Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Göğüs kafesine bir dinazor oturur.
Ne sesin çıkar bağırmak için,
Ne de bir kıpırtı olur kirpiklerinde.
Kendine yukardan bakarsın ,acımaklı,
Aşağıda kalan...
Bu seranatı hınçla dinleyen garip.
Parmağına bağladığın çaput,
Ne zaman azat edecek kendini,
Kangren olmaya yüz tutmuş parmağından.
Bilmez misin?
Artık ...
Yağmur çiselemeye başlayınca önünü görebilmek için silecekleri çalıştırdı. Damlalarla birlikte ön camda dünkü yağmurun izleri, yani toz taneleri de akıp gitt...
Ben ne zaman söze başlasam sana yaziyorum. Bu bazen isteyerek oluyor çoğu zaman farkinda değilim.
Anilarımin çoğu sana ait, seninle. Tek kız olarak başlaya...
Bu kış çetin geçiyor
Hava soğuk, üşüyorum
Soba yanıyor yanmasına ama
Bir türlü ısınamıyorum
Pencerenin pervazına yaslanmış dışarıyı izliyorum
Öylece,...
İnsanın marifeti şiir olunca, kalemini bazen gözyaşına bazen hissiyatına borçludur.
Şiir yazmak için mi acı çeker insan?
Yoksa acı çektiği için mi şiir yazar?
Sabahların en ayazı, gecelerin en çıkmazı, duvarların suskun, içlerin gece için konuşkan sabahlar için tükenmiş, kentin lâl, içlerin tellâl olduğu zamansız z...
Ay bugün çok güzel değil mi?
Yüreğimdeki kafeslenmiş, tek bir ışık hüzmesine hasret kalmış kuşu bile aydınlatıyor
Çarfaş gibi denizin üzerinde yakamoz oluş...
Kaçmaya çalışmak lüzumsuz
Yüzleşmeyeyse dağ gibi bir yürek gerek
Acılarım orada esir olmuş tüm bedenimi zehirlerken
Sadece ağlayabilirim, çok acıyor içim...
Ne bileyim,
hiç gelmez mi aklına?
Ya montajsa bütün gördüklerin,
ya birilerinin eşek şakasıysan sen?
Nasıl diyeyim,
kimseye ulaşmıyor söylediklerin ...
"Nasıl da yabancılaşıyor insanlar?"
Aynı kaldırımda faili meçhul kılıyor birbirini,
Ah! Nerede o jestler, mimikler?
Birbirine denk düşmek istemeyen ikişer...
Hepimizin içinde koca bir dünya var aslında
Hayallerimizse çekirdeğimizin tam ortasında
Kapitalist düzen "sözde" üşümesinler diye
Ağır mantolar örmüş onla...
Ay ışığın söndü karanlıkta kaldın
Yıldız gibi seni aydınlatan ben idim
Ey kıymet bilmez vicdansız kadın!
Gönlünden kayan yıldız ben idim
Ne sesin geldi ...
Yerimde görünen binlerce yansım
Tersten bakıyor dünya yüzlerime
Suladıkça coşar, bir çiçek yangın
Kıvılcım yağıyor göklerden üzerime
Çarpışan hayaller ge...
Sen kırılma diye kendimi parçalamaktan nefret ediyorum...
Ağlıyor musun?
Hüngür hüngür ağla
Göz yaşına yaş katarak ağla!
Bugün ağlayabiliyorken değerini ...
Kenarlarından yapılmaya başlanan bir yapboz;
Diğer her şey gibi kolaydan başlanır
Devam ettikçe parçalar azalır aslında
Kolayladım sanırsın
Renkler iç iç...
kuş olsam, dalıma konan olmaz.
aşkın badesini içen bulunmaz
dertliler ara sıra;
aşıklar, her gün düşünceli olurlar..
kadehi dolu tutan insanoğlu
zümrede...
bugün otobüste bir amcayla tanıştık
karısının öldüğünden bahsetti.
yaşı seksen yediymis,
karısı ölmese daha genç gösterirmiş
karım öldü öleli yaşlandim,
...
Pürüzlerini yok etmiş bir köydeyim
Sabah oluyor.
Duvar dibinde kasketi burnunda bir adam
Adımlarında çiy taneleri sayıyorum.
İskarpin adımlarıyla yedi se...
Yolumda yürürken
Karşıma iki köprü çıktı
Biri tahta
Biri asfalttı
Tahta yolun etrafı yeşil
Havası berraktı
Üzerinde uçan pembe kuşlar
Kenarında çay i...
Sana hediye etmeyi düşündüğüm tüm mektupları biriktiriyorum çekmecemde. Çekmecem dediysem öyle pek de dağınık sayılmaz aslında. Özene bezene mektupları yazdı...
I
Duygular çarmıha gerilmiş
Sözcükler ise giyotine mahkum
Sessiz harflerin canına okuyor şimdi yaşam
Yaşamak, insanın sürgünü haline dönmüş...
Ruh satıyorum ruh!
Kimi beş , kimi on para!
Kim satar ruhu,
Üstelik can pazarında?
Can pazarıysa, can pazarı!
Can doğduğunda vardır da,
Ruh olmadan, ol...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok