Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Göklere baktığımda kayıp yıldızları
size baktığımda kaybolan ruhumu görüyorum
Yollara dikilmiş gülleri toplarken
size saklanan yüreğimi kokluyorum
Nor...
İyi geceler diyerek
Uyumak istiyorum
sevgilim
Değeri olmadan
Çok yorgunum
Yorgunluğum artık senden kaynaklı
maalesef
sevgilim
Seni o güzel gözlerin...
geçip
gitmiyor aklımız,
belki kabir azabı kadar kimsesiz
alnımızın çatında bir hutbe
yaprak yeşermeleri kadar yalancı
uğursuz böceklerin insanlara çatma...
yol ayrımlarından ibarettir zihnimin düşüşleri
tanrı aralar ben bakmadığım zamanlar perdelerini
sen gülümsersin, neşveler yanaklarında
sen değdiğin yerler...
Günden güne değersizleşirken haya, edep, namus,
Bir anlığına uykuya dalmamın bedeli: Kabus!
Makamlar yalaklara tahsis, liyakat pis ve mâkus,
Bidârların pa...
sen
onu düşünürken
o
başkalarının adını
kalbine ritim olarak
işlemiştir bile
bile ki
sözleri,
güneş kadar parlar
lakin
eylemleri
kara bulutlar kad...
müsaadenizle,
yadigar ceketimi küpeşteye
altı köşeli kasketimi masanıza
cebimde buruşturduğum şiirlerimi
gözlerinize seriyorum
esasında suskunum,
susmu...
Tik
tak
Tik
tak
Zamanla kavga ederdik
Orman ile kardeştik
Su ile yoldaş
Korkmazdım hayalimden
Hayalimin O olduğunu bilmeden.
Düştüm, ...
içim parçalanıyor
göğsüm kararmış
darağacımda bir buket kamelya
—sus!
bir zamanlar göklerle kararmış
senin ızdırabını taşıyan kundaklar!
bir ahır yangı...
adımlarım
karda issiz
kelimeler
dudaklarımda hissiz
sensiz kalbimin odacıklarında tonla kasvet
devam eden bu yolda adımlarım bana hasretli
ardını göreb...
Ne diyeyim allahım
ben sana biraz platoniğimdir biliyorsun.
Ben bu şüpheyi sırtıma yük edindim, öyle yürüdüm,
gocunmam da yükümden beni bilirsin.
Ama bun...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bedr-i kâmil zûlmet-i zülfüñ içinde âfil oldu
Nûr u nârıñ şemsi a'dâ' etdi kim bak doğmaz oldu
Döndü sahrâ hatt-ı hubânuñ mi...
Saat gecenin dördü,
Şaheste, gün çoktan öldü.
Papatya vari çiçekler,
Adını sayıklıyor.
Karahindibaları insanlar,
Papatya sanıyor.
Hani şu üfleyince uçu...
Dünyanın renklerini sırtlanmaya çalışırken,
Simsiyah insanlar olduk.
Hatırlar mısın bilmem,
Bir kaç ağaç ve yeşilliklerin içinde papatyalar,
Gökyüzü şenş...
Azizler uykuda hala.
Sonsuz bir perdenin aralığında,
Ne gelen var ne giden.
Bu gece sindirilmiş uykusuzluğun en acı kıyısında.
Sarhoş oldum, sarhoş oldum...
nihai bulutlar ardı
bir kararma vardı
güneş tepelere varırdı
dünya yalanlar ağlardı
bir sağım, bir solum bu sabah
yoksul küllüğümde ölü isimler doğurdum...
Çok yorgunum,
Ne çepeçevre sarabiliyorum
Ne de bırakabiliyorum.
Elimde kuruyor güller
Ne su olabiliyorum
Ne mümbit toprak.
İyileştirmeyi bırak
Ne sarg...
Yüreğim bir vatan olsa
Bayrak diye habbesinde dalgansa saçın
Evet; tan, siyah bir açılımda aksetti
Ne yaptıysam bir şapka takar gibi bilircesine
Ne tuttu...
kaybolan bir hüznüm
alelade geçtim kahrından
her ömrün
adım bir öksüz
kirpiklerin zulmüm
omuzlarında ölüm taşırdın da
benim başım
ondan hasret
benim ...
diken ardı yaprakların
bağlam dışı
soy dışı
akışında
bir hasret çeçen
lüzümsuz bu kahrın yare
eyyyy!
bir düzen
tek süzen
kimsesiz bir çimen
misali
...
Hüznün o bildik dansı
Bitmeyen bir gösteri gibiydi bu gece
Aşk yalnızca yalansız vadilerde çiçek açar
Bunu bilmeyenler yanılır zaman zaman
Sonra bütün...
sana kızıl haberler getirdim
cehennem siperlerinden
kor bağrımda taşıdım da
sol cephemden ayırmadım bilesin
nefes değil aldığım da
o yandan bu yana k...
Geleceğin karamsarlığı çöküveriyor üzerime.
Yarınların karanlığında boğuluyorum. Ben, çok yorgunken sırtıma binen bu ağırlık belimi büküyor; yaşamın ağırlığ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok