Evler, apartmanlar bomboş artık
Bir kibrit çak, yansın bütün evler
Sonra uzan sıcak meltemlerin üzerine
Kır çiçeklerini düşle.
Gölgemizi bir Mezopotamya ...
Kurbağalara bakmaktan geliyorum, dedi Yakup
Bunu kendine üç kere söyledi
Onlar ki kalabalıktılar, kurbağalar
O kadar çoktular ki, doğrusu ben şaşırdım
Be...
Hikaye devam ederken nelerle boğuştuğumuzu yalnız içimizde olan küçücük bir köşeye saklanmış, korkudan bir çocuk gibi tir tir titreyen tek bir gülümsemeye ka...
Nereye gideceğini hesaplamadan küçücük kalbime sıkıştırdığım kocaman umutların küfesinde sen varsın.
Mevsimler ne olursa olsun yüreğim üreğinde hep güneşli...
Odamın tavanı gökyüzümdü.
Boylu boyuna yatardım yatağa.
27 yıllığına bilmeden kiralamıştım.
Tüm kemiklerimin kırıldığını hissederken, beynimin uyuşukluğu ...
Gecenin bir vaktinde,
Denize dönük bankta,
Mavisi alınan denizde,
Feneri yanan geminin ışığında saklı sevdam.
kitap aralarına gizlediğim
bir gülüşün vardı
bir gülüş
güz çiçeklerinin akranı
bir şiirde apansız
denk gelirdim adına
sen o'ydun
yüzme bilmeyen denizk...
ben değil, serçe nişan alıyor göğsüme
ve nice şiire kan bulaştırıyorum
evet, yani evet çok teşekkür ederim kanlara
her şiir biraz kandır nasıl olsa
benim...
Mabetleri un ufak ediyorum
Elim kolum kan
Avuç içimi kesen her bir parça
Yek oluyor altımda
Adımlarımı hızlandırıyorum
Kaçıyorum; kaybolmaya, bulunmamay...
Gitmek istiyorum
Bir bulut gibi mesela
Oradan oraya savrulmak, kış geldi mi kar yağdırmak
Sonbaharda yağmur
Yazın ortasında bir insandan teşekkür almak i...
toprağa sevgi ekti
incelikle suladı
dua ettiği tanrının
melekleri kuruttu
ağacın köklerini
bir seyir vakti
insanın insana ettiği kötülüğe
alıştı
buğd...
Özlem kelimesi
Özlemin basitliği geride
Sevgi,
Sevgi masum çocuğun cebinde
Sabah işliyorum bunları
Soğuğun bedenimde gezişi gibi
Sıcaklığını terk ediy...
Dudaklarımda bir meleğin teninin sıcaklığı kalmış. Bir buse için bin ömür biçtik, müstahak saydık cefamızı bu uğurda kendimize. canım çok acıyor, heyhat acı ...
ölümü yaşayarak alışkanlık haline getirdim
Aksi gibi davranmak beni daha büyük bir girdaba itti.
Yine batmaya başladı.
Bir ağaç gölgesi görsem oturup hıçk...
Çok zaman bıraktık geride, birkaç da yıl... Yorulmak için yürümek gerekir dedim, yürümüş olmak için ilerlemek. Ama biz hangi noktadayız şimdi? Konum belirtem...
Gözlerimin görmesini istemiyorum artık. Ruhum doygunluğa ulaştı Dona.
Seni gökyüzünde aradım, aptalca değil mi? Sonra yeryüzüne baktım. Bu da çocukça bir du...
Toy bir ruha sahibim,
Keskin geçişleri vardır gözlerimde Tanrı'nın.
Hevesler, anlık kararlar, belki büyük aşklar...
Hepsi bir su gibi geçti gitti akışt...
Birini özlüyor olmanın dışında, onu özlüyor olmak daha çok yakıyor canımı. Çok emindim pişman olmayacağıma, ona geri dönmeyeceğime, onu sevmeyeceğime... Yanı...
Korkusuz olmak uykusuz olmak gibi bazen, korkmak uykululuk hali. Bazı kavramlar yaşantımızla vücut bulunca bambaşka anlamlara gelebiliyor. Korkusuzluğum, zam...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok