Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Ben de aynı üniversitedeydim o yıllarda, seninle asla tanışamayacağımın hisleriyle dinlerdim. İnsanlar, Coca Cola + pizza ikilisinden daha zararlı yedigenler...
Sokakların dertlerini toplayıp gelenler vardır gecelerde; uzun soluklu atların dinginliğinde su içen, çağırmasız kır günlerindeki bahçelerden geçip o eskimey...
Sonsuz gecelerin sonlu hayatları...
Sessizlik içindeki bir çığlık idi.
Sonsuz geceme eşlik etmiş olsaydın,
Beraber uyansaydık sonlu hayatlarımıza.
Hayats...
“İyiyim, sen?” dedim sahte samimiyet dolu gülücüğümle. Takındığım en sahte rol bu muydu? Pek sanmıyorum. Bir çok maskem vardı benim. İyiler, kötüler, çok köt...
Benim şehrimde hep yağmur vardı. Güzel günler, çimlerde dans eden çiftlerle geçerdi. Kuşlar tüylerini kabartıp sığınırdı birbirlerine. Damlalar düştüğünde eğ...
Çokça çıkmıştır karşımıza bu söz: Her gecenin bir sabahı vardır. Elbette her gecenin bir sabahı oldu ama kaç sabahın güneşi doğdu? Güneşsiz sabahları geceden...
Herkes uyur ve herkes uyurken oldukça masum gözükür. Hiç günah işlememiş gibi, hiç kalp kırmamış gibi. Asık suratlar, kızgın gözler, çatık kaşlar yoktur uyku...
Kitapların son yirmi otuz sayfasına geldiğimde ilgimi neredeyse bütünüyle kaybederim. Hadi bitireyim diyerek elime her aldığımda ya uyku bastırır ya da kendi...
Youtube'da dinleyebilirsiniz.
Geçmiş korkuların arasından, daracık sokaklar boyunca yalnız yürüdü. Her köşebaşında kendinden bir iki tutam bırakıp azaldı. U...
Youtube'da dinleyebilirsiniz.
Tozlu bir berjer koltuk, televizyona ucu ucuna tutunmuş bir dantel örgü, ahizesine tam oturmamış eski bir telefon; sararmış pe...
Bekledim. İnsanlar geldi ve geçti. Ne diye yüzüme baktılar böyle? Onlar gibi olmadığımı nereden anladılar? Bugün onlar kadar inançsız olmadığımı mı anladılar...
“Canını yakmayacağım.” Canımı yak, kalbimi kır ve kanımı dudaklarınla temizle. Büyük ve kemikli elin çenemle boynumu sıkarken duvara yasla, saçların dağınık ...
Işığı açmadan da önümü görüyordum
Odama sızıyordu ışık hüzmesi
Arkadan cılız bir santur sesi boşluğu dövüyor
Kafamdaki boşluğu.
Tütsü tütmek için miydi, ...
Bir ürperti geçip gitti. Güneşin batışından sonra ay tepeye çıkmıştı ama sanki ilerlemiyor, hep aynı yerde duruyordu. Gözümü ondan ayırmazken zamanın anbean ...
Kanlı gecenin zor saatlerine
Kıskaçların açılıp büklüm büklüm boşalan saf içtenliğe
Sevginin korkuyla sulanıp derin uykularda eziyetine, mutluluğuna ve kor...
duyursunlar geceye
masa lambamı akşama doğru açar
gökten yeşil hayallerimi toplayıp
bestekar yıldızlı çantamla
hüzün kokan yatağıma
geri dönerim
/
el...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok