Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Gülleri sevin abiler!
Önce sevmek için niyetlenin
İnceltin, yontun parmaklarınızı.
Bir kadının yanağına dokunur gibi...
Keskinliğiniz acıya kalsın
...
Kalbim titriyor Ferya.
Kalbim ki her yolun başında,
Dik bir yokuştan aşağı
Yuvarlanmanın travması içinde.
İrkiliyor...
İçimde giderek artan bir kalabalı...
Gökyüzü sonsuz değil
Yıldızlar da gitgide azalıyor,
Ay bile eskisi kadar parlamıyor.
Ben de artık hayal etmiyorum mesela
Çünkü sen yoksun.
Sen yoksan;
...
ölümün kıyısından geçerken,
sert darbeler vurdu
ansızın gelen hayat darbeleri
toparlanamadım
yıprandım,
dalgalar aldı götürdü beni
içimde
hayata kustu...
Saçmalayacağım bir köşe de burası olacak galiba, bu gece de, yine.
Sürekli düşünmekten yorulduğum ama çok keyif aldığım zamanlar oluyor, mesela diyorum ki y...
ya kendine rastlarsan,
kaçmaya çalıştığın kendinle rastlaşırsan bir an o odanın içinde.
sözcüklere dökemeyecek şeyler hissedersen.
rüyalarında sıkça karşı...
Kuşattı zihnimi sonsuz karanlıkta kaybolan akışlar,
Sorularım var,
Çözümleri ise sadece korkak kaçışlar.
Vaktim azalıyor,
Soluduğum her nefesim bir kayıp...
Dünyanın yükü ağır kaldı senin küçücük kollarında.
Oyun oynarken düştün diye kanamalıydı dizlerin,
Kitaplar olmalıydı yükün,
Okul yollarını ezbere bilmeli...
Neyleyim senin gibi şehri ya Ankara!
Sokakların kusarken sızmış ayyaşları ruhuma
Bir fahişe kadar temiz ruhum, suskunum
Vertigo benliğimi sarar, susar ann...
Soğan doğrarken hayatı sorguladığım klasik günlerden biri... Hayat ne kadar karmaşık.
Anneme seslendim, "soğan gözümü yakıyor, doğrayamıyorum". Tek gözümü k...
bir yokluğa düşmüş yüreğin
son demlerin sızısı bakışlarında
gitmek miydi yoksa kalmak mıydı bilmediğin
her gece düşünmekten yorulan bedenin
çaresizce ölü...
Hayatımı belli bir düzene oturtmak ve o düzende hayatımı sürdürmek benim için her zaman vazgeçilmez bir motto olmuştur. Bu düzeni yaratmak için de belli başl...
çok şey unuttum
ama aklım o üç kelimeye meftun
sevildiğimi sanacak kalbim
beni kendimle oyalayacak
az sonra
bir ayrılık hatırlanacak
bir gürültü göğs...
Kapandı bulutlar
Güneşin ışıklarına imkan vermeden
İnatçı mı inatçı
Hiçbir şekilde geçit vermeden
Işıkların yollarına taş koydu
Barikat koydu, blok koyd...
Uzunca nefes araları veriyorum kelimelerin arasına.
Kendimi bırakıyorum uçurumlardan, düşemiyorum.
Kızamıyorum insanlara.
Bir boş vermişliğin içinde, don...
Düşünüyorum şimdi öylece
Duvara bakıp oturuyorum
İnsanlar diyorum, hiç anlamıyorlar
Sen anlatsan da onlar anlamak istemiyorlar sanki
Yaşamadılar çünkü se...
bir pazar kahvaltısının sıcaklığı çalınmış sizden
bir sonbahar günü düşen yaprakların arasında yürümenin özgürlüğü çalınmış
bir yaz günü, güneşin üstünüzde...
Beyaz adımlı gecelerin getirdiği ürkütücü uğultular çalıyor kapımızı. Hazırlıksız gelen her misafir gibi ölüm de ansızın çaldı kapımızı. O buz gibi eskimiş t...
Ne büyük sevinç, aynı fotoğrafçıya
Tebessüm etmişiz seninle, aynı anda
Ne yazık fotoğrafçı farkında değil
Artık o fotoğrafta yan yanayız yalnızca.
Bu “ya...
Bu eller
Muzdarip bir mum ışığı
Mürekkep boğan bir bahçe
Şu alnım
Sinir izmariti
Damarlarım emre itimat ederse
Ay ve yıldız hani, nerede?
Parçalandıkç...
"Madem ki insanlar birbirlerine acı veriyordu, o zaman en güzel şey mutlak bir yalnızlığı seçmekti."
Yağmurdan geriye kalan bir caddeye düşürdüm yüzümü
Açıldım, açıldım ama ağlamadım
İpi gergin bir tekne gibi kalbim
Denizler çekse de içim tutuyorlar beni
...
Hayatıma giren her insanın beni yakışını izledim. İzin vermek istemedim ama izin vermek istemezken öldüm.
Çabaladım, dirildim ve yeniden tekrar tekrar öldü...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok