melis

Mutluluk bazen,

Su birikintisinde birbirine su sıçratıp cıvıldaşan kuşlardır

Doyamazsın onlara bakmaya

Ancak onları sadece uzaktan izlemek gerekir

Ürkü...

tanrım al şu ruhu artık bu candan

sanırım ki onsuz geçen her gün kadere isyan

donuyorum, uykum geliyor,

lütfen bitsin artık bu hazan.

beklentim yoktur, d...

...

Bahriye Bacı'nın Eşeği

Boz renkli, şöyle iriceydi bedeni

Ruhu ise coşkun ırmaklar gibi deliydi.

Huysuzlandığında kendi kuyruğuna bile tahammül edem...

Kimse görmesin diye geceler boyu

Zifiri karanlıkta ağladığım oldu benim.

Hıçkırıklarım duyulmasın diye

Nefessiz kalıncaya kadar

Yastık bastırırken bulurd...

Gece oldu yine

Dışarda ölüm

İçerisi geveze

Bu kez başka bir karanlık

Ay bile utanır ışıltısına

Bir ağıt yaktı kadın

Başını yaslayamadığı o omuza

Duyur...

nasılsın?

mucizeyim.

Sinemdeki yaralar

Sinemi yaralar

Ayrılığın tadı saçlarımda

Koparıp attım

Süpürüyorum kapıdan

Atamıyorum dışarı

Sokakların sessizliği

Tıpkı bir çı...

Göğün parlaması ve gözlerin...

Ellerin ve kalbim

Tuzsuz Deli bir deniz...

Nereye gider kalbim bilemem

Pusulasız hislerim

Nasıl karanlık bir gece...

Nas...

Işığın pastoral uyumunu seviyorum desem de,

Hira'sını bulamayan arayışlarım var.

Dili çözülmemiş lahitlerin ah'ını aldım belki de,

O'ndan gök gürültülü harflerimde susuz ceylanlar.

Yasal uyarılar ile coğrafi terimlerin kıytırığında,

Dünya düz çizgili ve yeterince kaotik.

İsimsiz 1- Sabah 6.30 da çalan alarmı 10 dakika aralıklarla 7.15’e kadar erteledim. Ertelemeye devam edebilirdim fakat bugün sendrom yok dediler. Hayatımı er...

Güneş batısı karşısında hafif bir meltem... meltemin taşıdığı o tuzlu deniz kokusu eşliğinde, her tarafımızı saran mavi çöl, güneş ışığı altında parıltılı da...

Adını Farsça'da ''yuva'' anlamına gelen kelimeden alan Aşiyan'a adımımı attığımda, ilk olarak avlusu gözüme çarpıyor. Heybetli avlunun taşları eski, bazı kıs...

Herkesin “Sonra yaparım” dediği bir işi vardır. Erteleme, kısa vadeli rahatlama uğruna, uzun vadeli hedeflerimizden vazgeçmemize neden olur. Peki, neden süre...

Kimliğimle sarmaş dolaş, özgürlüğe uzanıyorum, sessiz fısıltılar arasında.

Labirentlerde kayboldum, özlemler ve kabullenme arasında bir denge,

Kendi sesimi...

Yine ben...

Aslında ne çok konusanım ne de şımarık,

Kendine alıştırdıktan sonra neden çok konuşan benim, neden beni şımartmayı seven senken, ukala şımarık...

geçmişin okuyla geldim sana,

yaydan çıkmış ok nasıl olurdu ?

ben söylemiştim.

acımasız.

acımasız ve sonsuz suskunlukla kilitli.

göğsümde ebedi bir yılgı...

Sokak lambalarından yağmuru izliyorum.

Onun gibi ıslatmıyorum ama ondan fazla ağlıyorum.

Sancımdan kamburum.

seni sen yapan, sendeki senin "sen" olmasıdır yalnızca..

başka sen var mıdır mesela?

aynı gözlerde,

aynı özende,

farklı bir sen?

bu gece gözlerinin göğünden
şiirime yıldız yağıyor
kâğıtların beyaz sessizliğinde
kıvılcım ekiyor pençelerim

sıtmalı, divane şiirim
arzuların...

Bileğimi büken zamâna dargındım.

Barıştım akrep ve yelkovanla, kucaklaştım.

Yolları çiziyorum bazen, unutmamak için.

Çünkü hafızam, yorgun argın yürümekte...

kristal huzurla bekleyen 

sulu mağaranın derininde, 

kendini saklayan sır; 

zamansız ipliklerden örgü 

‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎‎ ‎ ‎‎ ‎bir düşsel gözg...

Merhaba yabancı. Artık sen insanlar için bir yabancısın. Yanımda kağıt, kalem getirdim. Ben derdimi sadece kağıda anlatırım. Bu yüzden çoğu zaman insanlar ar...

Bazı şeyleri kaybettiğinde biter her şey.

Misal heves.

Zamanında son sürat koştuğuna bir kulacı ya da bir adımı fazla görürsün.