Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Uzun zamanlar geçti deriyle örülü kanayan uzuvlardan,
İzler kaldı en derinden buram buram ağır kokulu,
Ne oldu birden böyle bizim yaşam gayemize ki,
Toz p...
Bir mahşer kalabalığının sotesindeyim
Bir nefeslik dahi yer kalmamış
Tıklım tıklım bir Bangladeş treni beynim
Çığırtkan zihnim ruhum bangır bangır işporta...
başındayım yine kuyunun,
baş aşağıya atladım üç beş gün önce.
zamanı önemsiz…
beynim, kafatasım, ruhum paramparça.
dedi bana nasıl bırakıp gidersin diye,...
Unutma sen ölümle nişanlısın
Sadıcınız yalnızlığın
En kıymetli çeyizin gözyaşların
Ve sen her sabah güneşin doğuşunu bekliyorsun
Doğmayacak biliyorsun
Ç...
Nasıl anlatayım derdimi,
Nasıl anlatayım hiçsizliği?
Zulem diye yâr edindim kendime.
O da beni bana, zamanı zamana saldı ya kendini.
Nasıl anlatayım derd...
Yedi günde yaratmış büyülü, koca, yaşlı evren.
Levh-i Mahfûz’da yazılmış, bütün sırları insanın.
Topraktan kalkar, insanın alnına yazılmış tozu.
Saklar, A...
Ey güzelim!
Kimin şifasısın bilmiyorum ama hastan çok
Senin yüzüne pudraya da gerek yok
Ezelde senin yüzünü nurla pudralamışlar
Her pudra sürüşünde bunu ...
Eyy nazlı yârimin saçları kara,
Teni aydandır.
Her gecem onsuz, her gecem sonsuzdur.
Ey nazlı yârim, sen uyur iken ben seni düşlerim,
Seni düşünürken za...
Bana çok eskilerden "günaydın" dediği bir vakit
Ahmetlerin Leylaları sevdiğini öğrendiğim zamanlar...
Adının Mavi olduğu bir devi.
Bana William'ın sevdiği...
Bir kara deliktir dilberimin gözleri,
Sonsuzluğa kapıldım, hufre muhtevi eder beni.
Âtifem kimi zaman kör gibi bağlamasını çalar,
Kimi zaman Şirin'i için ...
Yavaş yavaş akıp gidecek her şey.
Tuzla buz, yerle yeksan bir duvarın
Yaraya bastırınca ağırlaşan acının...
Dün ölmek için güzel bir gündü
Ama yaşıyorum,...
sonra mesleğimi sordular
dedim
yazın buğday tarlası
kışın köy kahvesiyim
ve açlığa sıkılan yumruk
acının göz seğirmesiyim
sonra adımı sordular
dedim
...
boynuma bıraktığın kırılgan bir öpücük kadar
emanet duruyor zamansız ruhum
mor sümbüller işliyorum renksiz avuçlarına
bir bilsen ne kadar intihar ettiğimi...
rüyalarınızda aramayın beni,
diyarınıza izinsiz girmiştim.
hiçbir yere ait değildim,
beklenmedik,
uğursuz,
özensizdim.
varlığım bir yanılsamaydı,
nefe...
Anlatamadım değiştiremediklerimi
Direndim, dünya geldi üstüme
Farkına varılmadım sevdiklerimin
Yıkıldım, kendi başıma kendime
Dayanamadım kelimelere
Ko...
Kuru soğuk demirlerde
Kuru soğuk eller
Deri değiştirdi mevsimler
Bazı şeyler için çok geç
Düş kırıklıklarım, baş ağrım
Ne zaman başlasa o zaman biter
B...
Sırılsıklamım bu gece
Gözlerinden yaşlıyım
Bakmasa öyle, nasıl bakar gözlerin
Bakmasın söyle.
Tutmasın rüyalarımda ellerin
Yedi kat göğün sekizincisi d...
uyandır beni
çok acı bir rüyadayım
kabus da denebilir gerçi
çarşafları sıkıyorum
akıyor sıktığım göz kapaklarımdan
geliyor gerilmiş ağzıma tadı tuzlu tu...
Yürüyordu adam,
Bir kayayı sırtlar gibi bükülmüştü beli
Dizlerinde Sisifos titremesi,
Her sokak lambası altında
Yalnızlığına ışık tutarcasına durup
Sonr...
son defa dilendiğini biliyordum bu ıstırabın,
yine de ne gerekiyorsa yapmalıydım.
uzun soluklu bir orman misali boynuma kadar kök saldın.
ve şimdi bitirme...
Sana bir limon yaprağı sakladım.
Zor zamanlarında kokla diye.
Önce avucunda iyice ez.
Bir değirmen gibi,
Öyle bir ez ki,
Yapraklar, avucunda kar taneler...
Her şeyin akılalmaz derecede hiçleştiği vakitlerde, susuldu bana
yanlış mıydım, neydi çehreme yaslanmış bu paslı çağ
bununla bir hiç olmaktan gayrısı düşme...
Kimseler duymasın
En mor halini sesinin,
Kimse görmesin
Kasvetli bakan gözlerini,
Yorul sabahın telaşından
Yorul ki tutabileyim ellerini.
Yok olsun evr...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok