Burcu Seher Çalıkoğlu

Çölün vahasına yakın serilmiş kilim

Dokunmuş kilimin ipleri içimden sökülen ezginlikler

Yükselttin kum tanelerimi rüzgara karşı

Koptu, serpildi çöllerinde...

Coğrafya ve şartlar aynı olmasa da bana hep kuzenimle olan anılarımı hatırlatır. Mesela deste deste leylak yapıp satardık. Çoğu zaman paramızı alamadığımız a...

Hadi gel seninle buz gibi bir Hakkâri sabahına uyanalım. Gecesinde esen buz gibi bir havaya, annemin attığı odunlarla kafa tutan sobanın sabah ince çatırdama...

Korkuyorum. Bir sabah uyandığımda;

Cesur görünüp, yenemediklerimden salmadığım nice korkak ruhların birikintisiden

Yağmur olup yağacak, sel olup taşacak.

...

Keskin bıçak ağzı yüreğim, soludukça kesen. Soğuk tenden damlalar kan

Yurtsuz, mercekten gün, soğuk ranzada pervayım.

Kulaklarımda tını, omzum olan havada ...

Hüznün duvarları kırık hüznün çeperleri mor

Güneş dağların ardından doğmadan

itelendi umut çizgisinde umutsuzluk, mutsuzluk

Asma dallarına tünemiş bir düş...

Pala bıyığın gizemi yüzünde saklı,

Kahraman bakışların düş kurdurur bana,

Serbest bıraktığın bu yürek neyle yandı?

Gör desem anlatır mısralara döker misin...

Bir aşkın sıcaklığıyla yüreğim coşar,

Yağmurlarla yıkanır, arınırım her an,

Gözlerimde umut, gülüşünde bahar saklı,

Hayatın karmaşasında ruhum huzurla dol...

Göz bebeğinde şafağı görsem

Güneş olsam saçlarında doğsam

Sözüm aşkı tatmayacak

Tüm

Bunlara

Rağmen

Gözlerin bana iyi gelecek

Bunu bile bile gitsen bil...

Ölü gibi yaşamaklıyım Fehmi. Her gün sıcak ekmek, her gün patatesler doğuran toprağa ve insana, kalçalarından tutup becerdikleri her şey için teşekkür ediyor...

Bitmeye mecbur inanç, yanmakla doğan taş önce

Önce bileklerden söz eden diken dolu ağızlar

Beklemiş su, yarılanmış su, unutulmuş su için en çok

Karlandım ...

Niye içimde bu öfke bu kin

Neden haset içeren bu düşünceler

Nefsimi bastırmam gerek

İçimdeki şeytanı susturmalıyım çok geç olmadan

Zihnimi temizlemeliyim...

Üzebilir mi insanı bir fotoğraf

Üzebilir mi bir yatak parçası

Üzebilir mi bir hastane tabelası

İlk gördüğü anda gözlerini doldurabilir mi

Kalbini sıkıştı...

Önüm görünmezdir

Bulanınca okunmayan bakışların peşinden

Ormanlardan, kıyılardan ve yoldan dönüldü

Bazı kıymıklar yerleşti zamansız

Savrulmak bin eliyle ...

Düşler Tarlası!

Eker, Tanrı oğlu insan,

Düşlerini derin topraklarına ruhunun,

Mevsimler gelir geçer,

Hasat vakti yaklaşır.

Düşler Hasadı!

Biçer Tanrını...

Ruhum mekan arar, sığmaz taşar!

Olgunluk baştadır, yaşım aşar!

Kor var sineme yapışık, durmaz yanar!

Küfrederim suya, küfrüm insan yakar!

Bir bela başım ...

Tutarsız, art arda gelen harflerim

Selvi D harfim, O'ya benzeyen A harfim, sevdiğim F harfim; sahi neden seviyorum

Herkese yazıyorsunuz, herkeste yan yana ...

Gerçekten bu muydu, yürüdüğüm yol renkleri, hayatımın tüm sesleri.

Bu kadar mıydı.

Bu mu son, sanmıştım ki Grinko'nun piyano sesleri gibi notalar çıkacak...

kimsesizliğe ziyarete gittik.

gerçeği, bakır tabaklarda ikram ettiler bize,

açlıktan ölüyorduk lakin tadına bile bakmadık.

bir salkım ağacının altında 3 a...

Arkadaşım, anlıyorsun değil mi?

Geçmedin belki yolumu,

Akmadın nehrimi,

Aşmadın patikamı,

Ah, arkadaşım!

Anlıyormuş gibi yapmıyorsun değil mi?

Bağırıyo...

Düşündü. Yatağına uzandı ve düşündü. Bir daha düşündü. Sanki saatlerdir, günlerdir, hatta belki yıllardır düşünmüyormuş gibi, bir daha, bir daha ve bir daha ...