Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Aklımda bir yüz sönüp duran.
Kapısı dar, bir düş evindeymiş gibi
Açan bir ben varım
Kapatansa yalnız o
Gökyüzünde görüyorum
Çayırda, yollarda görüyorum...
Başıboş narâlar atar
Yoluna bakar kalırsın
Ağzındaki bir sözcüktür her zaman
Her zaman sevgi der sevgi sanarsın
Bir yalana aşıksın
Bir yalanı yaşıyorsu...
Genç bir adam daha yolun başında
Tabi bir çok şeyin de farkında
Bazen solgun bazen toz pembe
Bazen düşünür
Çoğu zaman üzülür
Genç adam yorulmaz
Genç ad...
Gözlerim yorgun, derin düşüncelerin karanlık koridorlarında kaybolmuş gibi. Zaman, her adımda bir öncekinden daha belirsiz ve her dokunuş daha derin bir sess...
Yine yeniden şiir yazarken buluyorum kendimi,
Ama sen, şiir neden yazılır onu bile bilmiyorsun,
Kelimeler yüreğimde kanayan bir yara,
Her biri, zehir gibi...
Duruldu birden esen rüzgarlar
Yağmur yağmaya başladı içimde
Sessizliğin yattığı ruhumun derinliklerinde
Kopmaya başladı yeniden fırtınalar
Reddetme ve ne...
Yapayalnız uçuşuyor etrafta
Soramıyor kimselere derdini
Yaranmıyor dertlerine herifin
Yürüyor, uçuyor kabuk
Arıyor sürekli içini
Soruyor boşluğa kabuk
...
Nasıl yapıyordun bunu?
Güneşten bir o kadar daha sıcak
Ve de aydan daha beyazdın
Bir sel gibi yıkamıştın belki de beni
Halbuki ben çölün tam ortasındayd...
Unutulan sözler
Görmemeyi seçen gözler
Hala arzulayan tenler
Kendini kandıran şahsiyetler
Yollarda ziyan, ziyan olup duran bir zaman
Ölümün nefesini kok...
karanfil sokaktayım
bir papatyayı seviyorum
boynundan aşağı
bu kent her mevsim gri
sabahı gri akşamı ayrı gri!
polis telsizleri inletiyor curcunayı
üs...
Tahtadan yerler, kerpiçten duvarlar.
İçi sıcak, dışı buz gibi soğuk olan odalar.
Balkonunda kurulan,lezzetli sofralar.
İçinde konuşulan unutulmaz dedik...
Yaşamak nedir? Diri olmak nedir? Ölmek nedir? Arzularını gerçekleştirmek için çabalamak mıdır yaşamak? Varlığının anlamlandıran mıdır yaşayan? Her gün ölece...
ATTILAR değer kavramını attılar değer verdiğimiz olayları, insanları bakınca huzur bulduğumuz ne varsa attılar.
Değer verdiğimiz ne varsa yıktılar.
Yaktıla...
içimden kalkan naaşlar sözümü buduyor
gölgelerim eğri bu aralar
menekşeleri kirpiklerinden de öpmüyorum ne zamandır
kaşıdıkça yaşamın küstah gövdesini
i...
Ben ki çocukların eline düşen bir mum misali
Ve de hepsi alevimi söndürme peşinde
Söndürüyorlar umarsızca
Tekrar alevlendirmeye çalışıyorlar söndüğüm gibi...
Size Pandispanya Yaptım, geçmiş zamanın izini süren bir roman. Marcel Proust gibi, Mario Levi de çocukluğunun derinliklerine doğru esaslı bir yolculuğa çıkıy...
Bakıyorum gökyüzüne, karanlık bugünlerde
Bakıyorum gündüzleri yukarıya
Sabah olan tek şey saatler yalnızca
Bakıyorum ayın olduğu tarafa
Göremiyorum yansı...
Böyle başladı kehanet, kendi kendini gerçekleştiren kehanet. Olmaktan korktuğum yerdeyim bak şimdi, ellerim kanlar içinde.
Evet, evet ben öldürdüm onu.
Saa...
Firuze,
Seninle geçirdiğim o gecelerin birindeyim.
Oturduğun sandalyede oturmuş
Gözlemlenebilir evreni seyretmekteyim.
Gerçekçi olmak istemiyorum
Seni ...
yaşamak bir karınca gibi çoğu zaman
yaşamak üstüne hangi ayağın basacağını bilmeden...
içime saplanmış bir acıyı ağırlamakla meşgulüm bu gece
acı benden, ...
ben yazmasam. sen yazmasan. başka nasıl boğulurduk. bu dünya denen çukurda!
bir asırdır tanırım ellerimi.yokluktan doğdular.
şimdi bir şiir tuttursam darıl...
Benim başarım kaçınılmaz çünkü sadece kendime odaklanıyorum. Çevremdeki insanların başarıları veya başarısızlıkları beni ilgilendirmiyor. Gözlerim, kulakları...
Üniversiteye Tarkovski, hadi olmadı en azından Zeki Demirkubuz olma hayalleri ile gidip, sinema okuduktan sonra ola ola ancak düğün kameramanı olabilen Turgu...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok