Kendimi kaybetmiştim
Hatırlıyorum
Hükümsüz müdür?
Bilmiyorum
Her ihtimal mümkündür
Bundan eminim
Üzülme konusunda doktora yaptım
Halbuki yüksek lisans...
Ah Fleur!
Zamanın kaybolduğu yok, kaybolan biziz,
Yaşam nereye isterse oraya savuruyor bizi.
Ait olmadığımız yerlerde kalıyor köklerimiz
Gövdelerimiz kar...
Büyük kırgınlıkların müsveddesidir kalbim
Buruşturulup atılan o çöp tenekesinde çok önemli bir mektubu yitirdim
Toprak kokuyor ruhumun denizi
Can suyunu v...
ah bulutlar
maviye bulanmış karanlık
çalkalanıyorum gökyüzünde
güvercin misali
özgürlüğüm sadakatimle sınanıyor
gezegenden terk ruhum
bir ben varım day...
annemi ağlarken ilk görüşümdü
sonra elime şiirden başka hiçbir şey yakıştıramadım.
deliriyor muyum diye düşündüm önce
daha önce hiç iki kişi olmamıştım ay...
Dünyanın dönmediği yerindeyim
Kuluncuma sığınıyor kuşlar
Bulandı mideleri insanların
Mümkün olmayanı ummaktan
Ne düştüyse gökten ekmek gibi
Alıp uçuruml...
Gökyüzüne mum ışığı tut görünsün kuşlar.
Parlasın ay, yolunu bulsun kayan yıldızlar.
Umut doğsun şafak vakti, eksik kalsın ışıklar.
Yel essin, bahar essin...
Bir kuş olsan gökyüzüne yurdum derdim
Bir anıt gibi kentimin en kalabalık caddesine
Diktim yokluğunu bakıp duruyorum
Gittin diye darıldım sanma sakın
Bit...
Gitmek için güzel bir gün,
Rüzgar hafif, yağmur yok,
Arayanım soranım da yok,
Bekleyenim olmadı zaten.
Birkaç şiir,
Bir fotoğraf albümü,
Dilime düşen,
...
Zamandan mekandan soyutlanmış, serin bir yaz akşamında, başını omzuna yaslamış ve sana merakından değil, seni anlamak için sorular soran birine armağan edilm...
sana hiç kullanılmamış ideolojik kaygılar getireceğim
ben kapıların kapanıp açılmasıyla uğraşırken
ihtimal olarak ayrı ayrı yerlerde bulunduğumuz bu dünyad...
(bu şiir tarafıma malum olaydan sonra tamamlamam için gönderildi. benim için operasyon başarılı geçti. bu şiiri uzun zaman sonra ufak notlarla(parantez kulla...
Rüzgar taşıdı kokunu bana
Boş otogarlarda sabahlayan hayatlar
Hiç bir şeyden habersiz hayat kadınları
Etrafta koşturan çocuklar
Kaldırım bekçileri, kastı...
Kapkaranlık çiçeklere daldım yılların kışında
Güneş doğmayan sabahların ışığında
İçtim dert suyunu, umut yağmurunun altında
Göremedim bir ışık, âh tünelin...
Geceydi.
Tenhaydı vakitler.
Ay kıvrılır,
süzülürdü saçların arasına.
İlkine bir parçasını bırakıp yarım varırdı girerken son dördüne.
Şehri bir pus kapl...
sesinde bin ateşlerin kıvılcımı
bakışların tenimde dağılan güneş ışıkları
yüreğim ellerinde kor
soluğum soluğuna karışınca buharlaşır
dönüşür hav...
Aklımda bulunmaktan küflenmiş,
Ve aynı zamanda iltihaplı düşüncelerin girdabında,
Sessizliği yoğuruyorum eteklerinde Mezopotamya'nın.
Ölüm kalbi nasır tut...
Sen benim Sabrinamsın güzelim
Fotoğrafına bakıyorum ve takvimler değişiyor
Ne hikmetse geriye akıyor zaman
Sanki yıl 99, aylardan da Ramazan
Nihat Hatipo...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok