçen kakafonik sesleri. Sonra tuhaf bir şekilde istiflediler. Son...
Sanki kendi hayatımın başrolü değilim de çevremde olup bitenleri izleyen bir seyirci gibiyim. Dahil değilim. Edilemiyorum. Sesim çevremi değil, beni sağır ed...
Bu öykü gökyüzünün karanlıklara kaplanmasının öyküsüdür. Ve bu öykünün sonunu tayin etme lüksüne sahip kişiyle başlayalım. Bu kişi Bayan Gökyüzü'nden başkası...
bir salın ortasında
güneşin yeni doğduğu vakitten
battığı vakte kadar aktı
iki bacağımdan kanlar.
tanımadığım adamlar
sevemediğim kadınlar
anımsayamadı...
Yaşama göre sanatı daha katlanılabilir bulan Bukowski, Mavi Kuş adlı şiirinde ilmek ilmek dokuduğu ana temayı kendi içine hapsettiği ikinci kişiliği üzerine ...
Tek gerçek tanrı benim içimde olan tanrıdır.
Önce selamlaşmanın gerekliliği, tanışma ve çirkin gülüşmeler
Ardından tanrının kudretine saygı ve kendi acizli...
Bir şeyleri anlamlandırmak daima, dolaylı olarak onları kategorize etmek ve dolayısıyla da toplamak, sahiplenmeye kalkışmaktır; ve insan, modern toplumların ...
Demir parmaklıklar ardından,
Güneş hiç gözükmüyor.
Odamın küçük penceresinden,
Baharın sesleri gelmiyor.
Bahsediliyor her sabahın yeni umut olduğundan;
...
Başka kimseye öfkelenemezdim böyle,
Dünyam yıpranıyor, dünyam buruşuk bir kağıda dönüyor ıslanmış
Yazıları seçemedikçe uzaklaşıyorum
Eğer bir ev, bir sen ...
ayağım çamur içinde kaldı
gölgelerden dahi sakınıyorum yüzümü
melek görünümlü bir şeytandan kaçıyorum
sadece su birikintilerindeki yansımam dolaşıyor et...
kim derdi ki;
derdim:
"dizi kırık kıkırdayarak tarak aramak"
defnim külf, seferim hür ki tüm bedenim kül
"kıblesizleştik"
tükürdüğüm bulanık aidiyetini ...
Şu an yanımda olup bunu duyup mutlu olmanı isterdim; umarım görüyorsundur. Yarın doktora gideceğim ve öğreneceğim ne olduğunu. Düşünsene, iyileşmeye başlamış...
Yazın kışı giyiyor hayallerim,
Kış gelince üşüyor ellerim,
Yazı düşlüyor o zaman gözlerim.
Sen varken kendimde aklım.
Geceler pek yaman,
Şarkılar pek bi...
güzel oğlum benim.
ölüm en kötüsü, sana yakıştırılanlar arasında
sen yaşamakla mükellef, bedeni küçük, yaşantısı büyük çocuk,
sana yakıştırılanla yatıştın...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok