Edebiyat > Öykü
Bu alanda, üretmiş olduğunuz öykü metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bir gün çok şey bekliyordu fotoğraftan, bir gün hiç şey beklemiyordu... Dalıp gittiği yerlerden hüzünlü şiirler getirirdi o çocuk kalmış gözleri. Bazı zamanl...
Çocuklarıma:
Kelimelerimi duygularımın akışına bırakacağım:
Şu ahir zamanda tek hücreli, dört duvar arasında, kuru bir ranzayla köşeye sıkışmış masa üzerin...
kestane renkli sokaklarla bütünleşiyordu her adımında. keskin kokular saçlarına siniyordu. yıpranıyordu. kaldırım taşlarına serilen çimenleri çiğnememek için...
Yine o vakitlerden biri… Kendinden emin bir çift postalın altında çatlıyor kurumuş yapraklar, ezilip saçılıyor solucanlar. Avcı her mevsim tepeden tırnağa fa...
Rıfık öldüğünde gençti, henüz yirmisini görmemişti, reşit bile değildi. Ben on üç yaşındaydım. Uğursuz bir rakamsa da, çocukluğumun en aktif dönemindeydim. H...
göz göre göre kaçıp gidiyorsun benden. ben de usul usul geceye sığınıyorum yalnızlığımla. avuçladım yenilgimi, omzuma yükledim diğer yenilgilerimin; yok olan...
-7-
Ömür Hanım. Halk otobüsü dur durak bilmeyen yamaçlardan, mucurlu ve unutulmuş yollardan ilerlemeye devam ediyordu. Yağmur damlalarının yere düşüşünde bi...
Gençlik zamanlarının ona sağlamış olduğu kuvvetten haber yoktu artık. Çoktan habersiz bırakmış, çoktan terk etmişti onu bu zamanlar-sadece gençliği mi?-Gözle...
Teiresias, kehanetlerinin ünü herkesçe bilinen bir kâhindi. Kaderin oynayabileceği bütün oyunları bilir, bir hayatta olabilecek bütün olasılıkları görürdü. D...
Katip.
Efendim?
Hiç düşündün mü?
Çok.
Bir yararı yok değil mi?
Şimdiye kadar yok.
Bundan sonra olur mu yani?
Ne bileyim efendim. Bence olmaz ama...
A...
Ona uzaktan bakıyordum hep, yakın olmayı denedikçe uzaklaşıyordu benden. Müthiş bir acı çekiyor gibiydi, gibiydi, kesinlikle öyle değildi. Sanki hislerini ar...
Gecelerini geçirdiği saçma sapan insanlardan ve sabah uyandığı, tanımadığı evlerden yılmıştı artık. Gözünü açtığında nerede olabileceğini, eve nasıl dönebile...
Bir kaşık, kaşık ve bir kaşık daha. Tatlı kaşığından söz ediyorum. Koltuğun ucuna serilmiş yarım bir havlu, yanı balında Gogol ile ölü canı. Diğer yanında Ay...
Hatırlıyordum, ilkokul yıllarımda okula gitmek için mezarlıktan geçiyordum. Kalçamı ve omzumu kaplayan koca bir çantayla yeni öğrendiğim şarkıları tekrarlaya...
Birkaç renk içeren küçük dairesel bir şekli vardı. Ucunda uzadıkça uzayan bir kuyruk. Belki güneyden gelen esintilere, kuzeyden destek vermek istercesine aza...
Dün gece Müfit Bakkal'ın önünde hayaletin biri bir gölgeyi vurdu. Gölgenin göğüs kafesini delip geçti kurşun, Müfit Bakkal'ın girişindeki tahta kirişe saplan...
Soğuk. Çok soğuk. Soğuktan öleceğimi düşünüyorum. Eğer yeteri kadar ilerleyemezsem, donarak öleceğim. Uzun zamandır yalnız yaşıyorum ve böylesine soğuk hiçbi...
Gıcırdayan kumları düşlerken buluyor kendini bazen. Üzerine bastıkça, ayakkabıların tabanından bile hissedilen yumuşaklığı, çoraplarından içeri girmek için ü...
Herkes herkesi bir zamanlar ne kadar sevdiğini hatırlas hâlâ nefret kendine bu kadar yer bulabilir miydi? Ya da ne bileyim, herkes özlediğini daha kolay söyl...
Soğuk soğuk terliyordu.
Kan şekerinin ne denli hızlı düştüğünü, vücudunda ki tüm damarları hissetmeye başladığı zaman kavradı.
Ancak düşünsel bir seansın t...
Uyanış yine sorunsuz. Gerçekleşmiştir. Gözleri yine. Gerçekleşmiştir. Açılmıştır dünyaya. Yine görmüştür kırmızı perdeyi. Yanına uzandırdığı gitarı, komodini...
Günlerden bir gün, sıradan bir günün olmadığı bir gün. Bugün, öleceğim. Güneş doğmadan uyandım, kahveyi hazırladım. Sonrasında enerjimi depoladım, günlük haf...
yaşanmayı bekleyen hayatlar gördü. bencilliği tuttu, hepsini kendine istedi.
&
bir sahil kasabasında beline kadar saçları olan bir köylü kızı olabilirdi. k...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok