Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Sabah erken kalkmıştım. Hava aydınlanmak için gökyüzünden bir işaret bekliyordu sanki. Her gecenin olduğu gibi bu gecenin de sabahı vardı. Ancak gece, yaşadı...
Yapamadı Martı.
Martı tutunamadı.
Martı düştü.
Ne de güzel temizlemişti oysa her yerini, sırası mıydı çamura bulanmanın, sırası mıydı kanatlarının tekrar ...
İlk uçurtmamdı, babamla birlikte yapmıştık. Bu yüzden çok değerliydi benim için. Hafta sonuna kadar her gece o mavi kuyruklu uçurtmayı gökyüzünde hayal edere...
Bir kelime, bir kelime, bir kelime ve bir kelime daha tutuşmuşlar el ele. Havada süzülürken gülüşmüşler, bağırmış biri ve çekiştirmiş diğerlerini çabuk olun ...
Bir soru sordu bana: Sen yavru fil misin?
Bilmem.
Çayını içmeye devam etti.
Karşılıklı oturuyorduk.
Günlerden cuma, belki cumartesi.
Gözlerini kısıp bak...
Mart, Eskişehir
“Bugün ne oldu anlatmayacak mısın artık?”
Demir telefonlarına cevap verememişti kulüp toplantısında olduğu için. Sonra kendini onun ev...
“Beni de yaz, dayanamıyorum artık, çürüdüm.” dedi.
Yanımda beliriverdi birden. Ne diyeceğimi, ona nasıl davranacağımı bilemedim. Yazmak için, bol bol kiraz ...
Akşam olmuş ve yine vakti gelmişti. “Mobil Apartmanı No: 14” yazan tabelanın altındaydım. Hafif çiseleyen yağmurun ruhumu okşamasını bırakmak istemiyordum am...
kalbimde sürgülenmiş bir yarınsın,
bile bile tutsağım sana,
seninle durur sağanaklar,
seninle ışıklara derman getirir yıldızlar,
seninle üstleri kapanır ...
Kafamda sürekli düşler kuruyorum. Örneğin tüm dünyadaki okyanusların sahibi benmişim, tüm suların sahibi olduğumu hayal ediyorum. Sonra bütün suları şişelere...
Once upon a time in a small town, there was a mysterious blue hole located in the middle of the woods. Rumor had it that if anyone felt regret for the mistak...
göz göz olmuş hamurun anlattığı kadar apacıktı bedenin gizlediği ruhlar. yavaş yavaş yüzeye çıkmaya niyetleyen. hamlığını atmak isteyen ruhlar.
hiç kavuşulm...
yalnızlıklar kılıfındayken hayatın,
enkaz altı elin, kolunla,
prangalar çizilirken gözlerimin önünde,
griler hep bu zamanlarda ayaklandı,
hırçın olmaya...
Kişisel bir intihar bu. Hayattaki hazımsızlığımın bütün bir evrene nüksetmiş hali. Kendimi her şey gibi hissediyorum, halbuki hiçbiri değilim. Her yerdeyim a...
sokaklardan sen geçiyor,
irkilme birikiyor dudaklarımda,
dokunurken tenime ayazlar,
bu ayazlarda seni içmek istiyorum,
bir daha bulunmayacak bir şelale g...
anlatmak kendime gerçekleri,
ölüyorum pisi pisine
şehirler bunalım geçirirken, bir bir ölüp giderken kahkahalarım,
boyuna ulaşır dümdüz griler,
şehirler...
Öteki Aslanlar kızıma 4-6 yaş aralığında sık sık okuduğum, her okuduğumda beni hüzünlendiren bir masal kitabı. Masalda yer alan “Ama bazen evini terk etmen g...
Sekiz yaşında, okumanın ve toplamanın gururu omuzlarında.
Temmuz akşamı, yaz rüzgarı, saat on bire yaklaşmış, rastgele bir mahallenin sokağında öylesine bir...
Ve hayat tekerrürden ibarettir.
Alsancak’taydık. Herkes şaşırmıştı Doğuya gideceği için ama ben şaşırmamıştım. Sena neredeyse dereceye girebilecek bir puan ...
Yürüyüş sırasında hiç bilmediği bir patika yola saptı. Başta yol düzgündü, hava ise esiyordu. Çok geçmeden karanlık çöktükçe çöktü. Esinti, yerini soğuğa bır...
çizilir gider aklımdan
bildiklerim,
ya da bir daha başlatmayacaklarım,
herkesin kötü olduğu yerde,
sen kaybetme kalbini,
akıp giderken hayat,
bir ay...
Alıştığımı zannettiğim yalnızlığımdan sıkıldığımı fark etmiştim. Yıllar geçmesine rağmen hâlâ alışamamış olmak beni üzüyordu. Belki de bu üzgünlük, alışamama...
sökülsem yastık yorgan
yorulmadan kalksam güneşe
sanki artık selama uzakta kalmış merhaba
tenin işler bir anda, uyanır kıta kıta okyanuslar tenimde,
tir...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok