Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Bu kalabalık şehirde garip bir yalnızlık çekiyorum. Gidesim var, gidemiyorum. Ellerime vurulan bu kelepçeler canımı çok acıtıyor. Gururumu kıran her şeyden, ...
Daktilonun paslanmış noktası gibisin. Ne kadar çaba göstersem de bitmiyor satırların asıl sonu.
Uzaktan serin görme beni. İçini görmedin ki. İçim kaynayan d...
Ölüm gibi bir şey bu gurbet. Belki de tek farkı bir yerlerde nefes alıyor olman! Özleniyorsun; yakınların her sofraya oturuşunda seni anıyor belki, fakat hay...
(Yeniden yazdığım bir denemeyi seslendirdim.)
Bilmiyorum, bu aralar sadece anlatmak istiyorum. Çok uzun sessizliklerim olmuştu. Sanırım boşluğa birkaç c...
Her gece sırtımı duvarlara yaslayıp ellerimi göğe kaldırıyorum, ölmek için dua ediyorum. Beni duyacak her kimse, onu da öldürmüş olmalıyım. İnanmayı bıraktım...
sevgili Ilgaz,
sana yazmayalı çok zaman oldu, sahiden çok oldu. 1-2 ay belki... bakma, çok gelmez 1-2 ay başkasına, 60 gün dediğin nedir ki? bugünlerde fec...
Kötülüğün sıradanlaştığı bir dönemde iyiliği korumak, geleceğe umutla bakmak için neler yapabiliriz, diye düşünüyorum sık sık. Sosyal medyada veya sokakta mo...
Birçok şeyden korktuğumuz gibi aitlik kelimesinden de korkuyoruz. Bu korkumuzun yersiz olduğunu bize en güzel bir ağaç anlatabilir.
Kök salıp özgürlüğünden...
Sana zarar veren her şeyden uzak durmalısın. Dostluğun bile en acı yanı, ya bir gün ihanet ederse, düşüncesidir. İhaneti kaldırabilecek kadar güçlü olmak zor...
Şu sıralar okuduğum romanı elime alıp yatağımda kıvrıldığım battaniyenin altından çıktıktan sonra mutfağa doğru ufak bir yolculuk yaptım. Mutfak nedense evin...
On sekiz saat. On sekiz saattir bilincim kapalı. Günün yarısında uyuyorum. Hiç konuşmuyor, hiç ağlayamıyorum. Tüm kemiklerim kırıldı. Ben kırdım. Teker teker...
Bugünlerde bir unutkanlık başladı bende. Beş dakika önce düşündüğüm şeyi bile unutmaya başladım. Küçük küçük notlar almaya başladım artık. Hani utanmasam par...
Aylak Adam Yayınları’nın bir kitabında rastgeldiğim kısa bir paragrafı paylaşmak istedim. Luigi Pirandello - Biri Hiçbiri Binlercesi.
Bana söylediğiniz her ...
Şüphesiz ki şiir literatüründen aşkı çıkarsaydık, halihazırda açlıktan ölmek üzere olan tüm şairler en az bir beş kilo daha kaybederlerdi. Süregelen yıllar b...
I.
Sen neleri beğenirsin, bilirim. Fotoğraflar hoşuna gider mesela. Herhangi bir şeyin fotoğrafı... Bir bina, bir manzara, bir gün batımı, gün doğumu, ağaçl...
herkesin bir acelesi vardı. hiç anlayamadım. ben kulağımda güzel bir şarkı öylece yürüyordum yolda, karşımda galata kulesi vardı. bir deniz ve birkaç kulaç u...
Bütün genellemelerin yanlış olduğunu düşünürüm. Buna rağmen bir genelleme yapmaktan kendimi asla alıkoyamam.
Bu genellemeyi de yapabilmek için kendimle çok ...
Önce bir ölüm susturur seni, sonsuza dek beklemek istersin o yığılıp kaldığın köşede. Hayat seni yormuş, yıldırmış, unutmuş. Aklından geçenleri yapmak isters...
Buhran... Bu kelime bana hep trenlerle bir alakası varmış gibi hissettirir, buhurdanlıkla olan fonetik yakınlığından olsa gerek. Konuştum kendisiyle, neticed...
"Kendin ol, kendini olduğun gibi kabullen, kabullenmek seni gerçeğe ulaştırır, vs. vs." Kendini olduğun gibi kabullenme ifadesinde fazlasıyla rahatsız edici,...
bir sonbahar günü olduğunu hatırlıyor gibiyim çünkü yapraklar yerde sararmış bir şekilde serpilmişti. rüzgar arkadan vurup saçlarımı savuruyordu ya da dans e...
Hiçbir yere ait değildir ruhum. Böylece, yani gezinti halindeyken, başkalarıyla soluklanabilir. Ama o çok kırılgandır ona göre. Yani incitebilirsiniz incinmi...
Ruhsal bunalımlar yaşayan birisinin bu bunalımlardan dolayı kafasında yarattığı, asla birleşemeyecek olan iki aşıktan birisinin mektubu.
Sevgili; ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok