Edebiyat > Öykü
Bu alanda, üretmiş olduğunuz öykü metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
Kendimi yaz günü yağmış yağmurun içerisindeki küçük bir yağmur damlası gibi hissediyorum. Asfaltın ortasında oluşan çukurun içerisinde diğer arkadaşlarımla k...
Sibel, tedirgin bir gülümsemeyle elinden sımsıkı tuttuğu küçük kızını getiriyor. "Bak Sevil, bu Nalan. Sana abla olacak."
Sevil, annesinin elini bırakıp ban...
Ateşli haziran mevsimi, gölgesini peygamberdevesinin yeşil zırhına vuruyor, yaprağın üzerinde büyük bir sabırla avını bekleyen devasa böceği adeta kavurup du...
Steven yatağından kalkıp çiçeklerle dolu bahçeye indi. Çiçekleri ve bahçeleri çok severdi. Yere sakince bir örtü serdi ve aynı sakinlikte oturdu. Yanına gele...
Uyarı: Okuyacağınız öyküde tetikleyici unsurlar bulunmaktadır.
Salı, 06.15
Nefret ediyorum bu otobüslerin dakikliğinden! Yalnızca bir dakika erken gelse te...
Onumuzu ofisten çağırdılar. Hepimiz birbirimizden habersiz, aynı gün işe gelmemişiz.
Herkes gergin çünkü hepimizin işe başlarken geldiği, daha sonra birçok ...
İçimde ahırdan bozma binalarını yükselttiğim amiyane şehir nihayetinde canıma tak etmiş, mutsuz aile tabloları yerleştirdiğim benliğime veda vaktinin geldiği...
“Benim oğlum doktor olacak.” dedi; iri mavi gözlü, sarışın, yedi yaşlarındaki oğlan çocuğuna bakarak. “Şimdiden canavar gibi maşallah.”
...
Bu gece tek aradığım bir suçlu. Düşüncelerde kaybolmak yok. Yalnızca ben ve hayata karşı birikmiş öfkem için suçlayabileceğim biri. Bir kurban. Çünkü biliyor...
Günaydın sevgilim; bugün, birlikte aldığımız kahve makinesinde kahve yapmamla başladı. Senle tanışmadan bir hafta önce aldığım kupada içeceğim. Kahvaltı yapm...
https://www.youtube.com/watch?v=nJQV1jCM0gk&list=LL&index=73
(Bu müzikle okumanızı tavsiye ediyorum. İyi okumalar.)
Genç, mor halkalarla çevrilmiş gözlerin...
Pazartesi, 09.17
Uyandım. Rahatsızdım. Vardım. Çok rahatsızdım. Nasıl inandıracağım? Tanrı'm!
Uyanıyordum, üstelik de her sabah! Böylesi bir lanet dünya üz...
"Kaldırın şu çiçekleri vazodan, ağlayacağım."
Başları ölümün tevekkülüyle yere eğilmiş, solgun yapraklarını tatlı bir güneş okşuyor, bir ölünün yanağını okş...
Albert Long Hall önünde bilet kuyruğu beklerken, aramızda yarattığım bu büyük anlaşmazlık, bu büyük disonans, kiliselere meydan okur cinstendi. Kati bir sess...
İşten eve giden yol, dört şeritli işlek bir caddenin kaldırımı, dağın tepesinden iki mızrak boyu yükselen dolunay, tam yarı yolda bulunan adeta bir köpeği an...
Kaleyi savunmak için kuvvetli menteşelere ihtiyaç vardı. Yerine sağlam oturmamıştı, mukavemeti yüksek ağaçlardan yapılma kapılar. Ocak yanıyordu fakat örse i...
Eskinin süsleri kentten denize doğru sürükleniyor; levhalara, bodur ağaçlara, apartmanlara, cesetlere çarpmadan. Tortulanmış gün ışığı unutuyor son nefesini ...
Uyarı: Okuyacağınız öyküde tetikleyici/saldırgan/cinai unsurlar bulunmaktadır.
Ben, o uçurumun kenarında kurak topraklara sıkı sıkıya tutunmuş, yeşillerinde...
Küçük bir bar masasında oturuyorum. Masada mekânın kendine has menüsü altlık görevi görüyor şu an. Üstünde karton bardağın dibine su koymak suretiyle oluşan ...
Yağmurun şiddeti arttıkça adımları yavaşlıyordu. Olabildiğince yavaş gitmek istiyor, mümkünse yağmur damlalarının onu yerin dibine gömmesini bekliyordu. Yoru...
Ankara’ya, belki de şu anda hayatta olamayan Recep kardeşe ve onu çok seven Tanrı'ya.
Bir çocuk, ne kadar çocuk olamayabilir ki... Recep… Recep, bir ayakkab...
24 yıl önce…
Uzun ve çetin geçen bir kışın ardından güneş varlığını iyiden iyiye hissettirmeye başlamış, üçüncü cemre toprağa düşmüştü. Kâinat sanki kışı hi...
Pandemide bayram yalnız geçecek diye düşünüyordum. Tam da istediğim gibi. Kapalı kapılar, pencereler arkasında yalnız ve belki komşu evlerde de çok fazla kal...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok