her şeyi siliyorum hafızamdan,
havva adem'i niye sevmiş?
adem o elmayı niye ısırmış?
dünya adem'in cezasıysa,
asıl cehennem dünya mıymış?
her şeyi siliy...
uzak bir şehrin, uzak bir denizindesin
seni görmedim, bilmedim, tanıyamadım
ama nasıl oldu ruhum birden
tam yanında durdu
ufuk çizgisine baktı seninle
...
yaprakların hışırtısının yağmura benzediği bir mevsim bu
güneş geç doğar, erken batar
birileri karanlıkta uyanır
güneşi hiç göremeden eve döner
belki sen...
şimdilerde uzun kaldırımı olan,
dar bir parkta oturuyorum.
burası benim evim ve yurdum.
yağmurlu bir gecede,
seni ilk kez burada gördüm.
yürüyordun hatt...
ben seni hiçbir şeyin yokken
gidecek evin, cebinde paran
sevenin, nefret edenin yokken
gölgen bile sana düşmanken
öyle yalnızken ve muhtaçken yardıma
b...
çok sakin bir gecenin sabahı,
ki gecenin sessizliği ürkütür kimisini.
dürüst bir gecenin sabahı mutlaka amansız bir düş kırıklığına uyanılır çünkü
ve öyl...
uyandım, gün daha şafağa kesmemişti. eski bir aynada saçlarımı taradım, ince bir şal taktım, adettendir saçlarım salınmasın rüzgarda. uzunca yollar dolanan b...
Güneşi hapsettim içime
Sıcaklığını her an hissedebileyim diye
Bulutları koydum gözlerime
Yağmurlar yağdı bazen göz bebeklerimden
Yıldızlar biriktirdim...
Mutluluk deyince aklıma kelebekler gelir. Kelebeğin ömrü gibi kısadır mutluluğun süresi de. Yakalarsan bir kelebeği dikkatli olmak zorundasın çünkü en küçük ...
Issız sokaklarda yankılanırdı müzik sesleri
Sessizliğin çığlığını bastırmak istercesine.
İnsanlık yasaktı bu sokaklarda
Herkes kendine kadardı.
Sen bir ...
Sonunda eve gelebilmişti. Ağır adımlarla girdi kapıdan. Neşeli duruşuyla dünkü şiddetli kavga hiç olmamış gibi duran ailesine selam verdi ve odasına yürüdü. ...
Çocukluğumdan bir an:
Kırmızı bir elbise var üstümde. Düz askılı. Sokakta, apartmanın önündeki merdivenin sahanlığında oturuyorum. Merdiven sahanlığının kor...
Sabahın hafifliğinde, sessizce düşen sen arzusu çoktan karıştı yaprakların arasına. Kimbilir rüzgarlar nereye taşıdı onu. Hangi ayakların altında ezildi ya d...
Bizi yukarı çağırdılar
Gitmek istemedim
Kaçmak istedim ve duymamak
Bir daha
Merdivenleri saydım
Gördüğüm her bankta oturdum biraz
Yerde kaç tane sera...
Bir zamanlar çok değil belki altı yedi yıl önce iki berjer atardık sokağa,
yeterdi iyi olmaya. Habersizdim.
Kaç tane yas sığacaktı
Kaç tane katliam
Kaç b...
ikindi suları
zift gibi bi kahve
biçare yudumlar
fısıldadığın belli belirsiz türkü sözleri
kalkıp gidebildiğin yerlerle olan savaşın, senelerce kapıya ya...
bu sabah birini daha uğurluyorum
arkasından su da dökmüyorum üstelik
geri gelecek olan gider mi hiç
düpedüz vicdansızlık bu
gelmeyeceğini biliyor ve gidi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok