Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
Perdenin hafif hafif dalgalanıp yüzüme değmesiyle uyandım. Dışarıda mis kokan bir bahar, evimde kış battaniyeleri... Kurtulamıyorum soğuk olmaktan. Kurtulamı...
Eski ahşap kapının anahtar deliğine bir o kadar eski olan anahtarı yerleştirip açmak için üç kez çevirdi. En kıymetlilerini saklamak için da...
“Her insanın kurtuluş bileti kendisi olabilirmiş ancak. Masallarda anlatılan kurtarıcılar falan hepsi hikayeymiş.” diye düşünürken yanına bir yabancı yaklaşt...
Artık iyice köye yaklaşmıştık.
Derin derin uyuduğum ve dümdüz, üstünden henüz araba geçmemiş, insanların henüz altını üstüne getirmediği bir asfalt yolda hı...
Ender Bey,
Sanıyorum ilk mektubumda size kendimi yeterince ifade edemedim. Oysa yaşadığım sıkıntıları siz sormadan -hatta sormanıza fırsat vermeden- uzun uz...
Uzun uzun sustu... “Önce suskunluk vardı” sözüne taparcasına sustu. Üst katlarda, yan katlarda, dışarılarda yankılanan sesleri duyuyordu. Bazısı sevinçli, ba...
İnsan kalemi eline alınca ne yazacağını bilemiyor ki tüm kelimeler birbirine karışıyor. Halbuki düş dünyasında bu mektubu tasavvur ederken öyle miydi? Kelime...
Sana çok âşıktım ve aslında tam olarak da âşkın tanımını yapamıyordum sadece âşk diyince aklıma adın gelirdi.
Sana daha önce anlatmaya vakit bulamadığım şe...
Yaz geldiğinde Üzümlü Köyüʼnü, güneş en sert bakışlarıyla seyrederdi. Gölgeliğin bile fayda etmediği bu kavurucu sıcakta beyaz tenli körpe kızlar kararır, es...
Geceyi ayıkladım, birazcık gıdıkladım. Hareket kattım donmuş on ikiye. Saat sanki hep on ikiymiş gibi geliyordu ben onu götürmeden önce. Bir çerçeveden geçiy...
Plak dolabından rastgele bir plak alıp eski pikaba doğru ilerledi. Plağı yerleştirdi ve her zamanki gibi turuncu loş ışığın altında bulunan siyah koltuğuna o...
Bir meyve severin, elmaya karşı günden güne büyüyen nefreti üzerine bir hikaye bu. Ana kahramanımız tabii ki bir insan. Milyonlarca ölüme sebebiyet veren, ke...
Uzun zamandır yapmadığım bir şeyi yaptım bugün.
Aynaya baktım.
Gördüğüm suretten pek memnun kalmadım.
Daha sevecen olmak için makyaj yaptım.
Biraz ren...
Öğleye doğru uyandığımda kendimi oldukça iyi hissediyordum. İşe gitmeden önce bilgisayarımı açıp gelen kutusunu kontrol ettiğimde beklediğim üzere hocamdan b...
Seslendikten sonra masanın başına geçtim, kendime demli bir çay aldım. Kafamı öne eğmiş, hepsinin tamam olmasını bekliyordum ki ona göre bir an önce şu işi h...
“Kimsesiz bir çocuğun bayram sabahı var içimde. Etrafta o kadar mutlu insan varken içine içine ağlayan bir çocuğun kimsesizliği. Kimsesizim. Bir anne kucağı ...
Mum ışığının yarattığı aydınlık adeta sessiz çığlıklar saçıyordu etrafa. Pencerenin ardından seçilebilen eski binaların duvarları, çalışmayan sokak lambaları...
Bir kez daha kırılan kalbine ağlıyordu kadın. Kalbinde yıllarca hiç sevilmemişliğin acısı vardı. Katran tutmuş kalbi sanki çözülür gibi olmuştu ilk defa. Göz...
Bin dokuz yüz yetmişli yıllarda adam daktilosundan bin sayfalık kağıtlarını çıkardı ve yayınlattırmak üzere yayımcı aramaya başladı. Ansiklopedi demeti nitel...
Vücudunu sarsan şiddetli bir titreme ile gözlerini açtı. Neden bu kadar çok üşüdüğüne anlam vermeye çalışırken sokakta ...
Bi' yudum aldı kahvesinden, bi' yudum daha ve bi' yudum daha...
Kahvesiz ayılamayanlardandı, gün batımında içilen kahvenin de ne kadar ayılttığı muamma.
Zi...
Hava kararmaya başlamıştı. Ben ise rüzgarda savrulan bir yaprak gibiydim, gidecek kalıcı bir yerim yoktu. Üzerimde yün hırkam, paltomu bir iki gün önce birka...
Bir yaz akşamüstü, Olympos’un en güzel tanrıçalarından biri olan Rehinos, gül bahçesinde tek başına gezerken hem vakit öldürüyor, hem de kan kırmızısı olgun ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok