Uçtum ben
Göç eden kırlangıçlar misali
Kervanın izini arar durur gözlerim
Ellerim yara bere içinde...
Kanadıma takılı kaldı baharın neşvesi
Uçtum ben ey...
Tepiniyor mızraklar kafamda
Kendisini bilmez halde
Durun artık diyorum
Durmuyorlar.
Arsız bir uyanış gibi
Artıyorlar.
Terk ediyorum benliğimi
Çırılçıp...
Bugün denizin biraz daha dalgalı olduğu aşikar, hissetmeye çalıştığın duyguların yoğunluğuyla mı eşdeğer? Bilmiyorsun. Önünde uçuşan martıların bir istikamet...
İçimde bir şeyler kaynamakta
Bir sevgi sanki sana doğru taşmakta
Bilmiyorum hep beklerim belki
Ama dün geldiğim kapıyı bugün açma
Sebepsiz değil, illa ma...
Her sabah güneş doğmaz, bazen batar ve hiçbir ninni ruhun sızısını dindiremez; saf sevgininki dışında. Bazen boşluğun boğuk hüznü en güzel yeri kaplar içimizde.
Bak sevgilim,
Bugün benim 18. yıl dönümüm,
Uzaktayım senden
Belki bu yüzden hüznüm,
Griye çalınıyor gökyüzüm
Oysa aylardan mart, iklimlerden ilkbahar,
...
Tam da böyle hissettiğim bir gün. İnancın büyüklüğünü biliyorum, oyun oynamaya, dans etmeye devam ederek ölüme yürüyorum. Filmin sonu hüzünlü ama umutlu. İna...
Bir şiir yazmalıyım bugün,
içimi darmadağın eden
yalanlar söylemeliyim cümle âleme
doğrularımı şiirlere saklamalıyım.
Bir şiir yazmalıyım bugün,
yarınla...
Atlatamadığım lahzalar var belleğimde.
Tesirinden çıkamadığım, tekrar tekrar yaşadığım,
İçine düşüp kaybolduğum,
Gün ışığını bulamadığım...
Ayakta durmay...
Mezarlıktayım, dedemin mezarının yanındayım. Buraya bugün ölümle, kendimle yüzleşmek için geldim. Yalnızım bir tek yan tarafımda, uzakta birkaç işçi var, tah...
Ellerinle yoluna kurduğun
Darağaçları engelliyor gelişimi
Ürküyorum
Titrek ellerim parçalıyor
Nağmelerinin geçtiği sayfayı
Sendeliyorum
İlmek ilmek çöz...
Çıkamasın sadece gözlerimi kapattığımda karşıma
Bu bana karşı yapılmış bir soykırım
Benim cehennemimde
Bir çiçek yetiştiremesin bana karşı olan
Ben de iz...
Hiçlik... Hiç aldırmayacağım.
Bir yerlerdeki boşluktan faydalanıyorsun belli ki.
Ama benim ruhum, ağaç ile dost olup dolduracak o hiçliği.
Boşluk var ruhu...
Sonra hemen korkular sarıyordu etrafı. Ne yiyeceksin? Nerede kalacaksın? Kimi seveceksin başka? Kim sever seni? Nasıl bakacaksın kendine? Korkular... Bu aral...
Sisler bürünmüş sesin
Yalnızlığı anlatıyor hayasızca
Duyamıyorum
Korkusuz bucaksız aklın
Ruhun işkencesini anlatıyor
Hissedemiyorum
Deliveriyor sesin i...
Bazılarımızın çocukluktan beri bitmeyen sıkıntıları vardır içlerini acıtan, yüreğini sızlatan. Yaşın ilerlemesine rağmen seni hala aynı problemin içinde yapa...
Zamanın durduğu, suların mavi aktığı, güneşin sevgi yaydığı bir köyde kitapla beslenen yaşlı bir adam yaşarmış. Ve okumadan başladığı günü, günden saymazmış....
Evvel zaman içinde kalbur saman içinde...
Yaşlanmış sular şarkı söyler, unutulmuş masallar geceleri ağlarken... Bulutların tek tek adı, tutulmayan sırların ...
[Güneşi sever, ona bağlanırız. O sarı sarı gülüp al al utandıkça anlarız bir günü daha bize sunduğunu. Gündüzü ayan o, gölgeleri sevdiren de. Güneş, bir koyu...
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde. Develer tellal iken, pireler berber iken. Ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken. Babam düştü beşikten, anam...
Zamanın birinde bir kurt anne varmış… Bu anne, üç tane kurda hamileymiş. Anneleri onları doğum zamanına kadar taşımış ve doğum zamanı geldiğinde kötü havadan...
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; yüzyılları aşkın zaman önce, güneşin aya küsüp doğmadığı, denizlerin bol bol ağladığı zamanlarda dünyanın henüz keşf...
Uçmaktan memnun olmayan bir kelebek varmış. Hayatı boyunca hep yüzmek isteyen bir kelebekmiş bu. Bir gün gökyüzü yağmur damlalarıyla dolup taşınca daha yukar...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok