Edebiyat > Günlük

Sevilmek için sevmemişim seni, bunu kabullendikten sonra daha meşakkatsiz bir hâl aldı gündelik hayat. Bilir misin bilmem, bir kez varlığına yayılınca aşk de...

Nihayet varıyorum sonraki durağa… Sağ elimde bir titreme, ötekinde izmaritiyle vedalaşamayan küllerin kaldığı son dal sigara. Son durakta iniyorum kendimden....

ne zormuş bir insanın bir insanı anlaması. Anlattıkça anladığını düşünürken, kulaklarının aslında tıkalı olduğunu fark etmek. Seni en çok duymasını istediğin...

Son günlerde iştahım da bir artma var recin. Neden bu kadar yiyorum?

- Düşünmeniz gereken çok mu şey var efendimiz?

Evet..

- Ama siz düşünmek istemiyorsun...

Artık sadece kaçışlarımı yazmıyorum.

Belli bir doğrultuda ilerliyorum, sağım solum açık. Engebeli yollarda yürüyorum biliyorum.

Büyük bir aşkla hem bugünüm...

Ne fırtınalar koptu,

benim hayat dallarımdan

hiç birinde vazgeçmedim umutlarımdan

içimde kıyametler kopsa da

ben baharıyım yarınlarımın,

çiçek açarım h...

Epey zamandır kendimde hissettiğim bir eksiklikti bir şeyler yazmak. Gerçi yazmak bana daha ziyade fazlalıklardan kurtulmanın bir aracı gibi geliyor. Düşünce...

Ben bu hayatın bir karmaşa olduğunu biliyorum, hepimiz birer zaman denilen kavram içerisinde can çekişen varlıklarız. Bu kavram yüzünden ileri gidemiyoruz, b...

Bir hayli zaman oldu sevdiğim için yazmayalı.

Bir hayli üzüldüm, öldüm.

Çok ağladım ve bu değerlikte güldüm.

Şimdi soğuktan uyuşmuşçasına yazmakta zorlana...

Derinlerde bir yerlerde bir boşluk. İsimsiz, sıfatsız, kimsesiz.. Hey diyorum, kimsin sen ses ver. Bu ücra köşelere nereden geldinde yerleştin. Beni nasıl bu...

Kafesin biri, bir kuş aramaya çıktı

başkasının yanına daha çok yakışabilmek için sakın solma.

Kendimden yoruldum biliyor musun... Yetişmem gereken o kadar şey var ki ama sadece hiçbir şey yapmamak istiyorum.

- Bu da vicdanınızı zorluyor.

Evet, üzeri...

Neler sığdırıyoruz şu küçücük dünyamıza, ne kararlar veriyoruz, nelerden vazgeçiyoruz, neleri istiyoruz umutlanarak, nasıl her şey bu kadar hem gerçek hem ya...

Çok uzun zamandır kendime sordum durdum: Otantik aşk, insanın ihtiyaç duyduğu ilişki midir? Şimdi anlıyorum ki recin, değilmiş.

İhtiyaçtan çekildiğimiz ili...

Bundan beş altı yıl önce 3 krallık hikayesini yazmıştım. Değişen bir şeyin olmadığını zamanla anlıyorum. Krallıklar hala aynı hükümdarlıklarında.

Siz kralla...

Ömür dediğin biriktirmek beklemekleri.

Örneğin ilkokulda teneffüs zilinin çalışını beklemek,küçükken pazar alışverişlerinde annenin alışverişinden sonra dön...

hayatım buna bağlıymışçasına arkama bakmadan koşuyorum bir şeyden mi kaçıyorum yoksa hedefime kararla mı ilerliyorum

Herkes için her şeyim , kendim için ise hiç bir şey...

06.02.24.    18.51

İki kişilik kılıfa geçirilen tek kişilik yorgan gibiyim. İçim kendini eritiyor zaman en güçlü silah. 

Gövdemin ortasındaki incecik sızın...

Kimsenin kirinden suçlu değil ellerim diyorsun. Bunu kabul edebilmek için, harcadığın suları unutma olur mu..

Bu hayatın içinde bir yaprak gibi savruluyorum oradan oraya, bir bal arısı gibi öz arıyorum kendime; onun gibi ol, bunun gibi davran, şunun gibi düşün. Bir b...

Işığın kalbini kırmış yağmur damlacıkları,

Yağmura rahmet, gökkuşağına ise güzel demişler.

Ve ışık gökyüzünü okşamayı bıraktığında buna en çok siyah bayrak...

Kamelya çiçek dilinde kaderim senin elinde demekmiş. Peki, ruhum kimlerin ruhuna bunca sene kamelyalar armağan etmişti?

Yıldızlar aramızdaki sıcaklığın etrafında sessizce dolanırken, evren tüm enginliği ve kayıtsızlığıyla aramızdaki bağın ciddiyetine seyirci gibi gelmişti. Bel...