Bubi’ Sanat, imkanı olanın değil yeteneği olanın sivrileceği; insanların şahsi popülariteye ihtiyaç duymadan üretimlerini duyurabileceği ve bu üretimler hakkında yorumlar, eleştiriler alabileceği bağımsız bir fikir platformu.
“Ah ne kahraman, ne cesur
Ne güzel çocuklardık
Her yeni günü ümitle
Nasıl kucaklardık…
Ah kaldırımlar biliyor...
“Şu anda, sana güzel bir söz söyleyebilmek için on bin kitap okumuş olmayı isterdim.”
Tutunamayanlar / Oğuz ATAY
Sana olan hislerimi iki nokt...
Merhaba, yazarlığını ve yönetmenliğini yapmış olduğum, 2020 temmuzunda yayınladığımız "Yüzbirinci Oda" isimli radyo tiyatrosunu sizinle de paylaşmak istedim....
Ben cesur oldum Olvido! Yola çıktım sonunda. Bulmaktan korktuğum Ayten’i bulmak istedim. Yedi yıl olmuştu ayrılalı. Neler olmuştu kim bilir? Otobüste düşünce...
İstiklal’in gölgesinde, ihtişamlı bir tiyatronun dağınık kulisini andıran bu sokaktan her sabah ve akşam Eleni, genç bir Rum kadını, geçerdi. Gölgesi sokakta...
Sizin için pencereme geçtim yine, duman soluyan bu şehri seyrediyorum. Ben de çok gecikmedim, kül tablamı falan kaptım hemen. Ama bu sefer birer kalem kağıt ...
—Bu ikisi var, önemli.
Tükendim artık. Nefes alamıyorum.
—Bir de bunlar, ihtar çekenler.
Biliyorum, kötülüğüne yapmıyor. Yardımcı olmak tek niyeti, bana d...
“Ağlamasana güzel yavrum. Ağlama canım evladım.’’
Ölüm kalanı yakar derler, öyle değilmiş. Bitap düştüm. Üzülmekten, sevdiğim herkesi üzülürken görmekten yo...
Sonunda anladılar bizi. Sonunda kadrimizi kıymetimizi bildiler. Sonunda oldu. En son meyhanede sızıyorduk Olvido. Ne oldu, nasıl oldu da bizi buraya getirdil...
Bu yazımda ülkemizin Nobel Edebiyat Ödüllü yazarı Denizli Kumru’nun ünlü eseri “Sıradan Bir Kişinin Haftası” isimli kısa hikayesinden bahsedeceğim. 28 sayfal...
Gece geç saatler... Güvenlik olarak görev yaptığım kulübeden eve dönüş için yola çıktım. Saat dörtte vardiya değişimi var. İş yerimle evimin arası yaklaşık i...
1. BÖLÜM
Adam istemeyerek de olsa giyinmek üzere odasına çıkmak için elindeki gazeteyi bırakıp ağır adımlarla...
''Tatlım şu kapıyı yağlayıver hayatım y...
Özlediğimiz samimiyetler var. Hiç göremediğimiz şeylere dair özlemlerimiz , anlatamadıklarımız ve yaşayamadıklarımız. Kalabalığın içerisindeki yalnızlıklarım...
Elindeki yıpranmış sepeti kucağına alarak dev çınar ağacının gölgesinde bekleyen Salih'in, güneşin nefes almayı zorlaştıran sıcaklığından ve gölgedeyken esen...
Sabah saat 09.00. Uyandım, daha doğrusu uykudan fırladım. Her zamanki gibi bir çukura düşermişçesine gördüğüm o rüyayı gördüm yine. İçimde bir sıkıntı var. G...
Siyaset kelimesinin kökü Arapça ''siyasa''dan geliyor ve eğitmek, yönetmek anlamında kullanıyor. Toplumu meydana getiren, istekler ve çıkarları farklı olan b...
Derdini kimsenin bilmediği zamanlarda kendini her şeyden soyutlayan bir kız, bir gün düşünmeden dışarı çıkmış. Başına da hisleri gibi simsiyah bir şal dolamı...
“Sinirim bozuldu.” dedi kendi kendine yürüyen merdivene ayağını atıp sarsıldığı anda. Ne aradığını bilmeden ve düşünmeden çantasına bakarken merdivenin bitti...
Güzel giyinmeyi severdi. Tüm kıyafetlerinin kumaşını kendi seçer, kendi terzisine diktirirdi. Seçtiği renk renk kumaşlar başkasının üstünde olsa insanlar anı...
Zor olan yazmak yahut yazabilmenin sırrına vakıf olmak değil. Ne için yazmak isterim? Yazmak benim için hangi anlamları ihtiva ediyor? Meçhul! Öyle ki bu sor...
95 yazı. On, on bir yaşlarındayız. Güneş bütün sıcaklığı ile hafif hafif çekilmiş, akşam serinliğinde okulun bahçesinde dört arkadaş oturuyoruz. Herkes çekil...
"Sexing the Cherry", Jeanette Winterson tarafından 1990 yılında yazılmış bir eserdir. Eser kendi içerisinde hem 70’li yılları hem de yirminci yüzyıl İngilter...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok