Son acı da geçtiğinde umut bitecek
Kapıların ucuna bırakılmış çöpler gibi
Artık atılmış olacak varlığın evden,
Bu yerden bu her şeyden biraz taşıyan gök...
Şiir nahifliğinde ve bir o kadar da keskinsin
Sırtıma dayanmış bıçakları çıkaracağına söz vermiştin
Etrafımdaki adamlar sıfır metre karelik
Evim yanarken ...
Kırılan dalların arasında
Bölen yolunu bir güç
Elinde ki ne olabilir
Çoklu karanlık
Bakamadım yüzüne
Cevabı ararken ben
Soruları unutturan
Çoklu karan...
Doğuyor yine baştan
Döngünün sonu benimle
Bazen ayrılır gibi kaderden
Bilmeden öldüm
Yalnız bir ben yine
Ya ses ya da nefes
Gömüldü yine nihayet
Bilm...
Anlamını yitirmiş cümleler benim
Karanlıktan gelen nefesimin
Belki boş çaba
Sükunet ve zuhur için
Anlamını yitirmiş cümleler benim
Karanlıktan gelen nef...
Bu yolculuk biter mi?
Bir mahluk buna erer mi?
Söyle bana sen?
Nedir geceyi bölen?
Yeri gelince ışık saçan?
Seni beni hiçe sayan?
Söyle bana sen?
Nedi...
Bir gün öleceğim öleceğim
Kıyıda köşede
Son soluklarıma kelebekler eşlik edecek
Karıncalar, arılar, akan bir kenarında
Kemiklerim dikenli çiçekler açacak...
İnsanlar neyi bölüşemiyorlardı anlamıyordum. Dünya toprağını çizgilerle parçalara ayırdığımız yetmiyor gibi onu paylaşamıyoruz da. Doğarken ırk dedikleri gru...
Fırtınalar bahanesi, sandalın ipi kopalı çok oldu
Yama tutmaz bir boşlukta, iğne, iplik düşünceler
Derin sular, kayıp gece, alabora düşler...
Ütopya Köyü’nün sakinleri mutlu mesut yaşarlarmış. Herkes işinde gücünde imiş bu köyde. Bazıları elinin boşluğundan mıdır kalbinin habis oluşundan mıdır bili...
Kendimi sevmiyorum doktor. Aynaya bakmayı sevmiyorum, içinde çehremin olduğu resimlere bakmayı sevmiyorum, yürürken camekanlardaki yansımamı sevmiyorum, ansı...
Sevgili acı, ne çok anlam barındıran
bir kelimesin. Ne çok his barındırırsın içinde. Ne çok umut, ne çok hayal. Ne çok sevinç, ne çok gözyaşı. Bütün bu için...
Ahsen öğretmen fakülteden mezun olmuş, Anadolu’nun şirin bir köyüne atanmıştı. Kendisini neler beklediğinden habersiz yüreğinde heyecanıyla yola çıktı. Bozkı...
İşte insanız,
Cenazeler, molası oluyor kanıksanmış hayatların,
Nefret edilen kimseler bile seviliyor o günlerde.
Kızmıyorum. Kızamıyorum size.
İşte insan...
Gün açıldı... İki üç bardak kahve eşliğinde, elbette sardığım bilmem kaç sigarada yanı başında..
Bir kaç satır okundu. Aynaya bakıldı... Kocaman bir boşluğa...
Yemeğin boğazıma dizildiği,
Benim yemeğe çöp gibi baktığım günlerdeyim
Yediğim şey belkide benim çöplüğümden arta kalanlardır
Belki de yirmili yaşlarımın...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok