Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bir gezinti, bir yenilik
Renkli bloklar arasında
Güneşe dokundum
Mavi şatoya gittim
Gizemli yolculuğa çıktım
Bir masal hikayesinde
Kendi oyunuma baş ro...
Çoktan kopmuş bağlara
sarılmayı istemek ne acı.
Yokluğa,
boşluğa seslenmek,
kendinden eksilterek
yüklediğin anlamların
boşunalığıyla yüzleşmek,
sonsuz...
Nefessiz kalıyorum,
Boğulmak artık hoşuma gidiyor
Sessiz kalıyorum,
Sensizlik artık boş bir oda
Yalnız kalıyorum,
Kötüyüm, ara sıra değil sık sık
Se...
Onlar gerçek kölelerdi,
Birinin yönetimine ihtiyaç duydular kötüde olsa.
Onlar gerçek kölelerdi
Çünkü sömürdüklerinin farkında olmalarına rağmen,
Sevdik...
İnanılmaz saçların
Ve göğsünle boynunun arası
Öpülesi güzellikte
Dehşet verici
Öpsem gider mi hoşuna
Ya da gider misin
Ya bu beynim
Ve içindeki...
göğe serildi gece
dertler var bitmezlerce
elimde yok ki çare
uzaklarda bir yerde
özlem dökülür sele
durmaz artık hiçbir sözle
sen bir alevsin
ben at...
Ulaşılmış her yanımda bir uzaklaş bastığım bağrına.
Sev ve veda et bir kaşık suda yaşamış sevda uğruna.
Unutsam bütün olurum, söyle bana gider mi ağrına?
...
Şehr-i destan İstanbul
İstanbul’da bir yaralı kuş
Ölesiye sevdiğinin çok mu yanında
Çok mu uzak orası meçhul
Fikr-i zarar İstanbul
Bu diyarda ne pa...
“kendi çıplaklığımızı tanıyamadan giyinik kaldık.
artık perdeler kapandı,
bütün çıplaklığımızla kötüyüz“
Dün, bugün ve yarın...
Kaçtı, kaçıyor ve kaçacak ruhum kendinden,
Denilebilir ki insan nasıl kaçar kendinden?
Kendinin, kendisi olmadığını anladığı an,
Y...
Cebimdeki son kuruşları
Seni uğurlamak için harcadım.
Geri dönecek param yok.
Zaten gitmek için pek bir hevesimde yok.
Bir görseydin ne kadar uzamıştı yo...
İçimdekileri söylememi istersen eğer,
Yolun açık olmasın.
Bencilliği savuruyorum ortaya biliyorum.
Ama içimdekileri soracak olursan eğer,
gitmeni hiç ist...
Benmişim neymiş? su sesiymiş
Oymuş cam kırıkları gibi gövdemi yakan
Yanağında sardunya kokusuyla yazdan
Kimmiş o gelen ya giden kimmiş
Bir yabancı mı...
Farkı nedir güzelliğinin, güzelliğin kendisinden?
Binbir türlü şarkıyı dinlemek gerek dillerinden,
Ki sanıyorum kainat oturup dinleyecektir,
Gün batımında...
şu beş on katlı binalar,
Kaç kişinin yaşamına
bir son olarak temellendirildi oralara,
Kaç hayalin ulaşılamadığını ,
Sadece sezgisel bir uğraş olduğunu ...
belleyemedik
gönlümüze göre olmayanı
gönlümüzden göndermeyi
bir avuç sevgiyi
belki de fezaya dökülen deniz misali
seyreyledik yüreğimizde
çok yaklaşmış...
Bir çocuk gökyüzüne bakıp
Ağlıyorken,
Ve senin görüş alanına girerken bu efkar,
Çocuğun sana olan güvenini
Gökyüzüne sığdırması
Nasıl bir duygu Tanrım.
adını koymadığım bir şiir yazdım
sonunu bilmediğim bir hikaye
amaçsız bir karakter yarattım
durmadan acır kendine
bir fidan büyüttüm bütün sevgimle
süsl...
Zamanın zeminine uygun değil adımlarım kıvrımlarımdan sekiyor dünya
Bağrı kül düzene kıvılcım ateşlemek istiyor içim
Mecalimin dik başlılığı kurşuna fikir...
ankara'mı son kez selamlıyorum ve sahneden iniyorum. bitki örtüsü betondur ankara'nın, o yüzden seçtim burayı. ankara'nın en yüksek betonunu. ellerim titriyo...
Kaybolma korkusu zamanla damarlarıma yayıldı.
Kalabalıkta kaybolmak, gideceğim yeri karıştırmak kadar basit bir olay değildi bu.
Kendimi kaybediyor gibiydi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok