Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Her şeye baştan başlamak lazım.
Konuşmaya, emeklemeye en başından.
Yirmilik dişini çektirmeye en başından.
Öpüşmeye en baştan,
kavgaya en baştan başlamak...
Sabah güneşi kayboldu...
Her yer temiz, ışıl ışıl
Çam ağaçları gelinlik giymiş.
Yerler büyük küçük basamaklarla kaplı.
Kar topu savaşı çığlıklarıyla dolu...
Önce yıllar; sırasıyla mevsimler, aylar, haftalar, günler derken
Kendimi duvardaki saatin karşısında buldum
Saatler dakikalar hatta saniyeleri sayar olmuşu...
Her şey kabullenmekle başlar, aynı zamanda kabullenmekle son bulur. Aşamayacağımızı düşündüğümüz travmalarla baş başa kalıyoruz. Karmaşık düşüncelerin içinde...
Hayatımda ilk defa büyümek denen şeyin sancısını bu kadar derin çekiyorum.19'lu yaşlarımın son günlerinde 20 yaşıma gireceğimi asla sindiremiyorum,
kabullen...
Sus biraz, dinlen. Dinle!
Ölüme bayılmıyor yüreğim
Ölmeyi hiç istemez benliğim
Gerçekleri arayan ruhum,
Bilir, tek gerçek ve hakikati.
Ölüm. Var mı daha...
ne güzel şey çocuk olmak
ne umutlu şey
ne vurdumduymaz
ne kendini bilmez...
çocuk olmak isterim tekrardan
umut dolu olmak
kirazı yemek değil de
kulağı...
‘’Oğlum sen neye daldın öyle?’’
"Ha? Yok ya,’’ oturuşumu düzelttim. Herkes bana bakıyordu. ‘’Öyle bir an aklıma bir şey geldi de.’’
‘’Resmen başka diyarlar...
Ona şaka dediler
Eğlence dediler
Mizah dediler
Dedikçe dediler
Üzüyorlar, biraz da kırıyorlar
Dalga geçiyorlar
Eğleniyoruz diyorlar ve yapmaya devam ed...
Bak! Tam burada kalbim
Tanrının terk ettiği bende
Senin için anlamını yitiren
Mazinin raflarında
Ne umutludur ki döngü
Acımasızlağıma rağmen sürünür
Ba...
Yabancı bu şehre.
Bu gözler bu ayaklar.
Yitip gittim çocukluğumun çayırlarında.
Hâlâ kavak ağaçlarının altında bir yanım.
Ayaklarımı sakındığım ısırgan o...
bakışlarım kurşuna mevki sağlar
ellerini tanımam artık nerede görsem
bir duvarın dibi ve kolsuzum şimdi
haraplara sataşır kudretiyle gövdem
unutuşun gölg...
Her birimiz kendi odalarımızda
Yoksul kendi karanlığında
Her şeye sahibiz
Herkes bizim uzağımızda
Tanrısal kurnazlıklar sarmış benliğimizi
Haysiyet, iyi...
Havalar soğumaya başladığında içinde bir yerlerde yeşermeyi bekleyen bir filiz, yeşerirdi sanki. Bu sıcağı sevmemenden mi yoksa soğuk havalara bayıldığından ...
Yaşanmadan son buldu her şey
Dağılmadan toplandı,
Yeşermeden sarardı,
Ve güneş açmadan karardı.
Bir fısıltıyla son buldu her şey,
Ölüm fısıldadı sevgini...
Bir şey demeyeceksen gidiyorum dedi.
Gelmemiş birine git demek
Dilsize konuş demek gibiydi.
Sustum.
Ve tarih, gelmemiş birinin gidişine şahit oldu.
Rüya gibi bir anda, hiç tanımadığı insanların arasında, bilmediği bir yerde buldu kendisini. Yorgun gözleriyle etrafa bakarken gözüne yaşlanmış bir sandalyey...
Terk ettim. Yabancılaştığım insanları, çocukluğumu geçirdiğim evi… Aslında, onlar buna ‘terk etmek’ dediler. Ama ben ‘özgürlük’ dedim, ‘sessizlik’ dedim, ‘hu...
Duygu dolu besteleri, güçlü sesi ve kendine has yorum tarzıyla müzikte çoktan kendini kanıtlamış ve gönüllerde taht kurmuş olan ünlü sanatçı Kalben, edebiyat...
Bir düşünceye itaat etmek gibi
Küllerinden doğmuş gibi
Kemiklerimin sızısı
Beynimde dans ediyor
Sanki
Beni bir uçurumdan atmışlar
Boğuluyorum gibi
Pat...
Gecenin içinden ayrık ayrık çıkarken
duyumsuyorum parça parça öldüğümü
hayal meyal evimde
Gün doğuran bayat serden geçti
Bilirim ki serde umut var
Ancak...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok