Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Geniş avlular hayal ettim
Kalabalık aileler
Şadırvanın çevresinde koşuşan çocuklar
Kuytu köşede ulu bir çınar
Upuzun bir sofra
Dünyadaki açlığı bitirece...
Bu gece alalım sokakları
Karanlık, ışıklardan arınsın sessizce
En tenhadan duyulsun acılarımız
Bu gece anlaşsın dudaklarımız
Ayaklarımız
Islak soğuk yer...
I.
Sen neleri beğenirsin, bilirim. Fotoğraflar hoşuna gider mesela. Herhangi bir şeyin fotoğrafı... Bir bina, bir manzara, bir gün batımı, gün doğumu, ağaçl...
Bir kaldırım taşıyla
Parçalanmış gibi hayatım
Derin çatlaklarında
Birkaç parça yosun bir de papatya olmalı
Bir yanımda papazkarası
Her estiğinde rüzgar
...
fark etmeden
dumanlara parçalatırlar onu
daraldıkça zaman
çünkü o engin
ferah ovalar ister
taze nefesler derdi oradan
bana yeni düşler kes
hayır yasa...
Beni bir yere götür
Mesela
Yağmurdan kapıları olsun mağaraların
Ev olmasın etrafta
Çatısı çalılardan örülmüş kamelyalar olsun
Ağaçtan kulübeler, taş...
Biz hep biraz yalnızız aslında.
Aşığız, müptelayız yalnızlığa.
Bir ayağımız yalnızlıkta.
Açılan her kapının yüzümüze vurulacağı günü bekleriz.
Sırtımızı ...
Ağzımı açmadan attığım çığlıklar niye bu kadar duyulmadı? Gözlerimde koparttığım çığlıklar neden görmezden gelindi? Ben neden konuşmadan anlatamadım kimseye ...
Göğe bakmak istedim ömrümce,
Otobüs gelmeden önce
Durup göğe bakmak istedim.
Karanlıklar dağılsın istedim.
Gözlerimi ışıktan kısayım istedim.
Kör olayım...
sımsıkıya örtülü bir kapı
üzerinde asma kilitler ve dökülmüş harçlar
hangi zabıta mühür vurmuş buraya
yine kimin umrunda
mümkün değil sanırdım
zor anlar...
seni sevdiğim için
özür dilemem gerek
kendimden ve her şahitten
insan evlatlarının tüm kötülükleri
senin içinde toplanmış
sen günahlarla kırgınlıkların
...
Evvel zaman içinde,
Kalbur saman dışında
Yâr yanımdan uzaktayken
Vakiterden hiçlerin ve
Yokların tam ortasında
Gök güneşe kavuşmuşken
Yaylar telle bulu...
kaç direk, kaç çarmıha?
yeri geldiğinde kaç çarmıha
oluk oluk misketler akıyor bileklerimden
bir sabah, sayacını bilmem, hava karanlık
ve türk balkonu
...
bekliyorum
ellerim kucağımda duruyor
göçmen kuşları önümden geçiyorlar
mucize
benim bu denli bekleyişim
bu denli sürükleniş
tek bir dalımın olmayışı
v...
herkesin bir acelesi vardı. hiç anlayamadım. ben kulağımda güzel bir şarkı öylece yürüyordum yolda, karşımda galata kulesi vardı. bir deniz ve birkaç kulaç u...
Günlerin evveline saklanıyorum.
Sanıyorum ki çocukluğum vefalı dosttur.
Sadakatini ölçüyorum ötedeki oyunların
Düşüp kalktığım sokakları sarınıyorum.
İha...
Huzuru simgelerdi yağmur,
Ta ki kelebeği uçmaktan alıkoyana kadar.
Sessizlerin sesi olurdu rüzgâr,
Yuvasından olan kuşun çığlığına kadar.
Temize çekerdi ...
Bütün genellemelerin yanlış olduğunu düşünürüm. Buna rağmen bir genelleme yapmaktan kendimi asla alıkoyamam.
Bu genellemeyi de yapabilmek için kendimle çok ...
Haydi barışalım,
al üzünçlerimi
ver kırgınlıklarını.
Kim ne aldı
kim ne verdi
diye sormadan.
Kimsenin ahı
kimsede kalmadan.
Kavgayı kim başlatmıştı
...
Ellerin ellerime değdiği zaman durulurdu ruhumdaki tüm sular.
Yanakların, deniz rezenesi gibi kokar,
İçime çeke çeke öperdim.
Sudan çıkmış balık gibi çırp...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok