Edebiyat > Öykü
Bu alanda, üretmiş olduğunuz öykü metinlerinizi paylaşabilirsiniz.
İşte durumum budur. Zayıflıklarımdan faydalanmak yerine güçlü yanlarıma geçirdi tırnaklarını ve aşağı doğru zikzaklar çizerek derin yaralar açtı. Ona göre bi...
Günahlarından arınırken evden atılmaktan korkuyorsun.
Başında beyaz bir tavşan var, hareketsizce duruyor. Onu her yere götürdün, kafanı eğdiğinde tavşan d...
Sevim meraklı gözlerle Halil'e bakar.
"Nasıl geçti?"
"Bilmem... Senin nasıldı?"
"İyiydi, tatlı bir kadın birkaç soru sordu, ben de cevaplar verdim."
"Ban...
İnsanlığın yok oluşuna şahit olmuş bir zaman gezginisin. Asıllar senin için bir şey ifade etmiyor; sabır, varlığının bir parçası: büyük patlamayla, kızgın la...
gecenin renklerine karışmıştı uzay. siyahın ve kızılın tonlarında eksik etmemişti bedenini. her zamanki gibi dersine gitti, geldi evine ve oturdu köşedeki ko...
Halbuki beş dakika önce ne kadar da yorgundum. Göz kapaklarım günün yükünden ağırlaşmış kapanıyordu. Orta Asya’daki atalarıma dönmüştü resmen gözlerim. Çekik...
Sıra sıra dizilmiş bankları umursamadım, kayalıkların üzerine oturdum. Sırtımı Boğaz'a, Galata'ya verdim, oturuyorum. Manzara arkada ama ben sana bakıyorum, ...
Karanlık bir şehirde ustaca döşenmiş kaldırımları bozan, yanında kendi sokak lambasını bile getirmiş bir ev görmek beklediğim son şey bile değildi. Evin yanı...
İnsanlar, hedeflerinin önündeki tek engelin kendileri olduklarını fark etmedikleri için başka şeyleri bahane ederek içlerini rahatlatmayı pek severler. Buna ...
"çekip gittiğin kapıda bir sükût var,
nice ayrılıklara şâhit, kırılıyor acıdan.
ve son kez çekip gidiyorsun benden,
kırık sandalyede asılı ceketin.
siga...
göğsümde bir sızı, saçlarına savrulmuş sonbahar avutuyor beni. ninnilerin sükûta mezâr, çehrem gömülü ellerine, fısıldıyorsun bana.
"serçem," diyorsun. tütü...
Gürültülü bir günün ardından dostu onu ziyarete gelmişti. Kendisini dikkatle ve hasretle izleyen gök mavisi gözleri çok hoşuna gidiyordu. Bir de komik şapkas...
Ejderha tünediği yerden çıkmadı. Onu kapıda bekliyorum. Küçük bir ejderha; on beş santim boylarında, eni beş. İki buçuk yıl önce doğdu, balkonda. Pek çıkmam,...
“Sahi, aradan kaç yıl geçti Hamza?”
”Bilmiyorum ki abla. Hangi kıştı acaba? Kış olduğunu biliyorum. Sobanın başında büzüşmüş halde oturduğumu hatırlıyorum. ...
Aralık ayının başlarında karın yağmaya başladığı zaman Subway'de çalışan sandviççi arkadaşımı ziyarete gitmiştim, dükkanda burnuma tanıdık gelen ama bilmediğ...
Uzak gökyüzü ıstırabına kapılmış olan bulutların özlemi nerede aranır? Benim henüz buna karşı bir fikrim yok. Ancak ıstırap olan gökyüzünü özlüyorum. Seni an...
"Teşekkür ederim Sevim Hanım. Biraz da Halil Bey ile konuşalım öyleyse.
"Elbette, tabii."
Kapı kapanır ve bir daha açılır, böylece Halil, o mahzun bakışlar...
Zaman yolcususun.
Kaderin ağlarıyla oynuyor, Tanrı'yı sinirlendiriyorsun.
Tek yaptığın gün boyunca TV’nin karşısına geçip zencefilli biranı yudumlamak.
Ya...
O, ayın yansımasının dingin yüzeyinde oynaştığı gölde uzanırken mızrabım banjomun telleri, gözlerim ay ve gözleri arasında mekik dokurdu. Tepeleri bulutsuz g...
(Ön bilgi: Kayıp Rıhtım'ın Aylık Öykü Seçkisinin "Zaman Yolculuğu" temasına sahip kasım ayı bülteninde kendine yer bulan öyküm.)
“Zamanın önüne nasıl geçebi...
Perihan karanlık düşlerinden korkunç bir hüzün, Gregor Samsa gibi böcek olarak uyansa daha az huzursuz olurdu emin oldu, ile uyandı. Oysa uyurken o kadar mut...
Ve zil çaldı, okula girdik. "Ela Gece'ye ne dedi? Gece ne düşünüyor?" diye kafamdaki sorularla sınıfa girdim. Gece o kadar masum ve güzel bakıyordu ki bize, ...
Niye biliyor musun diye başlayan cümlelerin istisnasız her seferinde bir cinayet işlediğini, her soru işaretinin gözlerini biraz daha uzaklaştırdığını ve onu...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok