Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Soluksuz, karanlık yollarda yürüyoruz
Çokça soluksuz ve çokça karanlık
Kaldırımlarda şalvarlarıyla oturan kadınlar
Birkaç acı daha bırakıyordu sokaklara
...
konuşulmayacak şeylerin eşiğinden
hiç konuşmamaya yemin ettiğim bir gecenin sabahı
tanrıya inanmamak için en güzel bahaneydin
kırgınlığının putlarını kırm...
Devam edelim.
Gururun tırnak gibi koptuğu yerde parmağın ucundan, susmanın bir anlamı yok. Ağlayacaksak da tut kolumdan. Düşebilirim. Düşebilirim çünkü bir...
Düşüncelerim tsunami yaratmaya başlıyor, artık zihnimde her bir düşünce beynin o cevize benzeyen yapısı içerisinde dolanıyor ve bunun verdiği acının tarifi k...
Okşuyor yıldızların karanlığı saçlarımı
Gecenin karşısında soyunuyorum
Karşıma alıyorum tüm dualarımı
Ayrılığı onlara da anlatıyorum
Terk ediyorum seni
...
Ne zor olurdu uyumak
Bildiğinde seni ertesi gün sonsuz uykunun beklediğini
Ne zor olurdu
Konuşmak, ağlamak ve de gülmek
Dökerken asırlık hayatındaki son ...
Kimi vakit kahır, kimi vakit garip bir dert
Uysal sedir, ölmek nedir? Bu kadar mı sert!
Mecal yok. Kirpik vurmadım, sabah oldu.
Söz et yârim! Kızıl gece n...
Alışıyorum artık bu yaban tada
Huzur ararken acı bir lavantada.
Kısır gece ve dolunay soğuk.
Buz tutmuş ellerimin kırışık çizgileri.
Hangi vuslata aitse ...
Geceleri nükseder aşkım, en çok geceleri. Yalnızlığım, yanlışlığım... Evet, öyle sanıyorum ki bir yerlerde büyük yanlışım. Kendimle kaldığımda hep hayatın an...
Bir adam, gözleri var seher vakti gibi
Yüzünde bir sürü ağır çöl rüzgarları
Suskun çehresi, yemen illeri gibi
Bir hayatı var yaşamamış gibi
Yaşsız, doğum...
Benim tatlı insanlarım
Sizlere emrediyorum
İyi birer insan kalın emi
Oradasınız
Belki bir şarkı var kulağınızda
Belki bir şiir dökmüşsünüz
Varlığınız b...
Şimdiyse eskilere duyduğum hasretin buğusu kaplamış tepemi. Okuduğum kitapları özlüyorum. İçine iliştirdiğim güller çoktan kurudu. Yazdığım şiirler de okunmu...
Geçmişin izleriyle ilerliyoruz şu meçhul yolda.
Önümüz uçurum,
Ardımız karanlık...
Kalbi kırık, küçük bir çocuk umutlarımız,
Pervasızca bekleyişlerimiz.....
Bir İç Anadolu köyünde,
Koyun sürüsü önümden geçiyor.
Tükeniyor zaman,
İnsan tükeniyor.
Ipıssız ovada bir çınar.
Gölgesinde serinlemek.
Hınca hın...
Yıldızları kaçırabilseydim hepsini gözlerine saklardım. Toprak kokusuna dokunabilseydim, teker teker saçlarına asardım. Rüzgarı görebilseydim hep senden esen...
Kalpler sussun
Hayatı hissetme günü bugün
Hayayı mesanede bırakmama günü
Bombos sokaklarda bomboş dolaşın
Bugün adımlarınız yuva yapan kuşlara uçsun
Eci...
Kendimi duygusal bir aşk filminden ağlayarak çıkıyormuş gibi hissettim. Fakat daha önce hiç aşk filmi izlememiştim. Bazen neden hiç sürükleyici rüyalar görmü...
Bakma öyle ne olursun yüzüme
Ölümümü arzuluyor gibisin
Gözlerinin siyahından her gece
Sen heceyi kamçılıyor gibisin
Öyle derin ve güzel ki sükutun
Bir m...
Sana da kızamıyorum.
Göğün de birçok rengi yok mu zaten
Mavide huzursuzluğu,
Kızılda düşlerimi batırmayı,
Siyahta özlemeyi öğrettin.
Kendime de kızamıyo...
Hülyalara dalmayı unutmuşum
ırmakta yüzen balıkçıllardan öğrendim
ilerinin kaygısını taşırken, beynimi uyuşturan zehirlere mâruz kaldım
dalıp çıktım hayal...
Bu günlerde ülkece hatta dünyaca birçok kısıtlamaya uymak zorundayız çünkü biliyoruz ki bizi kısıtlayan bu kurallara uymazsak hasta olup hiçbir kurala uyamay...
Gözlerimi yukarıya dikip sonsuzluğu görmeye çalışıyorum. İshak kuşunun huzurlu sesini dinliyorum. Sonra anlıyorum ki gelecekte hüzünle anımsayacağım bir yaz ...
Sabaha karşı gün aydınlığısın sen
Dudaklarımızın birbirine değmesi, avuç içlerimizin karıncalanması
Acı bir keman sesi bilmediğimiz bir melodiyi fısıldar...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok