Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Evren-1, 1996
Oğuz, otuzlarında, saçları seyrekleşmiş bir fırıncı. Her gün sabah sekizden akşam yediye kadar fırında çalışır ve halka taze ekmekleri araba-s...
Geçen gün, bir hesap yapayım, dedim. Tam on yedi yıl olmuş, cuma ve cumartesi geceleri hariç, her gece uyumadan önce tıraş oluyorum. Yani toplamda 4.420 kez ...
Yağmur yağıyor. İnsana bir duygu vermeyen bir yağmur. Sadece üşüyorsun. Mutsuzluğun bile donuyor.
Aylardan aralık. Salep içiyoruz. Ethem abinin köpeği öldü....
Sabahtan bu yana yağan yağmur yerini, ışık ışık, umut umut açan güneşe bırakmıştı. Islanmış ayakkabılarına bakarak ağır adımlarla tırmanıyordu Yenimahalle yo...
O yıl da gene üstüme düşeni yapmayıp çuvallamıştım derslerde. İyiden iyiye de sarmıştım it öldürene bir de Ferdi’ye. İkisi de çarpıyordu insanı şimdi hiç öyl...
Deneme bir, iki! Deneme bir, iki, üç…
Üçüncü sınıf bar sarhoşluğu diye bir şey var. Çamuruna vicdan katılmamış insanlara benzettiğim; enerjisi bol, votkası ...
Salon bir anda karanlığa bürünüyor. Odanın ortasında duran uzun ahşap masa aydınlanıyor ve sandalyeye oturuyorum. Daha doğrusu bağlanıyorum. Ellerim ve ayakl...
Esinlenmek, araklamanın en masumane hali. Namıdiğer ilham almak olan bu tabir aşırmanın hafifletilmiş söylemi, hırsızlığa nispeten daha yumuşak bir tokattır ...
Kafamı kaldırdım ve bardaktan boşanırcasına yağan yağmura baktım. Yeryüzündeki her şey, üzerlerine değen damlalarla hayat buluyordu sanki. Gözlerimi kapattım...
Arkadaşım “bana gel” dediğinde tereddütsüz hemen onun evin yolunu tutmuştum. Sesindeki tını beni tedirgin etmişti. Açıkçası daha önce de onu moralsiz görmüşt...
Şeytanla ilgili olan hikayeler bana hep uydurma gelmiştir. Varlığını veya yokluğunu hedef alan bir düşünce değildi zihnimi kurcalayan. Var olduğu var sayımın...
O yıllarda, Tekirdağ-İstanbul arası nakliyat yapıyorum. Deutz marka, gıcır gıcır bir kamyonum var.
Ya çiftlikten ya da belediyeden bir iş çıktı mı hemen koş...
Üşüyordu, cılız kollarını zoraki bedenine sardı. Zayıflamıştı. Kemikleri adeta solgun gövdesinin altından başını çıkarmış, ürkütücü bir hâl almıştı. Sabah ol...
Yayın hayatına kısa bir süre önce başlayan Edebiyat Atölyesi Dergisi, her sayısında yazarlara yol gösterici olmayı hedefliyor. İlk sayısından itibaren "Şiir ...
Kadın girdaptı. Sonu olmayan uçsuz bucaksız bir girdap. Bazı geceler ilkbaharın sıcak havası eserdi girdabın içerisinde, notalar duyulurdu sessizliğin içinde...
Uçsuz bucaksız gibi duran tarlaların üzerinde yeni sararan buğday başakları salınıyordu. Rüzgâr sabahın bu ilk saatlerinde, güneş henüz yeni yeni belli ederk...
🌸Sabahattin Ali'nin öykü kitabı olan bu kitap toplamda 128 sayfadan ve 13 öyküden oluşuyor.
🌸Ben en çok "Isıtmak için" ve "Ayran" adlı öykülerden etkilendim...
Bugün derste, tezkirenin anlamını öğrendik. Hatırlamaya vesile olan şey anlamına geliyormuş. Hatta biraz daha açarsak, belli bir meslekte tanınmış kişilerin ...
Ne söylediği ve kime ait olduğu belirsiz bir fısıltı yüzünden düzenini kaybetmiş olmanın acısını yaşıyordu dev.
Alıştığı ve bildiği tek şey derin bir uykuyk...
Pencerenin kıyısında kurumuş bir ağaç gibi boynu bükük bir şekilde duruyorum. Yelkovan ve akrebin hangi rakamların üzerini örttüğünden de haberim yok. Zaman ...
Rengarenk güller, mor sümbüller, papatyalar… Ne ararsan vardı sepette. Hepsini tek tek elleriyle hazırlamıştı Kısmet. İzmir sıcağında düştü yollara tabana ku...
"Daha dikkatli olmalısın."
Kuru dalların çıtırtısı tüm ormanda şiddetlenerek yankılandı.
"Özür dilerim."
İşaret parmağını dudağına değdirdi Tan, ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok