Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Denizlerde boğulmaya ne gerek var?
Senin aşkın var ya nefesimde!
Ölüpte gidersem eğer,
Boğuldum da geldim tanrım huzuruna,
Diye el açıp tanrıya haykıraca...
Söz bulandı bir avuç suda
Geç yağan bu yağmurda
Küllerin arasından toplanmış
Yarım sigaraları yakarken
Bir deli kahkahası döküldü
Konuşmaktan yorgun çeh...
Eksik yanım, yenilgim, kırgınlığım...
Bu nasıl özlemektir?
Bin parçaya bölündüm, yine seni buldum.
Kendimi sende buldum.
Varlığına mağlubum.
Yaşanmışa, ...
Yolculuk sırasında akla gelenler; uzak kalacağımız ve yakınlaştığımız arasındaki kıyaslarımız; geçen her km’de değişen duygu-durumlarımız ve düzene girmek bi...
Gitmeden önce karşıladı beni
Kopyalanmış duygular.
Kalabalık yaratsın televizyon sesi.
Manasız akşam yemekleri
Üç artı bir ev, üçü de dolu
Geldikten son...
Kapı aralığından sızan
Ay ışığı
Çıplak tenine değdiğinde
Gölgen
Gecenin karanlığına düştüğünde
Ben seni
Geceden de kıskanırım
FARELER VE İNSANLAR ROMAN ÖZETİ:
KARAKTERLER:
George Milton: Romanın ana kişilerindendir. Lennie ile arkadaşlık eder. Çiftliklerde hep beraber çalışmışlard...
Manasız bu hallerim.
Serzenişlerde kaldı
Hayallerim.
İtibarlı kişiliğim
Alaylıydı o gün.
Sıkıydı yumruğum
Baktım durdum,
Ağlayamazdım.
Bi...
Yürüyorum sokağın ortasında
Etrafımda birkaç kediden başka bir şey olmasa da
Aklımda o kedilerin yerine sen
Yorgun ve sensizim
Gitsem diyorum senden
Sen...
belki de bu yoldan son kez geçiyorumdur. izini kaybettiğim tüm patika yolları artık bana anlatacak bir şey bulamıyorlardır belki. ellerimi cebime sokup usul ...
Kimse istemez yalnız kalmayı, istememeli de. Evet, arada kafa dinlemek için çok uzaklara hiç kimsenin olmadığı yere ışınlanmak isterim, isteriz. Ama bu s...
Bi kalabalığa yalnız dahil olmak çok şeyi gösteriyor insana. Uzaktan her şey öyle iğrenç ki. İnsanlar, ilişkiler, etkileşim her şey benden ırak olsun diyorum...
Makyajsız yüzün
Şişmiş göz altların
Haziran ayında giydiğin ince kazak
Düz saçların
Kalbim nasıl bir yapboz yarattı, içine seni saklayıp?
Özgürlük adıml...
Ah! Nasılda işliyor kanıma.
Ah! Mine'l aşk, vaveyla sürüsü boğazımda!
Ah! Öldüren bir antagonizma!
Saray odalarının ihtişamı,
Bir doğum sancısı sevinciyl...
Buluşurken anılarla
sessizliğin durgunluğunda,
ne demdir bu içimdeki yangın bilmem ki!
ruhumun içine sızan keder
nasıl kelimeyle açıklanır?
Hangi gözyaş...
Gidiyor, şaşırdım demeliyim belki de ama şaşırmadım. Onunla aşağıya iniyorum, sanırım yolcu etmek için. Demir kapıyı açmak için sol elimi uzatsam da karşıdan...
Hak ediyorum bu pis laneti,
Şu yüzdüğüm bataklığı,
Damarlarımda akan pisliği,
Yüreğimi saran kötülüğü,
Zihnimi ele geçiren korkuyu.
Ama yine de;
Aşkınd...
Öyle sevelim ki birbirimizi,
Bir fotoğrafa sığamayalım,
her görüştüğümüz gün bayram sevinci olsun,
bir şiirin tüm satırlarını birbirimize yazar gibi
Şimdi hangi otobüs kalkıpta gelecek huzuruna?
Hiçbir araç gelmiyorsa eğer sana,
Ne diye öttürür durur kornalarını arabalar?
Ne diye kirletir gökyüzünü dum...
Kadın kaldırım kenarına çöküp ağlamaya başladı. Neden ağlıyordu, nereye gidecekti bilmeden kaldırım köşesinde ağlıyordu. İleriye gittikçe perspektiften midir...
Zaman ne çok şey bırakıyor insana,
Vedalar ve kavuşmalar.
Hep, bir ilk bahar zamanı olsun istedim,
Ulvi aşkımı, ulviyetsiz kollarımda,
İnsan ne çok şey i...
“Merhaba. Sen benim yeni güncemsin. Ben her güncesine bir isim koyup o isimle hitap ederek içini dökenlerdenim. Senin adın ne olsun diye D&R’dan senin paranı...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok