Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
"Yaşam ve ölüm... İkisi de gerçektir. Bizler dünyaya geldiğimizde önce yaşamı tanıdık. Merhaba dünya... Sonra bizlere ölümü öğrettiler. Ancak insan aynı anda...
“Kapatıyoruz!”
“Tamam,” dedim. “Neyi?” diye sormam gerekirken. Belki bir ihtimal beklenen cevabı alırdım. “Neyi olacak? Dünyayı!” derdi yamuk burunlu barmen...
Huzurumun kıyısına oturmuşum, vuran cesetleri sayıyorum. Kanın ağırlığı var havada. Meltemler korkudan kaçmış, yaprak kımıldamıyor. Ben kıvranıyorum. Gözleri...
Sayın Hocam,
Elektronik posta aracılığıyla gelen yardım talebine istinaden o anki rahatsızlığım nedeniyle -artık mide ağrılarımdan kimseye söz etmeyeceğime ...
Bir gün güneşin koynuna evladıymışım gibi sokulup yüreğimi ısıtırken kar beyaz bir sayfa ulaştı ellerime. Açıp bakınca büyüklerimin ağzından duyduğum askerli...
Ne o gün ne de o günden sonra doğru düzgün uyku uyuyamadım. Her gece aynı şeyler tekrar ediyordu. Yatağıma uzandığım zaman düşüncelerin hışmına uğruyordum sa...
Perdenin hafif hafif dalgalanıp yüzüme değmesiyle uyandım. Dışarıda mis kokan bir bahar, evimde kış battaniyeleri... Kurtulamıyorum soğuk olmaktan. Kurtulamı...
Eski ahşap kapının anahtar deliğine bir o kadar eski olan anahtarı yerleştirip açmak için üç kez çevirdi. En kıymetlilerini saklamak için da...
“Her insanın kurtuluş bileti kendisi olabilirmiş ancak. Masallarda anlatılan kurtarıcılar falan hepsi hikayeymiş.” diye düşünürken yanına bir yabancı yaklaşt...
Artık iyice köye yaklaşmıştık.
Derin derin uyuduğum ve dümdüz, üstünden henüz araba geçmemiş, insanların henüz altını üstüne getirmediği bir asfalt yolda hı...
Ender Bey,
Sanıyorum ilk mektubumda size kendimi yeterince ifade edemedim. Oysa yaşadığım sıkıntıları siz sormadan -hatta sormanıza fırsat vermeden- uzun uz...
Uzun uzun sustu... “Önce suskunluk vardı” sözüne taparcasına sustu. Üst katlarda, yan katlarda, dışarılarda yankılanan sesleri duyuyordu. Bazısı sevinçli, ba...
İnsan kalemi eline alınca ne yazacağını bilemiyor ki tüm kelimeler birbirine karışıyor. Halbuki düş dünyasında bu mektubu tasavvur ederken öyle miydi? Kelime...
Sana çok âşıktım ve aslında tam olarak da âşkın tanımını yapamıyordum sadece âşk diyince aklıma adın gelirdi.
Sana daha önce anlatmaya vakit bulamadığım şe...
Yaz geldiğinde Üzümlü Köyüʼnü, güneş en sert bakışlarıyla seyrederdi. Gölgeliğin bile fayda etmediği bu kavurucu sıcakta beyaz tenli körpe kızlar kararır, es...
Geceyi ayıkladım, birazcık gıdıkladım. Hareket kattım donmuş on ikiye. Saat sanki hep on ikiymiş gibi geliyordu ben onu götürmeden önce. Bir çerçeveden geçiy...
Plak dolabından rastgele bir plak alıp eski pikaba doğru ilerledi. Plağı yerleştirdi ve her zamanki gibi turuncu loş ışığın altında bulunan siyah koltuğuna o...
Bir meyve severin, elmaya karşı günden güne büyüyen nefreti üzerine bir hikaye bu. Ana kahramanımız tabii ki bir insan. Milyonlarca ölüme sebebiyet veren, ke...
Uzun zamandır yapmadığım bir şeyi yaptım bugün.
Aynaya baktım.
Gördüğüm suretten pek memnun kalmadım.
Daha sevecen olmak için makyaj yaptım.
Biraz ren...
Öğleye doğru uyandığımda kendimi oldukça iyi hissediyordum. İşe gitmeden önce bilgisayarımı açıp gelen kutusunu kontrol ettiğimde beklediğim üzere hocamdan b...
Seslendikten sonra masanın başına geçtim, kendime demli bir çay aldım. Kafamı öne eğmiş, hepsinin tamam olmasını bekliyordum ki ona göre bir an önce şu işi h...
“Kimsesiz bir çocuğun bayram sabahı var içimde. Etrafta o kadar mutlu insan varken içine içine ağlayan bir çocuğun kimsesizliği. Kimsesizim. Bir anne kucağı ...
Mum ışığının yarattığı aydınlık adeta sessiz çığlıklar saçıyordu etrafa. Pencerenin ardından seçilebilen eski binaların duvarları, çalışmayan sokak lambaları...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok