Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Sancı verdim beni doğurana, doğdum bilinmezliğe.
Boş bir tenekeydim
Boyun eğdim kendini bilmezlere.
Ağlarken susmayı,
suskunken korkmayı,
göz yaşımdan ...
bitti. uyandık. tutma zamanı
gelme! tren kalkıyor
vakit geldi. gitme zamanı
bırak ellerimi
atma o son bakışını
teslim ol. yaşa hayatını
dökme gözyaşı
...
Hiç değişmedi gün,
Yine aynı saatte
Aynı yere uzun uzun dalıyorum.
Şarkının tadı ekşileşiyor,
Bütün ağaçlar tek bir gövdede birleşiyor.
Sonra yağmur da...
-kara yağmurlar içinde beyaz bir kuş-
kanıyor kirli tüylerinden
bu dehşetengiz gecede
kalemini yontarak uyandırıldığım
açık yaraların
zihnime temas etti...
Biz seninle birlikte büyüdük işte bu yüzden yazıyorum sana ve biliyorum içinde her zaman yerim var. Senin bana her zaman iltimasın var bu yüzden okuyacağına ...
bir çocukluk hastalığıydı şiir bende
âmâ bir kuşun sızısıyla doluydu kulağım
benim ne sen gibi güneşim oldu sabahlarımda
ne de sen gibi ay ışığım geceler...
Bir gece habersiz bize gel
Merdivenler gıcırdamasın
Öyle yorgunum ki hiç sorma
Sen halimden anlarsın
Sabahlara kadar oturup konuşalım
Kimse duymasın
Ma...
Geç olmadı mı sence?
Uzun zaman geçti ve senden hâlâ bir haber alamıyoruz. Yoksun ya da gizlisin. Bizi onemsedigine dair bir kanıt bile yok şuan ve milyonla...
karanlıklar müptelasıyım artık
-perdeleri açma anne,
gözlerimin akında yalnızlıklar var.
eskimiş bir radyo gibi
sessiz şimdi zırdeli ruhum
yatıya kalan...
Seni özlediğim her gecenin sabahında
unutarak uyanıyorum.
Geceleri sıcaklığınla var olsan yanımda sabahında zemheri.
Ve ısınamıyorum.
Üşütmüş kalbimin ...
Ben gururlu bir piçin içindeki hiçim
bu ne biçim bir içim
her yudumda yakıyor bira, tükettiğim senin için .
Ben, onurlu bir piçin
içindeki hiciv
d...
küflenmiş küfürlerle
bir dağı tırmanıyoruz
içimize içimize.
kısılan kırılan yontulan yerlerimizden bağırıyoruz
lanetli bir çivinin yakarışı gibi!
Zihnimin bir prangası yok,
Unuttum tüm bildiğim tanımları.
Adına aşk dediğimiz şeyin,
Bir arzuyla kanıtlanması…
Ya da yaşam dediğimiz şeyin
Ölümle anlam...
Gün sabahın ışıkları ile yeni aydınlanmıştı, sûkuta kesmişti derya. Hasan, ailesinden uzaklara, bu gurbet yerlere geçim derdine düşüp geleli hayli vakit olmu...
yüzünün kumaşında diriliyorum solgun sabahlara
ışıkları kapatmıyorum sevgilim akşam olunca
sevmiyorum sen olmadan karanlığı
perdeler ardına kadar kapalı
...
Bana bir parça şehir bırak
Gözlerinden akan şiirleri
Oraya yazayım
Ruhumu kağıt yaptım
Rüzgarın merhameti yok
Savruluyor ruhumun külleri
Savruluyor r...
Şu zaman dedikleri illet geçiyordu bir şekilde. Hançerini yavaş yavaş saplıyordu dost görünümlü bir düşman gibi. Aynı zamanda iyileştirici bir ruhu da vardı....
Yüklemi olmayan cümlelerde,
yanışık olamayan bir düzende,
devrikleşememişti vurgusu olmayan kelimeler.
Cümlenin öğelerinin iç içe geçtiği
bu içtima düze...
Dünyayı suladım avuçlarımla
Suyum tükendi, dünya bir türlü yeşermedi
Zaman ilaçtır dedim
Zaman terimleşti
Sevgi, emek bunlar iyileştirirdi
Sevgi ve eme...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok