Edebiyat > Öykü
Bu alanda, üretmiş olduğunuz öykü metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
Sadece bir ceketi ve pantolonu dışında kendini saklayacağı bir eşyası da beresiydi. Hiç
kimseyle konuşmaz, hayatı kendi içinde sorgular ve akıp giden hayat...
—Merhum Cemal Cort’u nasıl bilirdiniz ey cemaat-i Müslim’in?
—İyi bilirdik.
Dayımı da bu son gününde öbür tarafa uğurlamak varmış. Halbuki sağlık sorunu ol...
Midem bulanıyor ve ardından kusmak istediğim kelimeler azığımdan çıkıveriyor. Söylemek istediğim her şey aniden kanlarla birlikte etrafa saçılıyor. İnsanları...
Kâğıdın sağ köşesine bir küçük fotoğraf iliştirilmiş. Hararetli bir kalabalığın orta yerine yerleştirilmiş bir bankta oturan, küçük bir kız çocuğunun fotoğra...
Bu yazımda ülkemizin Nobel Edebiyat Ödüllü yazarı Denizli Kumru’nun ünlü eseri “Sıradan Bir Kişinin Haftası” isimli kısa hikayesinden bahsedeceğim. 28 sayfal...
Uyanır uyanmaz, yeni satın aldığı, karın kaslarına anında sahip olabildiği filtreyi, tek tuşla geçirdi üzerine. Doğduğu günden beri önüne ne konulduysa mides...
Reklamı 5 saniye sonra atlayabilirsiniz.
Durun! Reklamı atlamayın sakın! Yoksa, eşiniz dostunuz size "İşte Kapı İşte Sapı Dış Kapıcılık'ın reklamını gördün ...
Sınavların bitmesiyle gelen rahatlık sonucunda dört arkadaş eşofmanlarını giymiş oturuyorlardı. Mevsimlerden ilkbahar olmasının da bu rahatlıkta etkisi vardı...
“Kötü kader diye bir şey yoktur;
21. yüzyıl vardır.
Ve bu yüzyıl yavrucuğum;
Bir kelebeği bile intihar ettirebilir.
[Jose Saramago]
Anonim Şirket, müşte...
Oturduğu deri koltukta sesler çıkararak dönüyor, arada bir de gülüyordu. Masada duran soğumuş kahveye göz attı. Sonra saatini kontrol etti. Bu gecenin çok sa...
Saat 07.51. Öztürk, mutfak masasına oturmuş, önünde kahvaltısı öylece dururken tek elindeki telefonuna kitlenmiş şaşkın şaşkın bakıyor. Eşi Asya “Günaydın,” ...
Onu çok sevdim, yemin ederim. Kimse inanmadı buna, anlattıklarımı dinledikten sonra siz de inanmayacaksınız, biliyorum. O da inanmadı. Ama Tanrı biliyor, ben...
Girizgah
Böyle bir aptallığı yapacağım zaten başından beri belliydi. Her şey hemen olsun istiyordum. Yeryüzündeki tek akıllı bendim. Ne mi oldu? Boz ayı kıç...
288 diye var gücüyle bağırdı bir ses. Gözleriyle sesin sahibini aradı bir süre Rıfat. Nihayet muvaffak oldu. Umduğunu bulamayan arayışlarına bir yenisini dah...
I
Alacakaranlıkta yanıp sönen, gelip geçen, kayıp giden rengarenk ışıklar camlarda akan yağmur damlalarınca uzatılıp sündürülüyordu. Islak ışıklar akıyordu ...
Birden kedi yağmaya başladı. Hemen bir tentenin altına attık kendimizi. Tenteye kediler “Miyav!” diye diye vurdukça irkiliyorduk. Yavru, tombul, sarman, cins...
Mayıs ayının başlarında o yeni yeni açmaya çalışan tomurcuk tomurcuk erguvanların eşliğinde Çam Limanı Koyu'na doğru yürüdü Lemariz. Batmakta olan günün göky...
Serdil ekmek yapıyordu. Yoğurduğu, birbirine kattığı; altını üstüne, üstünü altına getirdiği tek şey hamuru değildi. Bu hareket yüzyıllardır içinde devam edi...
Gün ağarmadan hemen önce, ayın gümüşi ışıklarını tek göz odadan birer birer çekmesine yakın uykusundan uyandı kadın. Yanı başındaki küçüğün hala uyuduğunu fa...
Yağmur yağıyor. Yağsın. Senin bu her şeyi kabul eden yönüne bayılıyorum Olvido. “İçim yanıyor.” demeye korkuyorum. “Yansın.” diyeceksin çünkü. Acıyı kutsal g...
Ellerim cebimde, boş boş yürüyorum sokaklarda. Üniversite mezunu işsizim. İç sesimin kulaklığını taktım, Müslüm Gürses’ten İsyankar dinliyorum. Bu küçücük şe...
Vızz, vızz... Vızır vızır. Labirentin içinde kaybolmuş gibi havada dolanıp duruyor. Duvarlara çarpıp sekmiş gibi ani hamlelerde bulunuyor. Vızz, vızz... Vızı...
Pencereden dışarı baktı. Boy boy meyve ağaçları... Badem, kayısı, armut... Bir tane de vişne vardı ama geçen yaz kuruyunca oğlu kesti. Arkalarda da bir tane ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok