Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Demir misina
Ağırlığınca batırıyor takayı
buna değer
Türü ne balık takılıyor
Öyle böyle
Sanırım o da seviyor mücevherat
Ve işte başlıyor ölümle buluşma...
Bu duvarlardan geçen kim?
Bu sahili boydan boya sıyıran yalnızlık kimin?
Sanki durmuşum da korkumun enseme yanaşmasını bekliyorum.
Ayaklarımın ağırlığını ...
Ustasından öğrendim
Yarayı sarmak yetersiz kalır
Yarayı sevmek gerek.
Alıp ellerinin içine ısıtmakla başlıyor her şey
Üstüne parlaması gerek
Süt beyaz b...
Aslında bir şey yaptığım söylenemez
Gözümdeki nedensiz şişlik
Gördüğümü söylememi engelliyor
Biraz dik oturmaya başladığımda
Anksiyete karnımdan itiyor.
...
Zerresine tahammülüm yok dünyanın,
Midemi bulandırıyor döngüsü zamanın,
Üstelik başka ne işi vardır yem olmaktan, samanın?
Neden saklamalıyım samanı, için...
boğuluyorum,
denizinde benliğimin
o maviliğin hüznü;
hatıra, yok oluş, yaratış, mutluluk
renk renk denizim
her benliğim bir renk, karışıyor denizim
dağ...
Kudretinden dağları devirecek gibisin,
Ustası canını, yıllar önce teslim etmiş,
Dünyayı ortadan ikiye yaracak kılıç gibisin,
Bir çocuğun edeceği duaların ...
Sen gözleri gülen bi dilhun
Ben seni düşlerken hep meyus
Sen en büyük korkularım
Ben senden münferit
İçim de bir islahane dolusu çocuk
Hepsinin suçu a...
Nereye gittimse, taşların altında buldum kendimi,
kırlaşmış ve güvenmek yüzünden kargaşaya düşmüş taşların
altında.
Denizin ortasında,
kendini öylece boşluğa bıraktığında
bir el tutup çekiyor en derine
güvensizlik.
Aynadaki benliğinden bile
korkar olmuş
en masum duyg...
Günlerdir
haftalardır
kırgınlığımı tarif edecek tek bir söz dahi bulamadım
Ta ki bu gece yarısına kadar
Yapraklarımı döktüğüm,
kuraklıktan topraklarımın...
Her geçen gün,
Ölüme yürürken,
Vazgeçip, geriye dönmeyi
Düşünmemi sağlayan,
Bir duraksın sadece.
Ölüm çanı var içimde,
Üstelik bir saatim ben,
Çan çal...
İnsan yoksunu olduğu duyguların mahkûmu
Adem zaafına düştüğü günahların masumu
Herkes geçmişe döndüğü hataların mağduru
Bir gün kendini bildiğin zamanları...
Susmaların takılı kaldı aklıma. Yağmurlar ıslatamadı kör dudaklarını. Yürürdük kulaklarımıza dokunmayan sözsüz şarkılarla. Gülerdik yağmurlara şemsiye açıp k...
Parmaklarım arası oynaşır zerreler,
İsmini bende alır günahlar,
Küfürleri ben uydurdum,
İcadını ben yaptım yalanların,
Savaşmak için ne sebep var ise,
B...
Köşebaşında karşılaşır iki yürek
İstanbul’da bir günde
Ve içimde
Sayısız kıyametler
Güvercinler uçar
Sevinecek çok şey var
Issız sokakları yüksek binal...
Her şeyi kolayca göz ardı edemiyoruz. Peki neden göz ardı edenleri takdir etmeyiz?Kendimizin neden böyle olamadığını düşündüğümüzden mi? Eh pek sanmıyorum. Z...
Soruyorsun,
İnsan nasıl olurda,
Sadece yaşayarak yorgun düşer.
Pili bitmekte,
Yorgun bir saat gibiyim ben,
Aynı duvarda asılı suretimiz,
Sen gündüz sa...
inceden bir fikir alevlendi
beynimin en ücra köşesindeki kodesten
parlak, apaçık bir fiiliyatın içine damlamakta
damla damla düşünceleri süreklilik naifli...
Kimse bilmese de en halükarda dillenir gerçeğin yankısı
Şavkı hamedanın
Kalbin aynasında kir bu gündüzsüzlüğümün saati
Morsu yankılarda bekleyen ozanın in...
Kaçıp saklanmak istediğim yüzlerce oda
Zihnimde hepsinin ayrı kapıları var
Her bir insan için,
Her korku için,
Her iyi ve kötü gün için.
Durup bekliyor ...
Aklın kadar boş bi' yer ve gönlün kadar hoş bi' yer.
Dünyam kadar leş bi' yer ve odam kadar loş bi' yer.
Gözlerin kadar karanlık, gecem kadar hoş bi' yer.
...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok