Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Yapılan tren yolculuğunu hatırla
Ellerinin soğukluğunu,
Yüzünün beyazlığını,
Bir de ellerinden öpen dudakları.
Sen, sen ol.
Yollarına serilen sonbahar y...
yalnız iken kara gece
gölgen sana hemdem olur
yeklik boyna kumdan yele
gündüz çölde zemzem odur
gönlüne hüznü getiren
atandan olsa uzak dur
göğsünü dar...
Kararmış, her geçen dakika daha da kararmakta olan gökyüzü altında, çekirgelerin topluca çıkardığı seslerin arasından evine doğru yürüyordu. Yerde duran taşı...
Bir sokağın ortasında, bir kaldırımda
hesaba katılmayan bir hayatın ihmali
akla gelir
yaş sürgünler verir olmuş daha
henüz yirmi birinci yüzyılın ilk...
insan kendini tanıtırken hep aynı kalıpları kullanır: şunu şunu severim, bunda yetenekliyim, şunda şöyleyim falan filan. bir ton şey sayabilirim şu an kendim...
Mutlu olmam gerekirdi
Güzel şeyler mutluluk getirir
Kötü şeyler hüzün
Öyle değil mi?
Mutlu olmam gerekirdi
Kedim var
Tahta bir sandalye
Dağ manzarası
...
Günümüzde toplumsal alanda yaşadığımız sorunların temel sebebi üzerine derinlemesine eleştirel düşüncede bulundunuz mu? Sıklıkla yaptığım bu eylem sonucunda ...
Neler oluyor dersiniz
Günler çiçeklerle örtüyor soğuk mermerleri
Çiçekler canlı kılıyor altındaki bedenleri
ve gerçek ölüler zehirlerken nefesiyle
evrenl...
Göz alabildiğine uzun, çocuk seslerinin kuş seslerine karıştığı o sokağa girdiğimde, bahar şehre küçük bir çocuk gibi sokulmaya çalışıyordu. Bir şeyleri oldu...
Oldukça kısa olmasına rağmen yoğun duygu yüklü bir kitap Portekiz Mektupları. Ben, Yapı Kredi Yayınları'ndan Ayşen Gür'ün çevirisini okudum. Kendisinin önyaz...
Genelevin balkonuna bir bakire saklandı
Sustu parlayan fayanslar konuşmak yasaklandı
Gündüzdü,
Ramazandı,
Ankara'ydı.
Maltepe'de bir cadde
Her taraf ar...
O gün, mahalledeki tüm evlerde bir hüzün havası hakimdi. Tek bir ev hariç. Mevzubahis olan bu ev de bir üzüntü duymakla beraber, bir heyecan da beslemekteydi...
Bir hasret türküsü çınlıyor kulağımda...
Çınlıyor, çınlıyor ama kim için, niye?
Dosta mı, sevgiliye mi, memlekete mi?..
Dostum için ya, dostum! Başka ne o...
polis amiri bir ahbabım vardı,
tanışıklığım okullu yıllarımdan.
muhbir telsizim, ondan armağan.
çok geceler radyo oldu masama.
liseli yılların yeni yeşer...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok