Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Yıldızların ışıkları silindi kentlerden
Tanrı dağlarında kaç kış oldu
Kaç seyir değişti sisli göğün altında.
Büyüdü kabuslar,
Duvarlarında kaldı kırmızı ...
Başarılı ilk türk romanı olarak kabul edilmiş eski bir roman.Talat ve Fitnat'ın acılı aşk öyküsü sadeleştirilmiş türkçe ile daha anlaşılır duruma getirilmiş,...
Kitaplıkla mülakatta,
Rastgele açıldı bir sayfa.
Konuşanlar, hayvanattan bir tayfa.
Ceylan öldürdü aslanı.
Karınca ezdi fili.
Balığın oltasına takıldı i...
Bugün benim doğum günüm. Misafirlerim birazdan gelecek. Dile kolay, seksen sene yaşamışım. Şaşırılacak iş doğrusu! Üstelik iki kere doğmuşum. Evet, mübalağas...
Gökyüzünü izledim biraz. Hemen bir çay koydum ocağa. Fincanımı ısıttım. Yüreğim yine soğutulmuş çikolata gibi tatlı ama sertti. Uzun uzun pencereme dökülen d...
Bir duman al şu sigaradan,
Bir şey anlayayım içtiğim zıkkımdan,
Şaraplık üzümleri sen döv,
Bir ismi olsun içtiğimiz zehrin.
Katlanıyor insan,
En büyük...
Öyle genel bir yalnızlık benimkisi
Kaldırım taşlarının çizgilerine basmadan
Zıplayarak yürümek gece vakti .
Sevdiğim sokak köpeğinin
Yol boyunca takip e...
Öncelikle bu kitap hakkında daha önce bir inceleme yazmıştım ama bana biraz sığ göründü.
Ben karakteri asla narsist, manüplatif bulmuyorum. Dilerseniz ayrı ...
feth ederdim cümle alem-i
ne okyanus kalırdı
ne de uğruna ölünecek kara
sen olsaydın yanımda
bir tek sen...
elim titremez, gözüm seyirmezdi hiç
bitkin ...
Bu söyledi
Şu dinledi.
O vurdu, bunu.
Bunlar defnettiler.
Şunlar ağladılar.
Onlar, bunlara güldüler.
Öteki, niye vurdular bunu dedi.
Beriki kalkıp öte...
Umut etmek...
Umutsuzluk çok koymaz insana aslında
Umut edip olmayacağının farkına varmak.
Umutsuzluğun en acımasız yüzü.
Hüsnü de öyleydi son zamanlar
...
Bugünün insanlarına baktığınız zaman kitap dışında ellerinde her şeyi görebilirsiniz. Peki neden kitap? Şimdi diyeceksiniz, kitap ne alaka? Ama şunu söylemek...
Yaz mevsiminin haziran ayıydı. Saat sabahın yedisiydi. Aslı, yaşadığı kasabanın güneyinde bulunan benzinlikten bir miktar yakıt aldı. Bu yakıtla gideceği yer...
İstiridyenin umrumda mıydı içindeki inci?
Yoksa incinin aşkı mı bu hale getirdi yaşlı istiridyeyi?
İçimde kalan inci tanemsin sen benim
Sarıp sarmalarım...
Uzak bir diyarda maviliklerin arasında bir ada bulunur. Bereketli toprağı, çeşitli balık türleri, güzel bir şelalesi ve dillere destan altın renginde sahille...
Eksen de gönlüme bahar çiçekleri
Bahçeni sulamak gelmiyor içimden
Pencerende yeşerttiğim fesleğenleri
Koklamak artık gelmiyor içimden
Kalmadı ne bir h...
üşürsen eğer senin için cayır cayır yanarım
gülcemalim
ağlarsan seni severim, minicik hayatında çiçek bahçeleri açtırırım
gülcemalim
karanlığa kapılırs...
Sıradan günün
Pek de sıradan olmayan bir saatinde
Kimsenin aklıyla fikriyle düşünmediği
O yere gitmekle başlar üçüncü sınıf intihar.
Önce isyanlar baş gö...
‘’Sonbahar geldi, takvimin değil, içinde yaşadığımız, ruhumuzla bir cüz’ü olduğumuz şehrin ve manzaranın sonbaharı…” Ahmet Hamdi Tanpınar
Yaza veda etmiş be...
“Sanıyorum bu yaz hüzünlü bir yaz olacak. Öyle ki bütün akşamlar hüzünlü...” demiş bir şiirinde Turgut Uyar. Hüznü sonbaharda bilirdim çoktan beri. Sonbaharı...
Bir şiir ne kadar yakışıyorsa saman sarısı kağıda
İşte sende öyle yakışıyorsun tüm paragraflarıma
Aydınlanıyor öylece güne bakan çiçeklerim
Ve onlar yer...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok