Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
güneş her sabah doğuyorsa
batıdan,
ki bu bir yalan,
sırtını ısıtmak istediğinden
ve annem kızıyorsa
içtiğim her dal sigaraya
sana anlatmak istediğimden...
mevcudiyetini reddettiğin bir bağlılık bu
teninde gezen alkolü reddetmezken
onu reddettiğin
beni, bizi reddettiğin gibi
reddettiğin
bir bağlılık
geçmiş...
Umduklarıma nail olamadığım, dualarıma sahip çıkamadığım bir yolda düştüm; kanlar aktı bin parça her yerimden, en çok kalbimden. Şu ufacık bedene ne çok yük,...
Sakin, dingin, aydınlık bir sarnıcın köşesinde,
Dilimli demirlerin arasından parlayan düşünceler var,
Uyuşuk, yorgun gözleriyle baktı, yalan ve yalanları s...
Uyandım. Dijital saat, 03.17’yi gösteriyordu. Kabus görmemiştim. Tuvalet ihtiyacım yoktu. Bir yerim ağrımıyordu. Susamamıştım. Karanlığa boş boş bakıp niçin ...
ama sen yaptın bunu
her şeyin en kötü yerini aldın, ovdun, sildin, zımparaladın
kendinden kattın
ne bulduysan, her gecenin en güzelinden
bana verdin
sen...
Bir daha hiç yaz gelmeyecek gibi hissediyorum.
Bir daha hiç güneş ısıtmayacak tenimi.
Sanki bir daha hiç gitmeyeceğim denize,
Sanki bir daha hiç palmiye g...
İki gün kaldı o uçağa binmene,
Hatta bugün bitti çoktan.
Son gecemiz, aynı kıtada.
Sana iyi yolculuklar dilemek istiyorum:
"Bahtın güzel olsun, çok da eğ...
En korkulu rüyamdır belki kavuşamamak türküsü. İnanıyorum en çıkmaza düşmüşken. Bu kez çok zor olacak kendimden uzaklaşmadan sana yaklaşmak, farkındayım. Yin...
Hadi bu gece koşalım birbirimize!
Çöller engin deniz olsun,
Kabuklar dalgalarla dolsun.
Kabuğun menkıbesi bu, demişti ermiş
Bizimki de kavuşmak olsun!
"...
Ölü doğmuş bu aşkın küvezde yatışını izliyorum.
Cebimde ne var ne yok döküyorum.
Henüz ölmedi, bir gün fazladan yaşasın,
Çok uğraşırsam yaşatırım sanıyoru...
Tutunup umudun teline savurmadım saçlarını,
yel değsin
yabancı gözler şahit olsun istemedim.
Ahh düşüm,
ele avuca sığmaz kısrağım benim,
kimse kement v...
Müsaade eder misin sevgilim?
Yağmuru dinlemeye çalışıyorum.
Anlamsız kelimelerle titriyor sesin
Biraz nefes al, yağmuru duyamıyorum.
Müsaade eder misin s...
Betonla boyandı çocukluğumun yeşilleri
Ne siz ressamdınız
Ne çimento boya
Ne de ormanlar tuval
Zaten siz resimden ne anlardınız?
Ben de anlamam.
Aramız...
sonbaharın demi vururken yüzüme
saçlarım dağıldı rüzgardan
tüm o düşen yapraklarım ve aşınan gövdem
bir hayalden ibaret
sararan yapraklarım
dalgaların s...
Ruh mu kanıyor dudak etleri mi
Satırda iz koyu kan lekesi
Odada çok yerinden yaralı bir kuş
Etrafında ölü yüzlercesi
Ruhta kanıyor dudak etleri
Fotoğraf...
Söylemeyi değişmediğim, duymayı özlemediğim gerçekler.
Nerede kaldı tatlılar ve konuşanları?
Yıldızlar gibi kaydılar kaydıraktan hevesler,
düştükleri beto...
bilincim açıktı, biri beni atıyla bir yere götürmeye başladığında. atın nallarından çıkan tık tık seslerle birlikte gözlerimin önüne değişik görüntüler geliy...
Ben düşmeden önce sanırım dümdüz ovaların, sararmış ekinlerin arasından dünyanın çok daha keşfedilebilir olduğunu düşünüyordum. Bu yüzden sürekli yürüyor, ge...
hani ya da benim elli gram manolyam
kokarak, koklayarak, korkarak sarılmam
hani zamparanın hası ya bizim muhtar
koynunda üç gonca gülü üç zamanda
altında...
"Kaybolduğun sayfalarda, satır aralarında
Saçılmış etrafına her sonbaharda
Islanmış saçlarına, yağmur ve çamurda
Savrulduğun rüzgarda, resimlerin arasında...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok