Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Yoruldum. Yaşamaktan değil. Kendimi anlatmaktan. Kendi sesimin duvarlara çarpıp bana geri dönmesinden. Kimsenin kimseyi anlayacak kadar masumiyeti kalmamıştı...
Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun oldukça bilinen,
"Karadutum, çatal karam, çingenem...
Nar tanem, nur tanem, bir tanem...
Ağaç isem dalımsın salkım saçak...
Pete...
Kumsal yumuşacık ayaklarımızın altında.
Dudaklarım tuzlu tuzlu. Pespembe zakkum kokuyorum. Saç diplerim dahil teslim olmuş geceye. Sonumuz hayra alamet deği...
Seni sevmek için gidiyorum gece gündüz.
Sürgün edildiğim şehrine.
Dayanmaya en uzak olduğum,
Sevmediğin bir sokağındayım.
Sana bakan bir avlum var,
Balk...
Kalbimle küçük bir anlaşmazlık içerisindeyiz.
Aşka hazır olmadığıma ikna olamıyor.
"Bu işin uzmanı benim! Senden fikir alacak değilim." diyor.
"İş birliği...
Yıllar önce Batuhan Dedde sayesinde keşfettiğim, harika bir ses. Hâlâ hiç sıkılmadan dinlerim. Bende yeri ayrıdır. BuBi Sanat sakinlerine armağan olsun. :)
Sevmek Sanatı isimli eserimin vibrafon versiyonu. Umarım hislerinize eşlik eder. Güzel dinlemeler dilerim.
Özlemin bir kıta uzak bana
Tuzak gözlerin
Çatlağından dudaklarının öpsem
En çatlak halini
Ki sen öpsen o an dünya donar
Tam kırk beş santim sola oyna...
Yüzseydin çocuk
Masmavi hayallerde
Atlasaydın damdan dama, ipten ipe
Sevinseydin çocuk
O kadar sevinseydin ki, ölüm korksaydı senden
Koşsaydın çocuk
Ka...
başlangıçta söz vardı ve
başlangıçta söz verdim
dile gelmeye meyyal hislerimi
bir ceset gibi taşımaya omuzlarımda
suskunluğu küfürle dirilmiş
öfkeli hal...
henüz yavru bir şiir emiyorken dudaklarımdan can sıvısını
bir pişmanlığın keskinliği biçmişti bileklerimi çoktan
ve sonra ansızın
dirilmiştim ilhamıma düş...
Anahtar deliğini bulurken hiç bu kadar zorlanmamıştım. Kapının açılmasıyla iki odalı minik evim(iz)in karmaşıklığı beni ürküttü. Tanıyamadığım adımlarla küçü...
Aşk nedir sorusunu çok duydum, cevabını ise sorudan da çok duydum. Farklı farklı ağızlardan binbir çeşit cevap.
Aşk nedir, aşk var mıdır? Ben bu sorulardan...
Dilsiz kırlangıçlardan daha evla mı yüreğin
Bir tatlı kelama sığdırdığım iç çekişlerin gibi
Bütün sunaklara adını yazmışım gibi
Kavuşulmaz sabahlarda burk...
Akşamın acı su karanlığı içinden,
Soğuk kadife temâsı yalnızlığın,
Şuh bir kahkaha balkonun birinden
Gizli işareti midir bir başlangıcın?
Sevmek için g...
Oysa, ne kahkahalar atmak isterdik.
Göğe bakarak, en koyu maviye göz dikip
Haykırmak isterdik mesela
Koca cihanın alamadığı aşkı
Sıkıştırmak isterdik,...
Bir şarkıyı yaşamak gibiydi. Anlat deseler seni böyle anlatırdım. Başka nasıl tarif edebilirdim ki seni sevgilim? En sevdiğim melodinin bana anlattıklarında ...
"Mektuplara nasıl başlamak gerektiğini hiçbir zaman çözemedim. Sanırım bir eyleme başlamak her zaman eylemin en zor tarafı oluyor.
Yorgun ama ümitli bir ins...
Tüm çabalara rağmen içinden çıkılamayan koma hali.. Her kulaçta daha da dibe gitme hissi… Koşup koşup bir adım bile hareket edememe durumu… Çürük bir sandaly...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok