Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Yağmurdan kaçarken bir dağın eteğine çarpmış kör kuş gibiydi. Durmadan yalpalıyordu. Saçlarından artakalan yağmur damlaları süzüyordu yavaşça kulak mem...
Kahvesinden bir yudum daha aldıktan sonra uykuyla daha fazla savaşamayacağını fark etti. Saatlerdir masanın başında verilen ödev yazısını yazmak için uğraşma...
Her zaman olduğu gibi yine ter içinde kalmıştı Rıza Usta. “Ulan,” dedi sinirli sinirli. “Şu Amerikan malları geldi geleli nefes alamaz olduk. Hiç bu kadar yo...
İşte her şeyiyle karşımda. Kareli pijamalarını giymiş, işten gelmiş yorgun yüzünü haftasonunun gelmiş olmasının heyecanı ve keyfi çerçeveliyor, alnına hafifç...
Gecenin sessizliğine teslim olmuş geniş caddeyi, buzun üzerindeki su damlası gibi, akarcasına aşıyordu mavi araba. Kadın, bomboş, ifadesiz gözlerini önünde u...
Sonra korktuğum yüzleşme gerçekleşti. Kaçacak yerim kalmayınca memleketten döndüm. Benliğimi saran bütün o nefret ve pişmanlık duygusundan hiçbir şey eksilme...
Bir müzik sesi duydu arnavut kaldırımı yolda koşar adımlarla yürürken, arkasında gölgeler vardı ve bu onu korkutuyordu. O adımlarını hızlandırdıkça arkasında...
(Giriş)
Aslında Suikast, yalnızca ölüm\öldürme biçimi değil, engelleri kaldırmak için bir seçenek ve mutlu bir sondur.
3.Reich Almanya'sında, fikirlere...
Sevgili Babacığım, 06.05.2036
Dün akşam elime bir fotoğraf geçti. 4 yaşındayım ve sen de genceciksin. Beni salıncakta sallı...
"Böyle gülüyoruz ama senin de içinde bir huzursuzluk yok mu?" diye sordum. Bir an için kahkaham boğazı sıkılıp susturulmuştu. "Kötü bir his, yine de adını bi...
Satranç oynayan büyüklerin yanına sessizce oturdu. Yaptıkları hamleleri dikkatlice izledi. Yaptıklarına anlam veremiyordu. Masanın bir ucunda yenildiği hiç k...
-Birinci Mektup-
Bu mektubu bugün bulduğum için çok üzgünüm. Üzerindeki tarihi görünce bile içim bir tuhaf oldu, yüreğim bayıldı. Dizlerimin bağ...
Saatine baktı, trenin gelmesine daha yarım saat vardı. Tren garına doğru yavaş adımlarla ilerlemeye başladı. Attığı her adım vicdanına yüklenen yeni bir ağır...
Günler süren bu mektuplaşmaların ardından bu mektubu yazıyor olmak öylesine üzüyor ki beni. Bu saatten sonra elinden bir şey gelmeyeceğini biliyor olmanın ve...
Otobüste alelacele sardığım sigaramı, ayağım yere basar basmaz alelacele tutuşturdum. Bir dakikayı daha sigarasız geçirmeye tahammülüm yoktu. Son günlerde ne...
İlk yenilişimle tanışmamın üzerinden üç yıl geçmişti. Ona ‘’ilk yenilişim‘’ diyorum çünkü benim kendimle verdiğim savaşlarda bile hep o kazandı. Ona her sefe...
Şuramda, tam kalbimin üzerinde olağanca ağırlığıyla uzaklığı hissediyordum. Uzaklığın büyük bir ağırlığı vardır, bunu yanı başınızdaki sevdiklerinizin uzaklı...
Demir ağızlı bir canavarın öfkeli tıslamasına benzer, tiz bir ıslık… Değişmeyen, yorulmayan, tekdüze uzayıp giden bu ses, bize aslında ne söyler? Vaktin geld...
Yarın öleceğini unutarak uçamıyorsun kelebek olunca. Şuursuzca, kaygısızca sadece bugüne odaklanamıyorsun. Geçip gidiyorsun dalların arasından, aşağıda gördü...
Aptal telefonun beynime çivi çakan sesi ile açıyorum gözlerimi. Birden doğruluyorum, masanın üzerinde duran sigaradan bir dal yakıp balkona atıyorum kendimi....
İkinci denememde doğru anahtarı bulup kilide yerleştirdim. Kapı gıcırdayarak açıldı. Bir süre öylece baktım beni karşılayan karanlığa. Yalnız yaşayanların aş...
Ben öldüm. Daha ismi tam olarak konulamamış bir hastalıktan öldüm. Bilir misiniz ben de severdim sizin gibi çiçekler koklamayı, aylak gibi dolaşmayı; kuşları...
Bozkırın ortasında, çayır çekirgeleri ve cırcır böcekleri sızlanırcasına ıssızlığa aitlik çığlıkları atıyorlar.
Önümdeki ateşi geçici olduğu belli, öfkeli r...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok