Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Ne vakit duvarlar üzerime gelmeye başlasa, kendimi sokağa atıyorum. Uzun süre kapalı alanda duramıyorum. Klostrofobi. Sabahtan beri evde önce sürahiyle dertl...
"Omnia mors aequat." (Ölüm her şeyi eşit kılar.)
Düşünüyordu, yürüyordu; her zaman yürüdüğü sokaklarda, her zamanki şeyleri düşünerek yürüyordu. Vakit akşa...
Uyanmak istemiyorum. Uyanıp yeni güne başlamak, günlük koşuşturmacalara kapılıp boğulmak istemiyorum. Kalkmaktan başka çarem yok. Kalkıp günlük alışkanlıklar...
Tüm şehrin sessizliğe gömüldüğü, ışıkların ise hayatta kalmak için çabaladığı saatlerdi gerçeklerin farkına vardığında. Soğuk sonbahar havasının açık camdan ...
Tüm hiçliğin ortasında bağdaş kurmuş oturuyordu. Hiçlikti, çünkü hayatının bir önemi yoktu artık gözünde. Her şeyini kaybetmişti bir anda. Tüm hayalleri, umu...
Merhaba, ben hayatıma eldiven olarak başladım. Öncesinde pamuk falandım ama oraları anlatıp sizi sıkmak istemem. Neyse eldiven olmayı ben seçmedim. Kimse sen...
Düşündüğü zaman durmak onun âdetiydi. Ama öyle yürümeyi kesip durmak değil, hücrelerine varıncaya, güneş sisteminden aşıp ne olduğunu hiç anlamadığı, duymadı...
Kocaman bir ateş yanıyor şehrin meydanında. Kapkara dumanlarla boğulmuş gökyüzü. Nefes almakta zorlanıyorum. Aldığım her nefes yavaş yavaş öldürüyor beni. Gö...
Semtin delikanlısı Kesik Osman, taşlı yolda göğsü dışarıda, başı da hafif göğe doğru bakacak şekilde yürüyordu. Yanından geçenler, arkasında kalanlar, pencer...
Köyde, iki büyük seranın arasında, iki katlı bir kulübemde; ruhum, sinirlerim ve ben yaşıyoruz. Ruhum ve sinirlerim üst katta, ben de alt katta yaşıyorum. Ru...
Bu bir yardım çığlığıdır!
Her gece yastığını gözyaşlarıyla sulayan, gecenin sessizliğini hıçkırıklarıyla boğan adamın yardım çığlığı.
Bugün tam elli yaşıma...
Öylesine bir gün
Hastanenin çürümüş, en eski odalarından birindeydi. Kendimi buraya nasıl getirdiğimi bilmiyorum. Kısa bir an şaşkın kaldım, yanına gitmek ...
Koskoca bir yılı daha devirdik demek. Zamanın hızlı geçtiğini şu yaşımda öğrenmiştim. Yaşım mı, on beş. Bu sene öğreniyordum hayatı, yaşamayı. Bu sene gerçek...
Bir, iki ve üç!
Kapıyı açtı, sola bakmadan oradaki karaltıyı aradı. Emin olamadı. Kulak kesildi. İnce uzun parmakları bilgisayarın tuşlarına dokundukça çıka...
On Dakika.
Çay demliyorum. Çaydanlıktaki kaynar suyu demliğe dökerken ortaya çıkan duman yüzümü geceden çiselenmiş yapraklara döndürüyor. Demliği yavaş yava...
"Son durakta ineceksin; eğer gece vaktiyse dolunaya, seher ışıldıyorsa güneşe doğru, binamın karşısındaki şarap evini görünceye dek yürüyeceksin. Gel, olur m...
Deniz yosun kokuyor. Kayalıklarda yürüyorum. Ayağımın altında yosunlar. Burada liman yok, sahil yok, insan yok. Salt göğe uzanan dağlar, bir de insan boyunda...
Otobüsün birden fren yapmasıyla uyandım. Ben nasıl uyudum? Alışkanlık değil mi? Yıllar geçmiş üstünden bak ama hala bu yolda uyuyorum. Niye bazı şeyler hiç g...
Altı yaşında, babasını hiç görmedi. Gözlerinden babasızlığı okursunuz baksanız, ürkek dudaklarından babasızlık dökülür. Sınıfa girdiğinde ses çıkarmaz, öylec...
Yazar mutluydu ya da her zaman yaptığı gibi mutluluk taklidi yapıyordu. Taklitlerde başarıya ulaşmıştı. Hikayelerinde tanımıştı karakterleri. Ve onların yeri...
Yağmurlu, gök gürültülü ve karanlık bir gün… Su damlaları saçlarımdan el ele atlıyor. Dişlerim soğuktan birbirine vuruyor. Gözlerim başımın üstündeki kara bu...
Kesik Osman, Odessalı Nikki’nin meyhanesinden çıktıktan sonra yalpalaya yalpalaya şehrin yüzlerce savaş görmüş, önünde binlerce insanın ölümüne sebep olmuş o...
Kapı olduğunu unutmuş bir kapı önünde, gelen olduğunu bilmeyen sen…
Ayak Sesleri
Biri gelir, bilirsin. "Neden o?" Cevap, o! Odur! Bilirsin. Bildiğini s...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok