Ötesinde yaşayalım her şeyin,
gel bak inan bana.
Doğsun güneş, biz güneşe uzanalım,
yağmur yüklü bulutların ötesinde
güzelliğe dair umudu sarıp sarmalaya...
ezberimde şiir yok
ama dedemin
ceketinin kokusunu
anlatabilirim
cebimde
sevgilime ayırdığım
güzel bakışlarım var
onu da isterseniz
bir dilenciye veri...
Bin kara atlının nalsız sesleri
Atakama’nın dingin toprağında
karışıyor binlerce kum zerresi
Toynakları toprağa darbeler indirdikçe
Toprağın altı binlerc...
21. yüzyılın ortasında maalesef kadına şiddeti konuşuyoruz.
21. yüzyılın ortasında maalesef kadın cinayetlerini konuşuyoruz.
21. yüzyılın ortasında maalese...
Susuşlarıma anlamayışlarını ekliyorum
ve yanıyorum şehrinin güneşiyle
Sana geldiğim yolları her an
Yeniden geliyorum
Yol bir türlü çıkmıyor bize
İniyoru...
Dilimin tespihinde
evlerden ırak küfürler çekiyorum
karla karışığım
İzlerini bir biz tanıyoruz
Olay yeri inceleme ve 37 numara kar ayakkabıların...
Vazo...
Ayna. Dile geldi.
Eskiciden aldığım, mavi çerçeveli, halat desenli, uçları imameye benzer bir süsle kaplanmış. Yer yer atmış maviliğini. Çapı otuz santim et...
İki yaprak daha kaldı
Takvimin son sayfasına
Sonra bitecek yarım düzine daha insanoğlu
Ben de çekip gideceğim zaten.
Bir gece kendi evrenini bulam...
gitti ve bitti her şey.
şimdi ardından en kötü bedduaları da etsem,
en çiçekli sözcükleri de fısıldasam, bilirim, ulaşmaz ruhuna.
herkes avutur kendini bi...
Yenilgilerime yola çıkıyorum. Yol bozuk, bavul kırık, silecekler yağmur tozu siliyor camdan. Yolumuz uzun, yolumuz bilinmez. Kim nerede yitirdiyse kalbini or...
Yenilgilerime yola çıkıyorum. Yol bozuk, bavul kırık, silecekler yağmur tozu siliyor camdan. Yolumuz uzun, yolumuz bilinmez. Kim nerede yitirdiyse kalbini or...
Yenilgilerime yola çıkıyorum. Yol bozuk, bavul kırık, silecekler yağmur tozu siliyor camdan. Yolumuz uzun, yolumuz bilinmez. Kim nerede yitirdiyse kalbini or...
Yenilgilerime yola çıkıyorum. Yol bozuk, bavul kırık, silecekler yağmur tozu siliyor camdan. Yolumuz uzun, yolumuz bilinmez. Kim nerede yitirdiyse kalbini or...
Bir zamanlar, ölü bir kuzgun tünemişti
Kasvetli bir gecede aklımın pervazına
Gövdesi gözlerim gibi karanlık
Ve yoksundu ışıltıdan
Gagasından hüzünlü bir ...
Bugün yeni anlamlar öğreniyorum
Bildiklerimi koyup kapatıyorum kutunun ağzını
Unutuyorum ne varsa
Şimdi kalbimin yerini hatırlatın bana
Sonra onu söküp ...
ölüm denilen kucaklayış, sanadır yakarışım
yaşamak kanayışım damarlarımda durmaz
artık yabancısın da unutmak zor yüzünü
ağlarım içimden sessizce haykırar...
Kaç bekleyiş gördü bu pencere bu ahir ömründe?
Kaç ah işitme.
Kaç küsme, kaç darılma...
Kaç incinmeyle ağrıdı yüreği ve kaç barışma gördü?
Kaç kere oturu...
Ölüm,
Odamın içini dolduran yalnızlığı yırtarak geldi.
Soğuk gözlerle karşıladım onu.
Aylardır kıpırtısız duran dudaklarım,
Yavaşça kıpırdadı,
Bitkin bi...
Evdeyim tek başına... kocaman geliyor kutu gibi ev, her odayı tek tek dolaşıyorum. Balkondan dışarı bakıyor, insanları seyrediyorum. İçimde bir sıkıntı ya da...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok